Emekli Büyükelçi Onur Öymen'den 'S-400' uyarısı

Emekli Büyükelçi Onur Öymen'den 'S-400' uyarısı
CHP eski Bursa Milletvekili ve emekli Büyükelçi Onur Öymen, S-400 gündemiyle ilgili Yeniçağ'a önemli açıklamalarda bulundu.

Sevim Dabağ - Yeniçağ

Türkiye'nin Rusya'dan satın aldığı S-400 hava savunma füzelerinin sevkiyatı başladı. "F-35'lerin bütün gizli bilgileri S-400'ler üzerinden Ruslara geçer" gerekçesiyle Amerika'nın Türkiye'ye füze vermemesi, 'Türkiye'deki S-400'lerin bütün bilgilerinin Rusya'ya geçmesine izin verdiniz'" tartışmasını gündeme getirdi.

Türkiye için olası güvenlik zafiyetinin cevabını ve Türkiye'nin F-35 füze alımında yazılımın alınmamasının doğuracağı sakıncaları, 22 Mayıs 2008'de Meclis gündeminde dile getiren dönemin CHP Bursa Milletvekili, emekli Büyükelçi Onur Öymen ile konuştuk.

-Türkiye'nin füze ihtiyacını gidermeye kalkışmasıyla ortaya çıkan krizin sebebi nedir?

Türkiye'nin tezlerini iyi anlatmak lazım, en önemlisi şu: Civarınızdaki ülkelerde saldırı füzeleri var. Bu saldırı füzelerinin hedefine ulaşmasını engelleyebilecek sistemlerinden bazıları Türkiye'de; mesela Kürecik'te. Türkiye'ye kendini koruyacak füze lazım. Biz bu konuyu 2009'da Meclis'te milli savunma bakanlığının bütçesi görüşülürken söyledik. Dedik ki: 'Türkiye'nin mutlaka kendi milli savunma sisteminin olması gerekir. Aselsan, Roketsan, Havelsan var ama etkili milli bir savunma sistemi lazım. İsrail'in böyle bir sistemi var. 'Demir Kubbe' denilen sistemi, kendi sistemleri olarak Rafael savunma sanayi şirketinde ürettiler, fakat zamanla ABD ile işbirliğine gittiler. Şu an İsrail'in bu füzelerinin yüzde 55'i Amerika'da üretiliyor. Amerika İsrail'de üretilen füzeleri satın almaya başladı. İran kendi ürettikleri milli füze savunma sistemlerini teşhir etti. Düşürdükleri Amerikan insansız hava aracını kendi milli füzeleriyle vurduklarını söylediler. Böyle bir bölgedesiniz ve milli sisteminiz yok. İşin can alıcı tarafı Türkiye milli sistemini kuramadı, Amerika'dan ithal edecek. Patroit füzesi istiyor, bu füzeleri isterken teknolojisini, yazılımını da istiyor çünkü yazılım çok önemli, Türkiye uzun süre müzakere ediyor, ama vermiyorlar. Bu defa Çin'e, Rusya'ya bakıyor. Sonunda Rusya'dan S-400'leri alıyoruz.

- ABD'nin buna karşı çıkışı konusundaki yorumunuz nedir?

Burada hiç sorulmayan çok önemli bir soru var. Kimsenin aklına mı, gelmiyor, yoksa sorma ihtiyacı mı, duymuyor. Diyorlar ki: F-35'leri Türkiye'ye veremeyiz, çünkü S-400'lerin radarları vasıtasıyla F-35'lerin en hassas sistemleri hakkında bilgi toplanabilir, onun için bizim güvenlik çıkarlarımız zarara uğrar.

Soru şu: S-400'leri alınca, bizim malımız olmayacak mı? Biz kullanmayacak mıyız? Ruslar mı, kullanacak? Yani S-400'lerin topladığı bütün bilgiler Rusların eline mi, gidecek? Böyle ise bizim de güvenliğimize zarar verir. Böyle değilse bu iddianın temeli yok. Yani siz şunu anlatamıyorsunuz Amerikalılara ki: 'S-400'ler bizim malımız olacak. Komutasını, kontrolünü, denetimini her şeyini biz yapacağız. S-400'lerin bilgileri hiçbir şekilde Ruslar'ın eline geçmeyecek. Bunun önlemini de aldık; yazılımını biz yazacağız.' S-400'lerin hangi hedeflere yönelik çalışabileceğini Türkiye tespit edecek ise bunu Amerikalılara da kamuoyuna da açıklayacaksınız. Ama 'F-35'lerin sistemlerini de S-400'ler vasıtasıyla Ruslar alacak' dediğinizde bunun manası: Ruslar S-400'leri kontrol edecek. Böyle bir anlaşma mı, yaptık Ruslarla? Eğer değilse Amerika'ya bu tezlerinin tutarlılığı, geçerliliği olmadığını söyleyeceksiniz. Yunanistan'da Ruslar'ın yaptığı S-300'ler var. Bu füzelerin denetimi Ruslar'ın elinde mi? Şu sırada F-300'lerin bulunduğu Girit üzerinden Amerikalılar F-35 uçağı uçursa ki uçuruyorlar, F-300'ler vasıtasıyla F-35'lerin bilgileri Ruslar'ın eline mi, geçecek? Tüm bunlar cevapsız sorular, tartışmak lazım. F-35'lerin yazılımlarının Türkiye'ye verilmemesinin doğurabileceği sakıncalar, zamanında Sayın Şükrü Elekdağ'ın ve benim Meclis'te yaptığımız konuşmalarda dile getirilmişti. Meclis'te sorduk, ama cevap alamadık. Bütün bu konularda hükümetin Meclis'e ve kamuoyuna daha kapsamlı bilgi vermesi tartışmaların ülkemizin güvenliği açısından daha sağlıklı bir zeminde yürütülmesine imkân verecektir. Zira eksik ve yetersiz bilgilerle doğru bir değerlendirme yapılması mümkün değildir.

-Bu iddianın temelinde ne var?

S-400'ler Türkiye'ye verildikten sonra bile Ruslar'ın diledikleri, gibi bu füzelerin radarlarından sağlanacak bilgilere ulaşabilecekleri varsayımı yer almaktadır. Mülkiyeti, komuta kontrol sistemi ve yazılımı Türkiye'ye verilecek bir silah sisteminden satıcı ülkenin Türkiye'nin rızası olmadan istihbarat toplayabileceği varsayımı çok ciddi bir iddiadır. Bu konunun acilen açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.

Aynı şekilde eğer Türkiye Amerika'dan Patriot füzeleri alırsa, o füzenin radarlarının toplayacağı istihbaratın da Türkiye'nin rızası ve onayı olmadan Amerikan makamlarına ulaştırmasının mümkün olup olmayacağı da araştırılmalıdır. Bir cümlelik bir haber yayınlanıyor; radyoda, gazetelerde, televizyonlarda bütün tartışmalar onun üzerinde dolaşıyor. Ama bu cümle her şeyi anlatmıyor, her şey bunun içinde değil.

Her iki füze sisteminin ve F-35'lerin yazılımlarının da Türkiye'nin kendi ulusal hedefleri ve ihtiyaçları doğrultusunda şekillendirilmesine imkân verilip verilmeyeceği de büyük önem taşımaktadır. Amerika nasıl ki başka ülkelerle; İngiltere ile anlaşma yapıyorsa Patriot füzesi konusunda Türkiye ile de anlaşma yapacak. İsrail'le 'Demir Kubbe' çerçevesinde işbirliği yapıyorsa, eğer müttefik isek Türkiye'ye de destek verecek, işbirliği yapacak. "Müttefik ülke Rusya'nın teknolojisinden yararlanır mı?" 'Peki, Amerikan teknolojisinden yararlanalım.' "Onu da size vermeyiz." Siz Türkiye'yi mahrum edeceksiniz, kendi sistemlerinizi satmayacaksınız, başkasından alınca da ceza vereceksiniz. Yani o zaman Türkiye füze savunma sistemine sahip bir ülke olmasın. Bunun manası bu, başka anlam çıkar mı, bundan? Benim gördüklerin bunlar.

İlgili Haberler