Erdoğan: Olmasaydı, olmazdık!

Erdoğan: Olmasaydı, olmazdık!
Hilye-i Şerif Yarışması Ödül Töreni'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hz. Muhammed'den bahsederek "Şayet o olmasaydı, ne dünya ne biz olacaktık" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cemal Reşit Rey Konser Salonu Fuayesi'nde Uluslararası Hilye-i Şerif Yarışması Ödül Töreni ve Uluslararası Hüsn-i Hat ve Hilye-i Şerif Sempozyumu'ndaki konuşmasında, yarışmanın, sempozyumun ve serginin hayırlara vesile olmasını diledi.

Yarışmada dereceye giren hattatları tebrik eden Erdoğan, eserleri tek tek gezip görme imkanı bulduğunu ve iftihar ettiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sempozyuma tebliğ ve değerlendirmeleriyle katkı verecek hocalara, sanatçılara da teşekkür ederek, etkinliğin düzenlenmesinde ön ayak olan Mehmet Çebi'yi kutladı.

Peygamberin güzel cismini, ahlakını ve davranışlarını anlatan hilyelerin bu medeniyet coğrafyasının en nadide eserleri olduğunu dile getiren Erdoğan, "Kur'an-ı Kerim'de pek çok yerde Rabbimizin övgüsüne mazhar olan Peygamber Efendimize olan muhabbetimizi, sevgimizi, aşkımızı hilyeler aracılığıyla ifade ediyoruz. Ashabının bile görmeye, konuşmaya, birlikte olmaya doyamadığı Peygamber Efendimize olan özlemimizi en güzel hilyeler anlatıyor." diye konuştu.

İlk hilyeyi yazan Hz Ali'den bugüne "Nebiler Nebisi"ne olan hasreti ortaya koyan pek çok sanat ve gönül sultanı olduğunu belirten Erdoğan, hilyelerin sadece yazılmakla kalmadığını, asırlar boyunca tekrar ve tekrar şiirlere, hatlara ve nakışlara döküldüğünü anlattı.

"Bizim görevimiz, onun yolundan gitmek"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Necip Fazıl Kısakürek'in "Sen, mukaddes hedef, haktan gelen aşkın hedefi/Sen, en ileri rütbe, Allah'ın sevgilisi olmak mertebesi/Sen, en güzel insan, güzeller güzeli, insanoğlunun en güzeli/Güzelliğinin büyüsüne mıhlanmak, sonra hummalılar gibi hep onu sayıklamak dururken, mukaddes mevzuna bazı davalarımı ve öfkelerimi kattığım için beni hoşgör" ifadelerine yer vererek, şunları söyledi: 

"Üstat bu yakarışını, altta da 'Ben bir şairim' diye bitiriyor. Şairlerin nazlanması vardır ya... Bize de maruzatımızı -ben demeyeyim bize yakışmaz- 'Biz bir insanız' diye bitirmek düşüyor. Bizim görevimiz, onun yolundan gitmek, sürekli, sürekli onu tekrarlamak. Yine üstadın ifadesiyle hangi manasıyla olursa olsun Peygamber Efendimizi tekrarlamak, aldığımız nefesleri tekrarlamaktan bin kat daha azizdir. Sanat yoluyla, hilyeler ve hatlar vasıtasıyla onu tekrarlamak ise hiç şüphesiz bu tekrarların en zarifidir, en şıkıdır. Peygamber Efendimize olan sevgiyi, muhabbeti en güzel, en veciz, en ince şekilde ifade eden sanatçıların huzurunda böyle bir teşebbüste elbette bulunmayacağım ama gerçekten sanatçılarımızı özellikle tebrik ediyorum. Peygamberimizi anlatanların ifadelerini, sanatın tüm imkanlarını kullanarak bize ve tüm insanlığa aktaranların gayretlerini takip etmenin mutluluğu bize yeter." 

Bu tür etkinlikler vesilesiyle tüm dallarıyla sanatın ruhu okşayan, kalbi sükunete erdiren ve coşturan etkisinin en hayırlı, en güzel tezahürlerine şahitlik etmekten memnun olduğunu dile getiren Erdoğan, "Ecdadımızın hat ve hilye gibi dallarda gösterdiği özel gayret, Peygamber Efendimize olan sevgimizin derinliğinden ve samimiyetinden kaynaklanıyor. İslam'ı, sadece lafzıyla değil, ruhuyla anlamanın ancak Peygamber Efendimize gönül bağıyla bağlanmaktan geçtiğini keşfeden ecdadımızdan Allah razı olsun diyoruz. Kur'an-ı Kerim'i en güzel şekilde yazıp çoğaltarak, insanların hem akıllarına hem kalplerine hitap eden bir geleneğin mirasçısı olmak bize çok önemli sorumluluklar yüklüyor. Bu sanat dallarını ihya etmek ve geliştirmek mecburiyetindeyiz." diye konuştu.