Ermeni soykırımı tasarısı geliyor!!!

Ha geliyor, ha gelecek derken, geldi ve kapımıza dayandı bile. Türkiye eskiden kendi işini kendi hallettiği için güçlü ve saygındı. Kendi işini başkalarına bırakmaz kendi hallederdi. Başkalarının kendi sorunlarını çözmesini beklemezdi. Ama bu günlerde artık öylesine aciz ki kendisi adına başkalarının sorunlarını halletmesini bekliyor ve sürekli başkalarının kapısını çalıyor.
En son örnek ABD Kongresinin çıkarmak için süreci başlattığı HR 106 sayılı Ermeni soykırımı karar tasarısı. 10 Ekim tarihinde Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonunda görüşülüp kabul edilmesine muhakkak gözüyle bakılan tasarıyı önlemek için de Türkiye’den bir parlamenter heyet geliyormuş Washington’a. Geliş tarihleri 8 Ekim. ABD’de Kolombus günü bayramı, yani federal tatil. Kongre çalışmaya bu nedenle 10 Ekim Çarşamba günü başlayacak. Bizimkilerse tatildeki Washington’da lobi yapacaklar ve 10 Ekim akşamı dönecekler. Kutlarım kendilerini. Tam da ABD’de sonbahar indirimli satışlarının başladığı “Kolombus day sale”lerine yetişmiş olacaklar.
Devletler karşılarındaki ülkelere kendi politikalarını kabul ettirmek ve ikna için ellerindeki bazı kozları kullanırlar. Yani bağımsız, işgal altında olmayan, başkalarından talimat almayan ülkelerden söz ediyorum. Bizimkilerin elinde koz falan kalmadığı için de iknaya veya gönlünü almaya çalışmakla yetinecekler. Bizimkiler başka ne yapıyor? Yahudi lobisinin kapısında, Bush yönetimin kapısında sürekli talepkar. Çıkarlarını korumasını bilen bir ülke elindeki kozları sonuna kadar kullanmaz mı? Ticari ve ekonomik kozlarını da satranç masasına sürmez mi?
Bizimkilerin sürecek kozu falan kalmadı. Veya öylesine çok açıkları var ki, başkalarına koz tehdidi yapacak durumda değiller. Zaten, hatırlarsanız, ABD Dışişleri Bakanlığı müsteşar yardımcısı Burns’un sözleri çok anlamlıydı; “Erdoğan ve Gül ABD’ye karşı sorumluluklarını yerine getirdiler” demişti. Ama kimse, ordusuna Irak’a yürü diye yetki vermeyen, Yunanlının tacizlerini sinesine çeken, AB ülkelerinin içişlerine karışıp ülkenin düzenini bozmasına susarak ülkelerine karşı sorumlulukları yerine getiremeyen veya getirmeyen kişilerin ABD’ye karşı sorumluluklarının ne olduğunu sormaya cesaret edemedi. 
Şimdi Türkiye’de hemen hemen herkesin nefret ettiği George Bush’tan ABD kongresindeki bu tasarıyı engellemesini bekliyorlar. Büyük bir olasılıkla engelleyemeyecek. Peki, ne olacak, kendisini Osmanlının son hükümeti olarak lanse eden bir hükümetin başı, bu tasarının kabulünün ardından Başkan Bush’a gelip ağlayacak mı? 
ABD Başkanı Bush ve yönetimi ne diyecek kendisine, “Yok canım bu bir karar tasarısı, bağlayıcı yanı yok, Başkan bile imzalamayacak onun için iki ülke ilişkilerini etkilemez bile”. Uykudan önce çocuklara anlatılan bu masalı dinleyip, kural buymuş diye, Tayyip ve Gül Bey Türkiye’ye dönerek aynı mavalı Türk ulusuna okuyacak ve dedelerinin katil damgası yemesi karşısında hazım için, üzerine bu sözleri soda niyetine satacaklar.
Fransa, İsviçre, Kanada, Arjantin ve öteki Avrupa ülkelerinden sonra bu hep böyle olmadı mı? Amerika’dan sonra da neden böyle olmasın. Ama ben bu olayı henüz hazmedemedim. Peki, bizim Atamızın, onurlu, gururlu diye tanımladığı ulusum bunları hazmetti mi? Ohoo onların yüzde 47’si, AKP’yi bile hazmedip Atalarını unuttukları için “ne olur Ermeni soykırımı da olmuştur desek” demeye başlamışlardır bile. Yazık, yazık...

Yazarın Diğer Yazıları