Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Halil Kağan ÖYKEN

Halil Kağan ÖYKEN

Çalışma Gündemi

EYT davaları

EYT davaları

Emeklilikte yaşa takılanlar düzenlemesi kapsamına girenler, emeklilik hayallerine kavuşuyorlar. Bilindiği üzere, ilk işe giriş tarihinin 08/09/1999 öncesinde bulunması, en önemli koşul. Ancak çalışması olduğu halde sigortalı bildirimi yapılmayanlar ya da bildirimi eksik yapılmış olanlar bulunmakta. Bu nedenle EYT kapsamına giremiyorlar. Aradan geçen yaklaşık 25 yıla yakın süre de sorunun çözümünü güçleştirmekte. Bugün için EYT kapsamında emeklilik ile EYT kapsamına giremeyenlerin emekliliği arasında ciddi fark var. EYT''liler için  5.000 - 5.975 gün sayısı aralığında kademelenen, prim ödeme gün sayısının tamamlanması yeterli. Diğer taraftan 08/09/1999-30/04/2008 arası ilk işe giriş tarihi olanlarda 7.000 prim ödeme gün sayısı ile kadınlarda 58 yaş erkeklerde ise 60 yaş koşulu bulunmakta. Bunun yanı sıra kadınlarda sigortalılık süresi 20 yıldan 25 yıla çıkmakta. Emeklilik koşulları arasındaki fark bu kadar açık olunca; 08/09/1999 öncesi sigortalı tescili bulunmak çok değerli oldu.

Hizmet Tespit Davası İle EYT''li Olunabilir mi?

Bugün, geçmişte yapılan hataların sonucu doğan sorunlar, gündemimizi belirliyor; yarının konularını da bugün yaptığımız hatalar ya da doğrular belirleyecek. 08/09/1999 öncesinde kayıt dışı çalışılan dönemin tespiti için açılan davalar, önümüzdeki günlerde yargıyı meşgul edecek gibi duruyor. Sigorta işe giriş tarihinin tespiti, sigortalılık sürelerinin belirlenmesi veya prime esas kazancın tespiti dava konularını oluşturmakta. Hizmet tespit davalarının açılabilmesi için 5 yıllık hak düşürücü süre bulunduğunu hemen belirtelim. Hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıllık süre içinde davanın açılması gerekir. Dolayısıyla EYT kapsamına girmek isteyenlerin birçoğunun dava açma süresi 2004 yılında doldu. Ancak yerleşik yargı kararına dönüşmüş istisnalar bulunduğu göz ardı edilmemeli.

Sigortalı bildirilmeyen dönemde:

İşe giriş bildirgesi, aylık sigorta primleri bildirgesi, dört aylık sigorta primleri bordrosu (dönem bordrosu), sigortalı hesap fişi  belgelerinden birisinin bile Sosyal Güvenlik Kurumu''na verilmiş olması. Örneğin gün olmaksızın sigortalı işe giriş bildirgesi verilmiş olması hak düşürücü süreyi ortadan kaldıracaktır.

Kayıt dışı çalışmayı tespit eden sigorta müfettiş raporu bulunması, durum tespit tutanağı, SSK tarafından düzenlenen sigortalıya ait belgeler, sigorta sicil kartı, SSK''ca işlem gören vizite kağıdı bulunması. Özellikle dava konusu edilecek döneme ilişkin SSK arşivlerinin dosyaya istenilmesi yerinde olacaktır. İşyeri dosyası, sigortalı dosyası, denetim raporları ve sağlık kayıtları da dava seyrine katkı verebilecektir.

Hizmet tespit davası açılacağı döneme ilişkin ücret alacağı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve benzeri işçi alacaklarına ilişkin  kesin hüküm niteliğini taşıyan yargı kararlarının bulunması.

Çalışma hayatında çoğu zaman rastlanan işe başladıktan bir müddet sonra sigorta başlangıcının yapılması durumu. Sigortalının ilk işe başlama tarihi 04/04/1999 olmasına rağmen, 01/11/1999 tarihinde ilk sigortalı işe giriş bildirgesinin verilmiş olması gibi.

Özellikle geçmiş yıllarda sıklıkla karşımıza çıkan eksik gün bildirimi yapılmış olması, ayda üç gün, on gün, on beş gün bildirilmesi hali.

Hak düşürücü süreyi ortadan kaldıracaktır.

Hizmet Tespit Davası ile Emekli Aylığı Artırılabilir mi?

Sigortalılar hizmet tespit davalarını kazanarak, prim ödeme gün sayılarını ve prime esas kazançlarını arttırabilecekler. Aylık hesaplamasında, bildirilen tüm  kazançların ortalama aylık/yıllık kazanç tutarları esas alınmakta. Dava ile tespiti yapılan dönemdeki kazançlar, ortalama kazanca olumlu etki ettiği sürece bağlanacak aylık tutarı da olumlu etkilenecektir. Diğer taraftan dava yoluyla elde edilecek prim ödeme gün sayıları, aylık bağlama oranına etki edebilecek ve bağlanacak aylığa olumlu yansıyabilecektir.

Özellikle geçmiş dönemlerde eksik gün bildirimi yapılan sigortalılar için hak düşürücü süre mevzu bahis olmayacak; dolayısıyla aylıklarını yükseltmek için hizmet tespit davası yolunu seçebilecekler. Yine sigortası geç başlatılan sigortalılar da geriye dönük çalıştıkları süreleri dava konusu yapabilecekler. Her iki durumda da bağlanacak aylığa olumlu etki söz konusu olabilecek.

Hizmet Tespit Davaları Sonucunda İşveren Yükü Ne Olur?

Hizmet tespit davaları ile çalışıldığı belirlenen dönem ile ilgili SGK nezdinde işveren yükümlülükleri doğmaktadır. Sigortalının kayıt dışı çalıştığı belirlenen dönem için prim ve idari para cezası doğabilecektir. İşveren açısından konuya yaklaşıldığında, prim istenilen ve idari para cezası uygulanan döneme ilişkin zamanaşımı süreleri önem kazanmaktadır. Tespit edilen döneme göre idari makamlara gerekirse de yargı yoluna zamanaşımı defi ile başvurmak gerekebilecek.

Memurlar Askerlik Borçlanması ile EYT Kapsamına Girebilir mi?

08 Eylül 1999 tarihinden sonra 5434 sayılı Kanuna tabi çalışmaya başlayan memurun, bu tarihten önce yaptığı askerlik hizmetini borçlanması durumunda, SGK:

Söz konusu süreleri toplam hizmet süresine eklemekte,

Diğer taraftan sigortalılık başlangıç tarihi aynı kalmakta.

Halbuki 4/a (SSK) ve 4/b (Bağ-Kur) sigortalılık statülerindeki sigortalıların yaptığı askerlik borçlanmalarında sigortalılık başlangıç tarihi geriye çekilmektedir. Bu yolla EYT kapsamına girilebilmektedirler.

5434 sayılı yasa kapsamındaki memurlar için askerlik borçlanması ile EYT kapsamına girebilmeleri için dava yolu gözükmekte. Bu yönde ilk yargı kararı da basına yansımış durumda. Kararda; sigortalılık süresinin, sigorta başlangıç tarihinden borçlandığı askerlik süresi kadar geriye gitmesine hükmedildi.

Yazarın Diğer Yazıları