Fransa'da top koşturan Yusuf Yazıcı'dan duygusal açıklamalar

Fransa'da top koşturan Yusuf Yazıcı'dan duygusal açıklamalar
Fransa Ligue 1'de forma giyen Trabzonsporlu eski futbolcu Yusuf Yazıcı, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Yusuf Yazıcı'dan duygusal açıklamalar

Çin'in Wuhan kentinden yayılan ve kısa sürede tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüs, özellikle spor müsabakalarına büyük darbe vurdu. 

Fransa Ligue 1 takımlarından Lille forması giyen Yusuf Yazıcı, korona virüs salgını ile ilgili bir mesaj yolladı ve 20 gün önce yaşadığı bir anısını paylaştı. 

"ELİNDEN OYUNCAĞI ALINMIŞ GİBİ HİSSEDİYORUM"

Yazıcı, "Bundan 20 gün önceydi. Lille kulübünün medya ekibi bir belgesel çekmek için antrenman yaptığım tesislere gelmişti. Çekime başladık ve ilk soruları, “Yusuf nasıl hissediyorsun?” oldu. Gözlerimi kapadım, çocukluğuma gittim. Bir sessizlik oldu ve “Elinden oyuncağı alınmış bir çocuk gibi hissediyorum” dedim. Zaman o anda, orada durdu sanki" dedi.

Yusuf Yazıcı, açıklamalarına şu şekilde devam etti:

"Futbol benim hayattaki ilk ve en değerli oyuncağımdı. Çocukken bile futbol topunun etrafında dönen bir hayat hayal ederdim. Küçücük kağıtlara futbolla ilgili hayallerimi yazar, saklardım. Ailemin “Yeter oğlum bu kadar çalışma” dediği zamanlarda bile, çalışmak, gelişmek, eksiklerimi kapatmak için daha fazla motive olurdum. Hani gözümüzü kapatıp hayaller kurarız ya zaman zaman. Ben ne zaman kapatsam gözümü, futbolla ilgili hayaller kurdum. Bazen başardım, bazen başaramadım ama hayal kurmayı, o hayale erişmek için çabalamayı hiçbir zaman bırakmadım. Sonra gözümü açtım ve baktım ki ekip karşımda duruyor ve yeni bir soru sormak için beni bekliyor. Devamında ne dediğimi çok hatırlamıyorum."

"OYUNCAĞIMA KAVUŞMAK İSTİYORUM" 

"Bildiğim tek şey; oyuncağıma tekrar kavuşmak için gün sayıyorum. Çok çalışıyorum. Bu hayatta başımıza gelen her şeyin bir sebebi var. Bize düşen her musibetten bir nasihat çıkarmak. Bu fotoğraf o gün çekildi. Aradan 20 gün geçti ve şimdi dünya bambaşka şeyler konuşuyor."

"Evlerimizin dışına çıkabileceğimiz günlerin özlemini çekiyoruz. Ama tam da bugün ailelerimizi belki de hiç yapmadığımız kadar arıyor, sokaklarda olmanın, gezmenin değerini çok daha iyi anlıyoruz. Biliyorum ki bu günler de geçecek; ben, sen, o, biz, hepimiz oyuncaklarımıza tekrar kavuşacağız…"