Gençlerin eğitimdeki kaygıları

Merhaba sevgili okurlarım, ülkemizin her köşesi cennet. Doğduğumuz büyüdüğümüz toprakların her karışı paha biçilemez değere sahip.

Tam seller, yangınlar kontrol altına alınmaya başlandı dedik.

Tedbirler sıklaştı. İnşallah bir daha böyle üzücü olaylar yaşanmaz. Canımız yanmaz diyorduk. Dün Heybeliada''dan keyfimizi kaçıran bir haber geldi.

Son dakika haberinde, orman yangınlarına bir yenisi daha eklendi.

İstanbul Heybeliada''da orman yangınında yürekler ağzımıza geldi. Doğa yine yok edilmek istendi.

Orman Genel Müdürü çıkan yangına anında müdahale edildi dedi.

Belediye Başkanı Erdem Gül ise, yangının bir noktada çıktığına dair bilgi vererek, çıkış nedeninin bilinmediğini belirtti.

Yangına ilişkin, Valilik bir açıklama yaptı. Muğla, Bursa, İzmir ve Antalya''dan uçak ve helikopter sevk edilerek, hızlı müdahale edilerek kontrol altına alındı denildi.

Yeşilin her tonuyla şifa dağıtan sağlığımızı koruyan bu güzelliklere sahip çıkalım. Tedbirsizlik, ihmal, sabotaj, terör hepsi tek tek kamuoyunda tartışıldı.

Daha dikkat edilecek denildi.

Doğanın yeniden yeşermesi, canlanması için tüm hazırlıklar yapılırken, üstüne nedeni bilinmeyen orman yangını haberi tekrar neler oluyor dedirtti.. Nasıl dikkat edilmez.. Doğaya neden zarar veriliyor... sorularını tekrarlatıyor.

Hanımlar, beyler biz doğaya ne kadar iyi bakarsak, doğa bize on katı güzelliğiyle geri dönecektir. Lütfen dinlenme, spor, tatil, gezi, piknik, kamp olarak kullandığımız toprağı, yeşili koruyalım. Temiz bırakalım.

Konuya ilişkin yetkililerin aramaları sonucunda nedenine ilişkin, kim ya da kimlerin zarar verdiğine, nasıl çıktığına dair bilgi toplanıyordur. Mutlaka öğreneceğiz. Tekrarının yaşanmaması dileğiyle.

***

Yaklaşık 3 yıldır pandemi sürecini dünya olarak yaşıyoruz.

Maddi manevi kayıplarımız çok fazla. Eğitim ve öğretim de bunların başında yer alıyor.

Yetkililerden yapılan açıklamaya göre Eylül''de uzaktan eğitim sona eriyor. Yüz yüze eğitim başlıyor. Aileler, öğretmenlerimiz ikiye bölünmüş durumda.

Bir grup bir kuşak yok oldu, eğitim sıfır derken, bir grupta da aşı tartışması sürüyor. "Vakalar yeniden çoğaldı. Sağlık elden giderse aldığımız eğitimin içi dolmaz. Telafisi mutlaka olacaktır. Ancak adını tam net koyamadıkları süreçte öğrencilerin okula gitmesi doğru değil. Kalabalık içinde kimden kime bulaştığı belli olmayan gittikçe çoğalan mikrop başımıza neler getirecek bilmiyoruz. Kaygılı bir süreçteyiz. Arada kaldık" diyen de var.

Vaka sayılarına bakıldığında hızlı artış var. En başa döndüğümüzde her yer kapalı, yasaklar, maske, hijyen, mesafe için herkes birbirini uyarıp, tartışma bile yapıyordu. Cezalar kesiliyordu. Aşılar vurulmaya başlandı.

İnsanlarda bir rahatlama, bir vurdumduymazlık, ne olacaksa olsun. Ne yapalım. Evde çok bunaldım. Bunaldık. Kafayı mı yiyelim diye konuşanları herkes gibi ben de çok fazla duyuyorum.

Bu işin şakası yok. Dikkat edelim. Kurallara uyalım. Başımıza gelmeden işin ciddiyetini unutmayalım.

İşim gereği çok sık hastane ziyaretinde bulunuyorum. Hocalarım uyarıyor. Salgından hastaneye yatanlarda artış var. Aman dikkat.

Kurallara hepimiz uyarsak bu görünmeyen mikrobu hep birlikte yenmiş olacağız.

Unutmayalım, sağlık en büyük zenginliğimiz.

***

Uzaktan eğitimle geçen yaklaşık bir buçuk senenin ardından örgün eğitim başlıyor. Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer 2021-2022 eğitim yılının yüz yüze olacağını söyledi. Millî Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanan takvimde ise 6 Eylül 2021''de haftada beş gün olmak üzere yüz yüze eğitim başlıyor. Uzaktan eğitim, öğrencileri nasıl etkiledi? Öğrenciler örgün eğitime hazır mı?

Uzaktan eğitim sürecinin faydalı olmadığından şikayetçi olan öğrenciler bu süreçte hiçbir verim alamadıklarını söylerken, yeterli kaynak olmamasından da yakınıyor.

Sokak röportajlarında ve yüz yüze sohbetlerimizde gençlerin en büyük kaygısı; okul bitince ne olacağım. İş bulabilecek miyim..

Uzaktan eğitimin herhangi bir yararını göremeyen öğrenciler bu sürecin uzatıldığını dile getirerek, "Yeterince kaynak yok, yaz aylarında turizm sektörü başlayınca herkes dışarıda ancak konu eğitime gelince vakalar artıyor." diyerek tepki gösteriyor.

Öğrenci adayları sınav puanların düşürülmesine tepkili...

"Herkes üniversiteyi kazanacaksa neden okuyoruz?

Eğitim için canla, başla çalışıyoruz. Bir açıklama yapılıyor. Sistem değişiyor. Bir açıklama yapılıyor puanlamada baraj düşüyor haksızlıklar çok diye" derdini dile getiriyor.

2021 yılında yapılan üniversite sınavlarında öğrenciler arasında barajların düşürülmesinin siyasi olduğunu söyleyerek tepki verenler de var, gençlik olarak hayatımızı yaşayamadık diye serzenişte bulunanlar da.

Uzaktan eğitim sürecinde verim alamadıklarını ve bu süreci bir kayıp olarak gördüklerini söyleyen öğrenciler, "İnternetten alınan derslerin verimli olmadığını düşünüyorum, kayıp bir süreçti" diyerek uzaktan eğitim sürecinin yararlı olmadığını düşünüyorum...

Ülkede eğitim kalitesinin olmamasından yakınan öğrenciler, okusa da okumasa da bir şeyin değişmeyeceğini ifade ederek umutsuz olduklarını kaygılarını paylaşıyor.

Öğrenciler, "Eğitim kalitesi yok, lise sondayım ve üniversiteye hazırlanıyorum, iki yılım boş geçti. Okumamamız için çabalıyorlar. Devlet okuluna gidiyorum, öğretmenlerimizin test kitabı önermesi yasak. Okulda sorulan sorular kolay ama üniversite sınavındaki sorular çok zor. Üniversite kazansak da iş yok." diyerek eğitim sisteminden şikayetçi olduklarını dile getiriyorlar.

Gençler en büyük servetimiz. Umarım her şey gönüllerince olur. Eğitim sonrası işsizlik sıkıntısı yaşamadan özgürce istedikleri gibi yaşamlarının gerçekleşmesini diliyorum.

Herkese iyi pazarlar. Sağlıkla güzel haberleri paylaşmak dileğiyle.

 

 

Yazarın Diğer Yazıları