Getir sandığı gör kadroyu!

Getir sandığı gör kadroyu!

HATIRLATMAK isterim ki 20 yıldır Türkiye''yi yönetemeyerek bu hale getirenler, 57. Hükümetin zamanından önce seçime gitmesi ile iş başına gelmişti. Esasen kendilerinin de "beklemediği oyu alarak" iktidar olan bu hükümetin en büyük çıkmazı da ülkeyi yönetmeye hazır yetişmiş "kadrolarının olmamasıydı." Tabii bu ülkem adına bir eksiklik ve milletimiz için de endişe verici, vahim bir durumdu. Bu talihsizliğe bir de; kurumlara ve spor teşkilatına atananların yetersizliği eklenince, ortaya çıkan netice Türk sporunda ve kurumlarda felaketin başlangıcı oldu.

Evet, felaket denince aklınıza sadece deprem ve sel gelmesin. Bu tip adamların "kıtlıktan çıkmış aç çekirgeler" gibi bürokrasiye saldırması da memleket için ciddi bir felaket ve talihsiz bir hâldi.

Şimdi gelin hafızalarımızı bir tazeleyelim. AKP iktidarından bu yana geçen 20 senede, Türkiye''de;

* UEFA Şampiyonu olan Galatasaray gibi bir Spor Kulübü ve futbol takımı var mı?

* 2002 yılından bu yana 20 senedir Dünya 3. olan bir Türk Millî Futbol Takımı var mı?

* Dünya ve Olimpiyat şampiyonluklarına abone olup, rekorlar kıran Şampiyon Türk Halterciler Naim Süleymanoğlu ve Halil Mutlu var mı?

* Serbest ve Grekoromende her sıklette takım halinde beşer beşer şampiyonluk alan güreşçilerimiz var mı?

* İktidara geldiklerinde Atletizmde şampiyonken idare edemeyerek, koşturmayı bile beceremedikleri hatta "rezili rüsva" ettikleri rüzgârın kızı bir Süreyya Ayhan var mı? Yok!

* 2000''li yılların 12 Dev Adamından eser var mı? O da yok! Peki ne var? Yıllardır Dünya Kupası''na katılamayan bir Türk Millî Futbol takımı.

* Ay yıldızlı forma ile koşturulan devşirme atletler ve mindere çıkarılan güreşçiler var.

Başka?

***

Tüm olumsuzluk ve başarısızlıkların yanı sıra, 20 yıldır utanmadan gününü gün eden federasyon başkanlarına rağmen; şükürler olsun ki kadın voleybolcularımız ile bir kaç tekvandocumuz var.

Daha vahimi ne biliyor musunuz? 20 senedir bas bas bağırmamıza rağmen futbolda inatla kurulmayan, kurulamayan bir "sistem" var. İşte o sistem, "çoktan seçme" ve yetiştirme sistemidir. Bu sistem 20 yıldır kurulamadığı için kaybolan mahalle futbolu ile zordaki amatör kulüpler de çoğalamadığı için futbolcu da yetişmemektedir. Türkiye''de başta büyük kulüpler olmak üzere tüm kulüplerimiz borçlu ve iflas noktasındadır.

Oysa şikayet neydi? Bürokratik oligarşi!.. Yahu hani Başkanlık sistemi geldiğinde bu dertlerin hepsi bitecekti? Beceremeyen hemen çekip gidecek, en iyi yapanlar gelecekti. Hizmetler hız kazanacaktı; ekonomi, tarım, eğitim, sağlık gibi Türk sporu da uçacaktı. Aziz okurlarım, ilgililer, yetkililer ve Sayın Cumhurbaşkanı; bakınız veriler yukarıda saydığımız gibi. Sistem de "Türk Tipi Başkanlık Sistemi". Lakin anlaşılan o ki; bu sistem işaretle tayin edilen "federasyon başkanları" ve takımların başına ısmarlama yollanan "teknik direktörler" dışında Türk sporuna da hiç yaramadı.

Peki, şimdi ne diyorsunuz? Yönetmeye "hazır değiller". Muhalefet hangi kadroyla yönetecek!.

Ben de diyorum ki; haydi buyurun. Getirin sandığı; Başta ekonomi olmak üzere, tarımda, eğitimde, adalet sisteminde, sağlıkta, millî güvenlikte olduğu gibi sporda da Sayın Meral Akşener''in kadrolarıyla, kendi ekibinizi kantara çıkaralım.

Kararı da aziz milletimiz versin.

Hodri meydan…

Ne dersiniz?

Yazarın Diğer Yazıları