Ankara Numune Hastanesi’ne sevk edilen ve 2005 yılında ’kişilik bozukluğu’ teşhisi konulan Ümraniye davasının kilit ismi Osman Yıldırım’a, sağlık sorunları nedeniyle gözetim altında tutulmasına dair rapor verilebileceği öğrenildi
Haber:Salim YAVAŞOĞLU
Verdiği ifadelerle Danıştay saldırısı ile Ümraniye davalarının birleştirilmesine neden olan gizli tanık Osman Yıldırım’ın, akli dengesinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi için Ankara Numune Hastanesi Psikiyatri Servisi’nin raporu bekleniyor. Ankara Numune Hastanesi Psikiyatri Servisi’nin, Yıldırım’a sağlık sorunları nedeniyle gözetim altında tutulmasına dair rapor verebileceği öğrenildi. Raporu Gaziantep’teki mahkeme değerlendirecek. 29 Eylül’de yapılacak duruşmada Gaziantep 10. Asliye Ceza Mahkemesi gerekli gördüğü takdirde Yıldırım’ı Adli Tıp Kurumu’na veya Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne sevk edebilecek. Yıldırım’ın akli dengesinin yerinde olmadığına karar verilirse verdiği ifadeler de tartışmalı hale gelecek.

Yoklama kaçağı
Yoklama kaçağı olduğu gerekçesiyle yargılandığı Gaziantep 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nin talimatı üzerine Ankara 11. Asliye Ceza Mahkemesi, Yıldırım’ı, bir süre önce akli dengesinin yerinde olup olmadığının tespiti için Ankara Numune Hastanesi Psikiyatri Servisi’ne sevk etti. Bu arada Ümraniye davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 31 Mart 2009’da Sanık Kemal Kerinçsiz’in talepleri ile ilgili olarak; “Osman Yıldırım’ın nüfusa kayıtlı olduğu yerdeki askerlik şubesine bir yazı yazılarak, onaylı askerlik dosyası suretinin istenmesine” karar verdi. Kars Kağızman Askerlik Şubesi’nden konuyla ilgili olarak gönderilen dosya, geçtiğimiz günlerde 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne ulaştı.

Yakın inceleme
Ümraniye davasının kilit ismi Osman Yıldırım’a, hakkında, askerlik döneminde işlediği suçlar nedeniyle soruşturma yürütüldüğü 2005 yılında, İstanbul 1. Ordu Komutanlığı Askeri Savcılığı tarafından sev kedildiği GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Psikiyatri Polikliniği’nde “İleri Derecede Antisosyal Kişilik Bozukluğu” teşhisi konmuş. Sözkonusu rapor, 9 akademisyen üyenin bulunduğu sağlık kurulunda oybirliği ile hazırlanmış. Yıldırım, 31 Kasım’dan 11 Ekim’e kadar kaldığı hastanede 11 gün boyunca yakından incelenmiş.

3 ay hava değişimi
2001 Ocak ayında askere giden Yıldırım, Ağustos 2002’de terhis olmuş. Bu süre içinde normal izinleri dışında belirlenen psikolojik rahatsızlıklardan dolayı biri 16 gün, diğeri 13 gün olmak üzere iki kez sıhhi izinli sayılmış. Yine, psikolojik sorunlardan GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi’nin 1 Mart 2002 tarihli raporuyla da 3 ay hava değişimi (sağlık sorunları olan askerlere verilen izin) almış. Sözkonusu rapor ise, Gaziantep 5. Zırhlı Tugay Komutanlığı Askeri Savcılığı’nın 2001/4257 esas nolu iddianamedeki suçlar nedeniyle “uzmanın gördüğü lüzum üzerine” muayene edilmesiyle düzenlenmiş. Bu suçlar, ’amiri tehdit etmek (iki kez) ve amire fiilen taarruz etmek’ olarak belirtilmiş. (04.11.2001).

Bugüne kadar işlediği suçlar
Ankara Numune Hastanesi’nden raporu beklenen Ümraniye davasının kilit ismi ‘gizli tanık’ Osman Yıldırım’ın bugüne kadar işlediği kesinleşen ve halen yargılama aşamasındaki suçları şöyle:
*Eyüp 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 1995/78 nolu kararı: Kasten adam öldürmeye teşebbüs ve ruhsatsız silah taşımaktan 9 yıl hapis.
* Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nin 1989/32 nolu kararı: Ablasını öldürmekten 20 yıl hapis.
*Kırklareli Asliye Ceza Mahkemesi’nin 1998/215 nolu kararı: Nüfus kâğıdında sahtecilik yapmaktan mahkûmiyet.
*Erzurum 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 1998/391 nolu kararı: Öz yeğenini satarak fuhuşa aracılık etmekten 2 yıl 6 ay hapis.
*Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Danıştay suikasti ve Cumhuriyet Gazetesi’nin bombalanması suçlarından müebbet hapis verdi. Yargıtay bozdu. Ümraniye davası ile birleştirildi.

Akli dengesi yerinde çıkarsa...
Osman Yıldırım’ın akli dengesi yerinde bulunması halinde ise faydalanacağı haklarla hayatı değişecek. Yıldırım, etkin pişmanlıktan yararlandıralacağı için aldığı cezalardan kurtulacak. Kendisine yeni bir kimlik verilecek. Kimlikle birlikte estetik ameliyatla yüzü değiştirilecek Bir ev satın alınacak veya kiralanacak ve ailesinin tüm ihtiyaçları karşılanacak. İş kurabilmesi, için yüklü miktarda para ya da maaş verilecek, Geçici olarak başka bir ülkeye yerleşebilecek. Mahkemeye gelen delillerin ifadeleriyle örtüşmemesi Yıldırım’ın bu ifadeleri “gizli tanık” avantajlarından yararlanmak için verdiği şüphesini uyandırdı.

10 yıl cezaevinde kalmış
GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi’nin raporunda “Bulgular” başlığı altında şu ifadelere yer verildi: “Hasta, kalabalık alanlarda sıkıldığını, bunaldığını, sürekli yalnız olduğunu, toplum içine fazla çıkmadığını, çabuk sinirlendiğini, sinirlendiği zaman kendisine hakim olamadığını, askere gelmeden önce psikoaktif madde kullandığını, esrar, hap Roche gibi maddeler aldığını, sivil hayatında ablasını öldürmek ve adam öldürmeye teşebbüs suçlarından 10 yıl cezaevinde kaldığını, cezaevinden çıktıktan sonra askere gittiğini, topluma ayak uydurmakta zorluk çektiğini, küçük yaşlardan itibaren asabi bir yapısı olduğunu, yanlış bir şey gördüğü zaman hemen müdahale ettiğini belirtmektedir. Sanık suç tarihinde bir suçu olmadığı halde komutanının kendisini suçladığını, bu durumu kaldıramadığını, kendisini kaybettiğini, bardağı masaya atıp komutanına gittiğini ifade etmektedir.

Ruhsal muayene
Ayakta, yaşında, özbakımı vasat, etrafına ilgili, mizacı sıkıntılı, huzursuz, mimik ve jestleri mizacına uygun, sosyablitesi ilişki kurulur fakat güven vermez nitelikte, konuşma yakınmacı, ses tonu artmış, uyku normal, iştah normal. Bilinç açık, dikkat ve bellek normal, algı tabii, yönetimi tam. Zeka ve muhakeme klinik olarak yeterli. Fikir akış hızı normal, amaca varıyor, fikir içeriğinde devam eden mahkemesi, ailesi, işlediği suçlar ve aldığı cezalar ile ilgili yoğunlaşma var. Duygulanımı anksiyöz. Davranışlarında psikomotor huzursuzluk, otoriteye tahammülsüzlük, psikoaktif madde kötüye kullanımı, sosyal uyum güçlüğü değişmeler bulunmaktadır. (Klinik Konsey/No: 10. 11. 2005/798)”