Gözleri halkın cebinde

Şu vatandaşın başına gelen dünyanın neresindeki insanların başına geliyor?
Durup şöyle geçmişe baktığımızda hep dolandırılan, çarpılan mağdur edilen vatandaş olmuş.
Son günlerde ortalık kripto para vurgunu ile çalkalanıyor.
O kadar çok insan çarpılmış ki!
27 yaşında bir genç milyonlarca dolarla elini kolunu sallayarak yurt dışına kaçıyor.
Binlerce vatandaş mağdur.
Polis kaçan gencin peşinde. Arnavutluk''a kadar kovaladı ama şu ana kadar elde edilen bir şey yok!
Peki devlet neden bu olay patlamadan kripto para ticaretine bir çekidüzen vermek için adım atmadı?
Kervan yolda düzülür misali. İlla bir milyon vatandaşın dolandırılması mı beklendi?
Geçmişte de böyle olmadı mı?
Kripto para vurgunu, yaşı belirli seviyede olan herkese banker olayını hatırlattı.
Banker olayında da devlet olay patladıktan sonra müdahale etmedi mi?
Çiftlik Bank, Jet Fadıl ve daha onlarcası...
Vatandaş mağdur...
Şimdi diyeceksiniz ki vatandaş da akıllı olsun, çok para kazanmak hırsı ile bu tür şeylere yönelmesin.
Bu düşünce yanlış.
Herkeste bu finansal alt kültürü bekleyemezsin.
Bunu devlet sağlamak zorunda. Tedbiri devletin alması lazım. Vatandaşını devletin koruması lazım. Bunu yapmadığı sürece vatandaşı hep mağdur olacaktır.
Her şeyi vatandaştan bekleyemezsin. Bugün pandemi sürecinde de bunu görüyoruz. Devleti yöneten insanların hatası ile korona aldı başını gidiyor. Başta Sağlık Bakanı olmak üzere birçok kişi "hata yaptık" demiyor vatandaşı suçluyor.
İyi de demek ki sen yönetemiyorsun!
Son günlerde bir tehlike daha büyüyor.
Bu tehlikenin adı borsa. Tabii ki borsa derken genelleştirmemek lazım.
Halka arzlar. Birkaç düşük sermayeli şirketin hisse senedi yüzde 200-300 prim yapınca bir furya yaşanmaya başlandı. Tüm halka arzlara vatandaş daha çok kazanma hırsı ile varını yoğunu yatırdı.
Bunu gören şirket patronları da borsaya koştu.
Altın yumurtlayan tavuk burada.
Yüzlerce şirket halka açılmak için borsaya koşuyor. Ancak son bir haftada borsaya giren şirketler resmen hüsran yaratmaya başladı. Bırakın yüzde 300 kazandırmayı tam tersi, düşüyor. Vatandaş zarar ediyor.
Son bir haftada borsaya gelen iki şirket var. Biri Aydem diğeri ise Galata Wind. İki şirket de yatırımcısına zarar ettirdi.
Son 10 günde açılan şirketler ise halka arz fiyatının bile altına gelmeye başladı.
Bu şirketlerin patronları yakında borsada daha fazla hisse satıp, bedelli sermaye artırımı ile para toplamaya başlarsa hiç şaşırmam
Son dönemde halka açılan şirketlerde dikkatimi çeken bir şey var. O da halka arz edilen payların şirket sermayesi artırılarak değil de patron veya ortakların kendi şahsi hisseleri.
İlk bakışta şöyle düşünebilirsiniz: Ne iyi insanlar var. Şirketinin kârını vatandaş ile bölüşmek için kendi hissesini satıyor...
Tabii ki böyle bir şey yok.
Patron parayı cebine indirmek için kendi payını satıyor. Çok muhteşem bir kâr yani temettü geliri olan şirketin paylarını kim satar ki?
Yatırımcılara uyarım; hisse senedini alacakları şirket paylarının kime ait olduğuna çok dikkat etsinler.
Bir söz de SPK''ya söylemek istiyorum.
Halka arzların büyük bir mağduriyete dönüşmemesi için lütfen daha hassas olun.

Yazarın Diğer Yazıları