GÜREL YURTTAŞ/ Yeniçağ

İstanbul''da kar yağıyordu dün lapa lapa. Trafik tıkanmıştı, kimse bir yere kıpırdayamıyordu. Mesai erken bitmişti, herkes evine ulaşmaya çalışıyordu.
O hariç!...
Her gün olduğu gibi sabahtan gelmişti işinin başına, akşama kadar toplantı üstüne toplantı yapmıştı, saat 20.30''a kadar çalıştı.
Ali Koç''tan bahsediyorum.

Çalıştığı yer Koç Holding binası değil, Fenerbahçe Kulübü binası.
Çoktandır kendini işinden çok Fenerbahçe için çalışıyor, gecesini gündüzüne katıyor. Tıpkı dün olduğu gibi, bugün de... Yarın da.

NASIL OLDU DA...
Biliyorum, kızanlar var Fenerbahçe''de kendisine. "Takımı neden şampiyon yapmadı" diye bağırıp duranlar var. O bağıranların hiç bilmedikleri gerçekler de var. Gelmeseydi eğer kulübün başına, Fenerbahçe bugünleri görecek miydi acaba?
Kulüp yönetmek sadece saha içindeki başarıyla ölçülmez, gerçi içeride olup bitenleri de kimse bilemez. Bilse de görmek istemez!
Geçen gün çıktı bir haber ekonomi sayfalarında. Fenerbahçe, Türkiye''de kar açıklayan tek kulüptü. 43 milyon kara geçmişti. Bütün kulüpler borç içinde yüzüp, zarar açıklarken, nasıl olmuştu da Fenerbahçe parasal açıdan bunalımlı günlerden çıkmış, bugüne gelmişti?
Nasıl olmuştu da çalışanlarına, futbolcularına maaşlarını gününü bir gün bile sektirmeden tıkır tıkır öder habe gelmişti?
Nasıl olmuştu da futbolun yanı sıra amatör branşlarda da atılım yapmıştı?
Dikkatinizi çekerim, sezon sonunda kotası da kalkacak Fenerbahçe''nin, yanı sattığı kadar futbolcu alabilme şartı bitecek. Nasıl oldu peki bunlar?

DİRENDİ KAZANDI
Bir kere... Cebinden çıkarıp 150 milyon euro koydu kasaya... Koç Holding''in sponsorluklarıyla 200 milyon euroya çıkıyor bu para. Aygaz, Opet, Pürsu, Beko, amatör branşlara Tüpraş mesela...
Bankalar Birliği''nin kucağına bırakmadı kulübü, hatırlarsınız borç yapılandırma olayında bütün kulüpler kayıtsız şartsız "Evet" derken, direndi. Sonunda anlaşma oldu kulüp lehine istediği gibi.
Kulübün borçları vardı döviz cinsinden. Bugün bugündür, yarına Allah Kerim demedi. O günden gördü bugünleri, euro borçlarını 8 liraya, dolar borçlarını 6 liraya sabitledi.
Şu anda ekonomik açıdan rakiplerine tur bindirmiş durumda Fenerbahçe, öylesine demiyorum; rakamlar söylüyor bunu. Başka kar açıklayan kulüp duydunuz mu?
Sıra geldi sahaya...
Şimdiye kadar istenilen sonuçlar nasıl alınmadı, anlayamıyor. Ben de anlayamıyorum.
Hocaysa hoca, transferse transfer, yıldızsa yıldız... Fenerbahçe formasını giyene ne oluyor; bilemiyorum.
Ancak şunları da görüyorum:

- Birincisi hakemler... Ne kadar yanlış kararlar verdiler Fenerbahçe aleyhine bugüne kadar, saymaya kalsam sayfalar yetmez.
- İkincisi ne kadar da inanmasanız şanssızlık. Örneğin son Sivasspor maçı. Maç 3, 4 olacakken 1-1 bitti. Sorarım size, Sivasspor''un golünü atan oyuncu hayatında öyle gol atmış mı? Atmamış. 35 metreden topu oraya vursan kaç kere girer oradan? Bunun gibi sayın bakalım kaç maç var oynanan.
- Peki hiç mi hatalı kararları olmadı Ali Koç''un diye soruyorsunuzdur sanırım. Olmaz mı olmuştur. Hata insanlara mahsustur. Hatalı olsa da yanlış yapmamıştır, hatalarından ders almaya çalışmıştır.
- Peki almış mıdır? Almıştır. Şöyle anlatayım. Artık başarısızlığa tahammülü yok Ali Koç''un. Bu nedenle şimdiden gelecek sezon için çalışmalara başladı. İsmail Kartal''ın sezon sonuna kadar göreve gelmesi, "Yahu kimse yok takımı çalıştıracak, bari arayalım İsmail''i de gelsin" diyerek yapılmadı.

İsmail Kartal, gelecek sezon da düşünülerek iş başı yaptı. Çünkü Kartal''ın Joachim Löw''le uyumu çok iyi. Löw, Almanya Milli Takımı''nın başındayken bile zaman zaman görüşme yaptıkları biliniyor. Şu anda da bu ilişki devam ediyor. Ve gelecek sezonun planlaması yapılıyor. İsmail Kartal, bir santrfor, bir defansif orta saha, bir sol bek isterken öncelikle; bu da bir planlama dahilinde.
- Kim bu transferler diye merak ediyorsanız eğer... Şimdilik sır. Pesiç''in listede olduğunu duydum ben de. Sol bek de Fransa''danmış. Defansif orta saha oyuncusunun çok iyi bir isim olduğunu söylüyorlar. Transfer bitmeden açıklamak istemiyorlar ki bu da doğru bir karar.
SONUÇ OLARAK....
Fenerbahçe''nin de Türk futbolunun Ali Koç ve onun gibi başkanlara, kulüp yöneticilerine ihtiyacı var. Dürüst, efendi, kişilikli. Protesto edenlere yaklaşımını gördünüz; ne yapsaydı gidip tokat mı atsaydı! Çatık kaşlı gezip, otoriter pozlara mı bürünseydi.
Ayrıca artık başkanlıkta da tecrübeli. Sahada da başarı gelecektir mutlaka.
O halde...

Kaybetmeyelim Ali Koç''u Türk futbolu adına.

Yazık olur.
Nobran, nadan adamların önünü açmayalım.

Ayıp olur.