Sayıştay, Vakıflar Genel Müdürlüğünde yaptığı denetim sonuçlarında dikkat çeken sonuçlara ulaşmış.

Raporun konu başlığı şu…

İdare Tarafından Mevzuata Aykırı Borç Verilmesi ve Bu Borçların Yanlış Hesaplarda Takip Edilmesi

Söz konusu rakam ise tam tamına 277 milyon lira.

Anlatayım…

Raporda, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından, üniversitelere, Vakıflar Meclisi kararı ile mevzuata uygun olmayan şekilde borç verildiği ve bu borçların geri ödenmesine ilişkin işlemlerin yapılmadığı tespit edilmiş.

"Mazbut Vakıf" denilen bir kavram var.

Vakıflar Genel Müdürlüğünce ilgili kanunlara göre yönetilen vakıflar "Mazbut Vakıf" olarak tanımlanıyor.

Mazbut Vakıflar daha önce gündeme çok gelmişti.

Örnek vermek gerek ise Fatih Sultan Mehmet Han Vakfı, Sinan Ağa Bin Abdurrahman Vakfı, Nurbanu Valide Sultan Vakfı gibi vakıflar mazbut vakıflara örnek.

Bu mazbut vakıflar bir araya gelerek üniversiteler kurdu. Mesela Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi 5 mazbut vakfın bir araya gelerek kurduğu vakıf üniversitesidir. Bezm-i Alem Üniversitesi de 3 mazbut vakfın bir araya gelerek kurduğu üniversitedir.

Neyse…

Vakıflar Meclisi kararlarında, kurucu mazbut vakıfların hangi gelirlerinin, kurulan vakıf üniversitelerine tahsis edileceği de belirtiliyor. Buna göre; kurulan vakıf üniversitelerine, kendi kuruluşlarına esas teşkil eden mazbut vakıfların belirli taşınmazlarından elde edilecek kira gelirleri tahsis ediliyor.

Ayrıca, üniversitelerin mütevelli heyetlerince kabul edilecek bütçe giderlerinin, elde edilen kira gelirleri düşüldükten sonra kalan kısmının, Genel Müdürlük tarafından, üniversitelerin kurucu vakıflarının gelirlerinden, üniversite hesabına yatırılacağı da kabul ve taahhüt ediliyor.

Yasaya göre, mevzuat en sade şekliyle böyle işliyor.

Ancak…

Bu kararda ifade edilen konulara uygun olmayan bir şekilde, Genel Müdürlük tarafından, Vakıflar Meclisinin değişik tarihlerde almış olduğu kararlara istinaden, sözü edilen üniversitelerin kurucu mazbut vakıflarına borç verildiği görülmüş. Borç verilmesine ilişkin Vakıf Meclis kararlarında, verilen borçların geri ödemelerinin, yasal faizi ile birlikte bir veya iki yıllık süre içerisinde gerçekleştirilmesi gerektiği de hüküm altına alınmış.

2010 yılından 2018 yıl sonuna kadar, Vakıflar Meclisi kararları ile bu üniversitelere yaklaşık 277 Milyon TL tutarında borç verilmiş. Ancak borç olarak verilen bu tutarlar geri ödenmemiş. İdare tarafından bu borçların takibine ilişkin işlemler yapılmamış. Dahası borçların geri ödemelerinin Vakıflar Meclisinin muhtelif tarihlerde aldıkları kararlarla ertelendiği tespit edilmiş.

Yani koskoca 277 milyon lira resmen hibe edilmiş.

Sayıştay yaptığı yorumda, Vakıflar Meclisinin, genel müdürlük bütçesinden, yukarıda ifade edilen şekilde borç verme yetkisinin olmadığını, buna rağmen borç verilmişse de, borçların takibi ve tahsiline ilişkin işlemlerin yapılması gerektiğini vurguluyor.

Kısacası, "Hani bir halt ettiniz bari peşine düşün" demiş.

İşin özeti; vatandaşın parası, vatandaşın adını bile duymadığı vakıflara verilmiş. Peşine düşülmemiş, sorgulanmamış, devletin kasası boşaltılmış.