Hangi gazeteciye  “Gönül Dostları” ismini hatırlatsanız, hemen Orhan Taşan’ın adını verir. Onun, şahsi çabalarıyla kurduğu ve birkaç gönüldaş yardımıyla yürüttüğü ve resmi hiçbir sıfatı olmayan “Gönül Dostları” adındaki sosyal aile toplantısı, tam 15 yıl, başta tüm basın mensupları olmak üzere pek çok kişinin kalbine yerleşip unutulmaz intiba ve anılar bırakmıştı.
“Gönül Dostları” adıyla başta basın mensupları aralarına, dost ülkelerin basın ataşelerini de alarak öyle bir sosyal faaliyet gerçekleştirdi ki, yıllarca topluluğun adı dillerden düşmez oldu. Orhan Taşan’ın sempatik tavırları iyi kişisel ilişkileri yanında iyi bir organizatör olmasıyla “Gönül Dostları” grubunun toplantılarını en seçkin mekanlarda gerçekleştirmeyi başardı. Bu tür yerlerin, “Gönül Dostları” na hizmet vermek için tarifelerinin dışında ve adeta “sembolik” bir fiyat uygulamaları da bunun en güzel örneğidir. Orhan Taşan, musiki alanında geniş bir çevresi olduğundan “Gönül Dostları” nın toplantılarına davet ettiği star ses sanatçıları, büyük orkestralar eğlence topluluklarının da hiçbiri ücret almazdı. Eğlence bakımından da emsalsiz olan bu gecelerin tadı hala herkesin damağındadır.


Sosyal yönünü bir tarafa bırakıp gazetecilik tarafına da bakacak olursak, - Orhan Taşan çok iyi bir muhabirdi. Birlikte Son Telgraf ve Gece Postası gazetelerinde çalıştık. Sonra Ankara onu çekti. 22 yıl çeşitli gazetelerin köşe yazarlığını ve yöneticiliğini yaptı. Kısa süre de Basın Yayın Genel Müdürlüğü’nde Daire Başkanlığı, Almanya Basın Ataşeliği, Basın Yayın İstanbul İl ve Bölge Müdürlüğü, TRT Genel  Müdürlük Danışmanlığı ve Haber Daire Başkanlığı’nda bulundu. Basın İlan Kurumu  Yönetim Kurulu Başkanlığını da yaptı.



Basın ile ilgisini hiç kesmeyen, Cemiyet toplantılarından eksik olmayan ve arkadaşlarını da hiçbir zaman ihmal etmeyen Orhan Taşan, bir ara Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Başkan Yardımcılığı’na seçilerek ne kadar sevildiğini gösterdi. 2008’de aramızdan ayrılan Orhan Taşan’a bu vesile ile Allah’tan rahmet dilerim.

Çalışkanlığıyla yarışılmaz
gazeteci: Orhan Koloğlu



Gazetecilik, Orhan Koloğlu’nun tutkusudur. Daha 13 yaşında iken Galatasaray Lisesi’nde cingöz bir öğrenci ama, lisenin tarihi devasa kapısının ancak üç parmağının geçebileceği deliğinden her sabah bir günlük gazete almayı ihmal etmiz. Gazetenin manşetinden, son sayfasına kadar ve hatta ilanların başlığını bile  okumaktan aşırı zevklenirdi. Sonra sınıfına girer, çıkaracağı “Bizim Sınıf” dergisini hazırlamaya başladığında, çoğu kez yemekhanede verilen kahvaltıyı aklına bile getirmezdi. Öğleyin ise yemek yedikten sonra gene sınıfına koşar, daha önceden hazırladığı “eseri cedit” kâğıdına, okulun o günlerde popüler olmuş büyük-küçük öğrencilerin karikatürlerini çizer, altlarına cinaslı sözleri de el yazısıyla eklerdi. Manşeti okul veya öğrencilerle ilgili başlıkları mutlaka mavi-kırmızı boyalı kalemle tamamlar, sonra da gene siyah kalemle büyük başlıklarla gazeteyi noktalardı.
Gece etüdde ise iki yapraklı 4 sayfada, mutlaka kendi arkadaşlarının vesikalık resimleriyle köşe yazıları olur, çoğu kez büyük sınıfta okuyan meraklıların da yazılarıyla genellikle anketler yapılmış gazete tamamlanır, Cuma günleri 2 kuruşa satılırdı.
Bizim Sınıf Dergisi’nde misafir yazar olarak 2 yaş büyüğü ağabeyi Doğan Koloğlu ile Turgay Şener de Orhan Koloğlu’nun değişmez kadrosunda idiler.1929 Konya doğumlu Orhan Koloğlu Liseyi bitirdikten sonra ilk gazetecilik denemesi 1947’de  Türk Spor Gazetesi’nde başladı. Son Saat, Yeni Sabah, Yeni İstanbul, Milliyet, Hürriyet, Barış ve Aydınlık gazetelerinde köşe yazıları yazarken, yazı işleri Müdürlüğü ile bütün alanlarda usta bir gazeteci oldu. Bu arada kendini tarih araştırmalarına verdi ve bugün usta tarihçi kimliğiyle alanında bir otorite olarak ün yaptı.
1964 yılında başta Roma, Karaçi, Paris, Londra ve Beyrut gibi büyük ülkelerde Basın Ataşeliklerinde, çok iyi bildiği ve konuşup yazdığı İngilizce, Fransızca, Almanca, İtalyanca ve Arapça lisanı sayesinde başarılı hizmetler yaptı ve bu yerlerde de tarihi araştırmalarda bulunarak kitaplar yazdı.
Bülent Ecevit Hükümeti iktidara gelince, Basın-Yayın Genel Müdürlüklerinde 1974 ve 1979 yıllarında iki kez bulundu ve bu gün halen Bizim Gazete ile Milliyet Gazetelerinde köşe yazarlığı yapıyor.
Pek çok kitaba ve araştırmaya imza atan, sayısız ödül sahibi arkadaşım Orhan Koloğlu’na bu değerli hizmetlerine devam etmesi dileğiyle sağlık ve mutluluk dolu uzun ömürler dilerim.