Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan Harvard Üniversitesi’nin yeni yayınlanan araştırması, Akdeniz diyeti olarak tabir edilen beslenme şekli hakkında şaşırtıcı sonuçlar ortaya koydu. Araştırmaya göre, zeytinyağı, balık, sebze - meyve, tam tahıllar ve kuruyemişlerden oluşan Akdeniz diyetinin, insan ömrünü uzattığı ortaya çıktı.
Harvard Üniversitesi ortaya çıkardı. Ölüm riskini dörtte bir oranında azaltıyor
Harvard Üniversitesi’nin araştırmaları sonucunda, ortaya Akdeniz diyetiyle ilgili çarpıcı sonuçlar çıktı. İşte detaylar…
Söz konusu araştırma 25 sene sürdü ve yaş ortalaması 55 olan 25 binden fazla sağlıklı kadın üzerinde yapıldı. Çalışmanın sonucunda, Akdeniz tipi beslenmenin tüm nedenlerden ölüm riskini dörtte bir oranında azalttığını gün yüzüne çıkardı. Araştırmaya dahil olan kadınlar, 25 sene boyunca Akdeniz diyetiyle beslendi.
“EN İYİ DİYET”
Yedi yıl üst üste “en iyi diyet” seçilen Akdeniz diyetinin, insan vücudundaki inflamasyonu azalttığı, vücudun insülin düzenlemesini iyileştirdiği ve kilo yönetimini sağladığı iletilirken, bunların kalp hastalıkları, obezite, demans, diyabet ve felç geçirme riskini azalttığı kaydedildi.
Akdeniz tipi beslenme sebze - meyve ve zeytinyağının ağırlıklı olarak tüketilmesinin yanı sıra, kırmızı etin de azaltılmasını tavsiye ediyor. Aynı zamanda, zeytinyağı gibi fındık, fıstık, avokado yağı tüketilebilir.
YİYECEK SEÇİMLERİ DÜNYAYI KURTARABİLİR
İklim değişikliğiyle mücadele noktasında yiyecek seçimlerinin önemi vurgulanırken Avustralya’daki George Küresel Sağlık Enstitüsü ve İngiltere’deki Imperial College London’dan uzmanların gerçekleştirdiği açıklama, bir kişinin beslenme düzeninde basit gıda “takasları” yaparak karbon ayak izini yüzde 71 azaltabileceğini ortaya koydu.
Söz konusu araştırmada, toplamda 22 binden fazla popüler ürünle birlikte 7 bin Avustralyalı haneden yapılan market alışverişleri incelendi.
KIRMIZI ET SAKINCALI MI?
Analizde, et ürünlerinin tüm sera gazı emisyonlarının yüzde 49’una katkıda bulunduğunu ama toplam satın alımların sadece yüzde 11’ini oluşturduğunu gözler önüne serdi. Bununla birlikte meyve, sebze, kuruyemiş ve baklagiller, bütün satın alımların yüzde 25’ini temsil ediyordu fakat emisyonların sadece yüzde 5’inden sorumluydu.
Araştırmacılar, aynı gıda kategorisinde değişiklik yapmanın yüzde 26 emisyon azaltımına neden olabileceğini düşünüyor.