Hayallerim gerçek olsa...

Diyelim ki bir partinin Genel Başkanı oldum.

Neler yapardım neler, biliyor musunuz?

Öncelikle "Nasıl lider olunur?" eğitimi almak için profesyonellere başvururdum.

Özel Kalem sorumluluğunu vereceğim kişiyi ve kadrosunu çok iyi seçer ve öncelikle onları eğitirdim.

Basın Müşavirinin deneyimli, olgun ve her meslektaşının sevip saydığı bir gazeteci olmasına özen gösterir, güçlü bir basın merkezi oluşturmasını sağlardım.

Genel Merkez yöneticilerini hatır için değil, siyasi pazarlıklarla değil, deneyimli siyasetçiler ve genç siyasetçilerin karması ile oluştururdum.

Keza il ve ilçe teşkilatlarını da aynı dengeler üzerine kurardım.

Eğer yeni bir parti isem ne genel merkez ne de il ve ilçe teşkilatlarına kişileri ilk seçimde milletvekili adayı olmamaları şartı ile atardım.

Eğer Cumhurbaşkanı adayı olacaksam partimin benim için yüzde yüz performans ile çalışmasını sağlardım.

Aleyhime veya lehime yazan tüm gazetecilerle tek tek temas kurar, gezilerime onları ismen davet ederdim.

Lehime ya da aleyhime yazanları arar onları ziyaret eder ya da telefonla görüşürdüm.

Deneyimli gazetecilerle sık sık bir araya gelir onların görüşlerinden eleştirilerinden yararlanırdım.

Afiş, bayrak gibi kent kirliğinden başka hiçbir faydası olmayan yerlere para harcayacağıma, hiç faydası olmayan mitinglere para harcayacağıma ulusal ve yerel tüm radyo ve televizyonlara hazırlatacağım klip ve filmleri parasını vererek yayınlatırdım.

Yerel ya da ulusal gazetelere vereceğim tam sayfa ilanlar ile vatandaşlara vaat ettiklerimi imzalı taahhüt olarak parası ile yayınlatırdım.

Gelelim Milletvekili adaylarının seçimine.

Bir partiyi iktidara taşıyacak lider ismi ne kadar önemli ise 81 ilde aday olarak çalışacak 600 milletvekili de en az onun kadar önemlidir anlayışı ile çalışacak değil çok çok çalışacak mesleki bilgi ve deneyimi ile beğeni kazanan yerel adaylara önem verirdim.

Milletvekili adaylarını halkın tanıdığı isimlerden oluşturmaya gayret ederdim.

Seçeceğim danışmanlara illeri paylaştırır, her ili siyasi, etnik, ekonomik ve kültürel açıdan değerlendirilmesi görevini verirdim.

Geçmiş yıllarda siyaset yapan ve hâlâ yapmak isteyen ulusal ve yerel olarak bilinen siyasetçilerden oluşan danışma kurulu oluşturur onların deneyimlerinden yararlanırdım.

Gençlik Kolları ve Kadın Kolları gibi partinin en önemli unsurlarına büyük önem verirdim.

Genel başkan olduğum andan itibaren partiye üye seferberliği başlatır, milyonlarca üye yapılması için profesyonel hizmet de alırdım.

Kadromu kurarken hangi bakanlığa kimin geleceğini baştan açıklar, sanki hükümet kurar gibi kadrolarını kurmalarını sağlar ve parti programlarını bu kadroların oluşturmasını sağlardım.

Diyelim ki 7 ay sonraki yerel seçime hazırlanacağım.

81 ili, büyük ilçeleri nasıl kazanırım çalışmasını bugünden başlatır, yöresinde, ilinde, ilçesinde sevilen isimleri partimden aday göstermek için sivil toplum örgütleri dahil her kesimden adaylarını alır, seçimimi ona göre yapardım.

Yerel seçimlerde uygulanacak politikaları seçim bölgelerinin ihtiyaçlarına göre belirlen sorunlara çözüm vaat edecek programları bugünden hazırlamaya başlardım.

Mesleki olarak şehir plancılarına, kentsel tasarıım mezunlarına, mimar ve inşaat mühendislerine listelerimde özellikle yer verirdim.

Diyelim ki 2023'te yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimine hazırlayacağım partimi.

Ve elbette toplumun beklentilerini karşılayacak, 81 milyonu kucaklayacak ilkeleri ve hedefleri olan siyasi yelpazedeki yeri net bir şekilde tanımlanmış bir tüzük yapardım.

Kuracağım denetim mekanizması ile il ve ilçe teşkilatlarının faaliyetlerini değerlendirmek için her ay genel merkez denetçilerine görev verirdim.

Tüm teşkilatların aylık raporlarını değerlendirip, birleştirecek bilimsel bir kurul oluştururdum.

İktidarın belirleyeceği gündemi takip ederek siyaset yapmayıp, halkın sorunlarını gündem yapacak bir siyaset anlayışı uygulardım.

Hakaret, küfür, siyasi kavga ve sert üslup yerine güler yüzlü, halkın içinde korumasız yaşayan, kendi aracını kullanan, onlarca korumayla gezen bir genel başkan asla olmazdım.

Halkla iç içe, mütevazı bir şekilde yaşardım.

Hayali bile güzel değil mi?

Yazarın Diğer Yazıları