Hedef mi? İnsan mı?

Ömer Aras Türkiye'nin duayen banka yöneticilerinden.

QNB Finansbank'ın Yönetim Kurulu Başkanı. 

Ömer Aras geçtiğimiz hafta yayınlanan bir videoda kriz yönetimini ve tecrübelerini anlattı.

QNB Finansbank olarak Covid-19'da aldıkları tedbirleri ve dersleri anlattı.

Her bankacının soluksuz defalarca izlemesi gereken bir video. Dahası hayat dersi.

Aras'ın bu videosu kendi bankasındakiler de dahil tüm yöneticilerin izlemesi gereken bir video.

Ömer Aras'ın videosunun son bir dakikalık bölümünde dikkatimi çeken bir cümle oldu.

"Hedef odaklı yönetim yerine insan odaklı düşünceli yönetim üstünlüğünü covid-19 krizi ile öğrenmiş olduk"

Bu cümle Türkiye'de bankacılık sektörü çalışanlarının yaşadığı sorunun tek çözümü aslında.

Ömer Aras'ın öğrenmiş olduğu bu yönetim anlayışının sektörde bugüne kadar olmaması maalesef Türkiye'de on binlerce bankacıyı hasta etti. Bugün bankacıların büyük bir bölümü antidepresan kullanıyor ise bunun tek sebebi bankaların insan odaklı yönetim anlayışı yerine hedef odaklı bir yönetimi seçmesidir.

QNB Finansbank Katar sermayeli bir banka.

Ancak temelinde Hüsnü Özyeğin gibi bir efsane ismin çimentosu var.

Finansbank, Özyeğin döneminde adeta bir bankacılık okulu olmuştur. Bugün hangi bankanın üst yönetim kadrosuna bakarsanız bakın mutlaka bir Finansbank geçmişi olanı görürsünüz.

QNB Finansbank gerçekten pandemi sürecini en iyi yöneten bankalardan biri. Bu süreci en iyi yöneten 3 banka ismi söyle deseniz herhalde söyleyemem. Bu nedenle Türk bankacılık sistemi pandemi sürecinde insani açıdan sınıfta kalmıştır.

Her gün 250 kişinin öldüğü, 20 binin üzerinde insanın virüsle boğuştuğu bir ülkede bankacılar halen konut kredisi dosyası kapmak için emlakçı emlakçı dolaştırılıyor bu sektörde.

Eczanelere insanlar gitmeye korkarken, bankalar eczacılara pos satma hedefi verebiliyor.

Elbette bankaların sürekli istihdamı sağlayabilmesi için iş yapması ve para kazanması lazım. Ancak bunu yaparken de çalışanının sağlığını düşünmeli.

Türk bankacılık yönetim anlayışı işte bu nedenle sınıfta kalmıştır.

İnsan odaklı çalışma yerine pandeminin en şiddetli olduğu dönemde bile personelinin psikolojisini hedef baskısıyla bozmuştur.

Hedefsiz olmaz!

Neden?

Bu insanlar size yıllardır müthiş karlar yaptırmadı mı?

Sizler cam kulelerde talimatlar yağdırırken, sokak sokak kredi kartı, kredi ve sigorta satmadı mı?

Bu karları sihirli yönetim gücünüzle mi yaptınız?

Elbette hayır!

Onu kahraman şube personeli yaptı.

O halde en azından pandemi sürecinde daha fazla kar hırsınızı biraz törpüleyip, insan odaklı çalışabilirsiniz.

Kamuoyuna saat 10'da kapılarımızı açıyoruz diye ilan edip, çalışanınızı sabahın köründe şubelere tıkma ikiyüzlülüğünü en azından bu dönemde yapmayabilirsiniz.

Ömer Aras'ın "öğrenmiş olduk" dediği insan odaklı çalışma Türk bankacılık sektörünün itibarını yeniden kazandırabilir.

Çünkü hedef odaklı çalışma sistemi Türkiye'de bankaların ve bankacıların da itibarını yerle bir etmiştir. Vatandaş eğer banka şubelerine gitmeye korkuyorsa bunun sorumlusu hedef odaklı çalışma yöntemidir.

Bu sektörde bankacılar hedef baskısı yüzünden emekliye işsizlik sigortası sattı. Kredi çekerken BES'e bilmeden imza attırıldı. Kaniş sigortasından tutun da parlayan dişler, gülen gözler, kalbim güvende, evim garantide gibi hiçbir zaman riske dönüşmeyecek saçma sapan sigortaları zorla sattılar.

Tüm bunların nedeni bankaların bitmeyen satış iştahı ve personele dayatılan hedef baskısıdır.

QNB Finans Ömer Aras'ın başlattığı bu yönetim anlayışını ne kadar daha sürdürecek bunu zamanla göreceğiz. Ancak geride acı bir tecrübenin olduğunu da unutmamak lazım. Şu anda işsiz olan ve sicili bozulan binlerce bankacının Kristal Kule'nin önünden her geçişinde hissettiklerini bilmeleri ve hiç unutmamaları lazım. İnsan Kaynakları yönetiminin bankayı itibar yılında nasıl zorda bıraktığını asla ama asla akıllarından çıkartmamalılar.

Ömer Aras'ın bu videosu bankacılık sektörü için yeni bir dönemin başlangıcı olabilir.

Samimi ve yol gösterici bir ders niteliğindeki bu video Ömer Aras'ın sektöre bırakacağı güzel bir miras olarak kabul edilmesi lazım.

Yazarın Diğer Yazıları