İbo’nun cerrahı ve şoför Engin

Türkiye’mizin, bunca kifayetsiz muhteris tarafından alabildiğine yıpratılmasına karşın..
Sodom-Gomore’ye taş çıkartan dejenerasyonuna, paraya tapan Allahsızların su başlarını tutmalarına rağmen..
Ayakta kalmasının sırrı da içinde
helal süt emmiş vatan evlatlarının gizli kahramanlar olarak mevcudiyeti sayesindedir..
Haris, ahlaksız, kalleş, çıkara dayalı insan ilişkilerinin siyasetten ticarete kol gezdiği bir egemen yapıda, en ahlaksız, en şirazesinden çıkmışın en itibarlı zengin olabildiği bir münfesih yapıda bilgileri, becerileri, insanlığa katkıları ve kocaman yürekleri ile gerçekten cesur kahraman ve çağdaş Türk insanları, Allah’ın bu sevgili kulları ülkemizin çimentosunun sağlaması olarak milletimizin teminatlarıdır..
Lafı bırakıp icraata geçelim..
Prof. Dr. sayın İlhan Elmacı’yı Tatlıses olayına kadar sadece Tıp dünyası tanıyordu mutlaka.. Ve de hastaları tabii.. Onun önünde tüm Türkiye’nin saygı ile eğilmesi, müthiş ameliyatı gerçekleştirmesinden sonradır..
Hayatta kalmasına dua ettiğimiz büyük sanatçı İbrahim Tatlıses’e müdahalesi ile hepimiz adını duyduk Prof. Dr. Elmacı’nın..
Beyinsiz robotların beynine sıktığı kurşunlarla İbrahim Tatlıses, hastaneye yetiştirildiğinde durumu şuydu:
“...sağ kafa kemiklerinde, beynin ön ve yan kemiklerinde parçalı kırıklar, beyin zarında ciddi bir hasar, beyinde ciddi bir kanama...”
Saat sabaha karşı bir.. Elmacı Hoca, o saatte evinden hastaneye koşuyor ve hem maddi hem de manevi müthiş zorluğu olan ameliyata giriyor..
Ağır tahribat içindeki “beyne” beş saat müdahale ediyor..
“Tüm bu dediğimiz sorunlar ameliyatla ortadan kaldırıldı. Kafa içi basıncı artırmak için çaba sarf ettik. Kafa kemiklerini de geçici bir süre için karın içine gerçekleştirdik. Beyin kemiklerinde kırıklar var. Ameliyata aldığımızda uyandırılma sorunu içerisindeydi. Ayrıca sol tarafında felç vardı. Müdahalemiz kalıcı hasarı önlemektir. Tek operasyon yapılmıştır. Şu anda bir kanaması yok...”
Elmacı Hoca ameliyata saat 01.30’da başladı 06.00’da bitirdi..
Şimdi soruyorum, sabaha karşı yatağından fırlayıp gelerek, bir hayatı ölüme karşı tutabilmek kadar yüce iş ne olabilir başka.. Sonuçta bu Elmacı Hoca’ya Allah’ın bir yüce lütfu ise, onun bu milletin bir ferdi olması da hepimize ilahi bir lütuftur..
Kendisi ile gurur duyuyoruz..
İbrahim Tatlıses için bundan sonrası Allah’tan duacı olmaktır...

***


TV haberlerinde, ekrandan izlerken bile dehşete düşüyoruz..
Koca tanker tutuşmuş alev alev.. Hem de nerede?.. Bir benzin istasyonunun ortasında.. Bakıyoruz, orada bir kaçışma, can telaşı var.. Araçlar süratle uzaklaşıyor, görevliler koşuşturarak benzinlikten çıkmaya çalışıyor..
O sırada bir adam beliriyor.. Çevik hareketlerle, yanan tankerden yükselen alevlere aldırmadan şoför mahalline sıçrıyor!.. Kamyonu çalıştırıyor..
Kimdir bu?.. Engin Koçak, kamyon şoförü..
Aliağa’dan aldığı 12 ton motorin ile 5 ton benzini boşaltmak üzere o istasyona yanaştığında olan olmuş.. Motorin depoya boşaltıldığı sırada, yangın çıkmış.. Bir anda tankerin arka tarafı ve deponun üst bölümü alevler içinde kalmış..
Şoför Koçak, alevler içindeki tankere atladığı gibi aracı benzinlikten dışarı
çıkarıyor..
Engin Koçak, evli ve iki çocuk babası.. “Eğer tankeri uzaklaştırmasaydım facia olurdu, çok insanımız ölürdü” diyor..

***


Türkiye’nin eli öpülecek insanları çoktur.. Yeter ki, artık kimi yücelteceğimizi, kimin önünde düğme ilikleyeceğimizi bilelim..
Şöyle tepeden tepeye bir bakalım.. Türkiye’nin tepesine çöreklenmiş hangi zat-ı muhterem, şoför Engin ya da Prof. Elmacı kadar saygın ve saygıyı hak edecek niteliktedir?..

Yazarın Diğer Yazıları