İçişleri Bakanı Ala: 18 bin 44 kişi gözaltına alındı

İçişleri Bakanı Ala: 18 bin 44 kişi gözaltına alındı
İçişleri Bakanı Efkan Ala, darbe girişimi soruşturması kapsamında 18 bin 44 kişinin gözaltına alındığını açıkladı.

İçişleri Bakanı Efkan Ala, TRT Haber canlı yayınında FETÖ darbe girişimine ilişkin soruşturmada son bilançoyu açıkladı. FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında son rakamların  sorulması üzerine Ala, "Şu an itibarıyla gözaltına alınan sayısı 18 bin 44,  tutuklu sayısı 9 bin 677, pasaportu iptal edilenlerin sayısı 49 bin 211 ve tabii  çok çeşitli bakanlıklarda, her bakanlıkta, her kurumda bu yapıyla iltisaklı olan,  bu yapının elemanı olan, bu yapıya üye olan kimselere de devlet görevinden el  çektiriliyor, açığa alınıyor. Kimisinin, darbeyle ilişkisi olanların işine son  veriliyor." diye konuştu.

MİLLET VERDİĞİ RÜTBEYİ SÖKER

 Silahlı Kuvvetler içinde işine son verilenlerin, atılanların aynı  zamanda rütbelerinin de söküldüğünü hatırlatan Ala, rütbeleri milletin verdiğini,  o rütbelerdeki kişilerin milletin iradesinin temsil edildiği yeri bombaladığını  anımsattı. Ala, "Bu, insanın göğsünü daraltıyor. Böyle bir şey olabilir mi, bu  kadar nasıl alçalabilir insanlar. İşte o Meclis oturdu, Meclis'in verdiği  yetkiyle, kanun hükmünde kararnamelerle orayı bombalayan insanların oluşturduğu  bu darbe girişimine katılanların rütbeleri söküldü. Millet nasıl rütbe verirse  öyle sökmesini de bilir. O seviyeye indirdi, yani başladıkları yere geri  döndürdü." değerlendirmesinde bulundu. Dünyada Türkiye'nin çok önemli bir mesafe kat ettiğini ancak bu  yapılanlarla ülkenin çok ağır bir durumla karşı karşıya bırakıldığını vurgulayan  Ala, Türkiye'nin bu rezilliği yaşatanlara hak ettiği cevabı vereceğini ve  vermekte olduğunu söyledi. Darbenin olduğu gece yaşananları anlatan Ala, herkesin topyekun  harekete geçtiğini ve Türkiye'yi karanlığa gömülmekten kurtardığını vurguladı.

ASKERİ OKULLARIN KAPATILMASI 

 Askeri ortaokulların kapatılmasının bir boşluk oluşturup,  oluşturmayacağına ilişkin soru üzerine Bakan Ala, şöyle konuştu: "Boşluğu şimdikiler doğuruyor, bunun varlığından ne olur ki. O okullar  tamamen ele geçirilmiş, ülkeye problem üretir hale gelmiş, sorular çalınıyor,  milletin bütün evlatlarının hakkı yeniyor, orası olsa ne olacak? Kapatılacak  oralar. Milletin çocukları, kendi ailelerinin yanında, toplumun içerisinde lise  mezunu oluyor değil mi? Bizim dünya kadar lise mezunumuz var. Liseyi normal  bitirecek, üniversiteyi normal bitirecek, alacağız oradan memleket evlatlarını  yetiştireceğiz. Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı yapacak. Yetiştirip  biz Sahil Güvenlik'te, Jandarma'da istihdam edeceğiz. Milli Savunma da  yetiştirecek, Genelkurmay'a, orduya verecek. Ordu da onları istihdam edecek.  Sonra da general olacak seviyeye geldiği zaman da milletin iradesini temsil  edenler terfilerine karar verecek ve atamalarını yapacak."  Bunun diğer gelişmiş ülkelerde olduğu gibi yapılacağını anlatan Ala,  "Şimdi okullarda bunlar, daha önce emniyette yaptığımız gibi dağıtılacak. Yeniden  milletin evlatları, lise, üniversite bitirmiş olanlar alınacak. Çünkü 11 yaşından  itibaren oraya alıp belli bir tezgahtan, mekanizmadan geçirince formatlıyorsunuz.  Zihinsel formatları farklılaşıyor. Toplumdan kopuk, realiteden kopuk. Bu kopuk  durum böyle sorunlar üretiyor." ifadelerini kullandı. Bakan Ala, 1989'da dahi çalınan sorularla okula girenler olduğunu  aktararak, 2003'te askeri bir liseye başlayan kimsenin bugün ancak üsteğmen  olabildiğini, şu anki ele başlarının ana yapı olarak bu yapıya ait olduğunu ve  1980'lerden itibaren askeriyeye girdiklerini belirtti.  AK Parti olarak da hükümet olarak da bir problemle karşılaştıklarında,  bir daha Türkiye'nin o problemle karşılaşmaması için inisiyatif aldıklarını  vurgulayan Ala, bütün siyasi partilerin de memleketin ve milletin geleceğini  dikkate alarak bir dayanışma içerisinde olduğunu kaydetti

Askeri liselerin kaldırılmasıyla ilgili de konuşan Bakan Ala'nın açıklamasının satır başları şöyle:Normal liselerden mezun olanları alıp asker yetiştireceğiz. Şunu söylemek istiyorum, 2002’de girenler şu an üsteğmen. Baştaki tümgeneral, ana yapı olarak da tuğgenerallerin çoğu bunlardan. Demek ki 80’lerden itibaren girmeye başlamışlar. 90’larda girmişler, devam etmiş. 2003’te çoğu yüzbaşıydı.

İSTANBUL’UN ANKARA’NIN GÖBEĞİNDE…

Hava Üssü, Ankara’nın göbeğinde buna lüzum yok. Kötü sistemle kötü niyetliler bir araya geldiğinde, ülkelere inanılmaz zararlar verebiliyorlar.

ABD’Lİ GENERALİN AÇIKLAMALARI

Lüzumsuz bir açıklama. Eğer bir itiraf değilse, olacak iş değil. ABD’nin muhatabı Türk devletidir. Tamamen düşünülmeden ya da çok düşünülerek, itiraf dememin sebebi o. Devletler arasındaki ilişkilerde yeri olmayan, diplomatik değeri olmayan bir cümle. Ama anlamsız bir cümle eğer yapılan işleri ifade etmiyorsa.Maşaların bir numarası belli, Pensilvanya’da oturan zat. Maşayı tutanları arıyorsak, onları kuvvetli tahminlerle söyleyebiliriz, ama çok açık etseler kendilerini maşaları kullanmazlardı. Bunlar bellidir, ama bunu söylediğinizde ispat istenir. Birincisi de belli, Türkiye’de ne yapmak istedikleri de belli. DAEŞ ne yapıyorsa Suriye’de El Kaide ne yapıyorsa Irak’ta nasıl ülkeleri perişan ettilerse Türkiye’yi de, şimdi denediler. Kaçıncı kez denediler.

HİMMET DİYE HARAÇ TOPLADILAR

Onlar dışarıdaki kullanılan maşaların ilişkide olduğu, paralel çete himmet diye haraç topladı, orada da paralar dağıttı. Milletin parasını pulunu yedirdiler. Darbeci alınmış sorgulanmış götürülmüş. Bunları söyleyebileceğiniz hiçbir vaka yok. Oraya buraya vurup kapıları kırıp girenler, kendi kendilerine bile yaptıkları şiddetin etkisiyle kendilerinde bazı emareler olabilir. 

SORUŞTURMALARDA İLGİNÇ ŞEYLER ÇIKABİLİR

Bizden bu düzenlemeleri istiyorlar, gidip de linç edelim demiyorlar. Düzenlemeler bekliyorlar, en ağır şekilde cezalandırın diyor milletimiz. Bundan sonraki soruşturmalarda çok daha ilginç şeyler çıkabilir. Kim kiminle iş tuttu, hangi terör örgütleriyle paylaşımda bulundu, nasıl yapılması gereken işi savsakladı da şehitlerimiz oldu, nasıl verilmesi gereken istihbaratı vermedi de bombalar patladı. Bunlar sadece tahmini söylediğim şeyler değil. Mesela bir jandarmadan bir görevli, DAEŞ’ten aldığı bu yapıya ait aldığı istihbaratı paylaşmıyor ve güzergahta başka bir yüzbaşı var. Onlar bu istihbaratı emniyetle paylaşmıyorlar. O bomba sonra… Yani bu tür şeyler çok fazla. Daha bu hadise olduğu zaman kendi aralarındaki görüşmelerinde nasıl bunlardan bilgi aldıklarını itiraf edenler var. Hakkari’de mesela duran hanımefendilere sokakta, polis zırhlı aracının içinden maytap atıldı, onları hemen görevden aldık. Van’da sokakta yanan polis araçlarını, yanmayan polis araçlarını panzerler götürdü. Onları da görevden aldık. Bunlar yakaladıklarımız.