AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım’ın TBMM Başkanlığından istifa etmemesi, üzerine seçimlerin siyasi faaliyet olmadığı yönündeki açıklamasına tepkiler sürüyor.
Yargıtay eski savcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu, Yıldırım’ın istifa etmemesi durumunda il seçim kurulunun başvuruyu reddetmesi gerektiğini belirtiyor. Eminaoğlu’nun tüm siyasi partilere de bir çağrısı var: Yıldırım’ın aday olması durumunda ortak tutum takınarak seçimlere girmemeleri gerekir.
ADAYLIĞI ASLA SÖZ KONUSU DEĞİL
Artı Gerçek’e konuşan Eminaoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Anayasa 94. Madde uyarınca meclis başkanını siyasi faaliyette bulunması söz konusu değil. Siyasi Partiler Yasası 24. Maddede milletvekili adaylığı dışında siyasi faaliyet yapamayacağı çok açık belirtiliyor. Yani Meclis Başkanı sadece milletvekili adaylığı ile ilgili siyasi faaliyette bulunabilir. Yerel yönetimlerle ilgili yasanın 36. Maddesinde hüküm olmayan hallerde hangi yasaların uygulanacağı sayılırken, Siyasi Partiler Yasası da sayılmış. Yerel Yönetimler Yasası’nda istifa etme konusu düzenlendiği için bu konuda Siyasi Partiler Yasası geçerli. Siyasi Partiler Yasası’nda da Meclis Başkanı’nın sadece milletvekili adaylığının siyasi faaliyet kapsamında değerlendirilemeyeceği belirtiliyor. Yerel yönetimlerle ilgili böyle bir özel hüküm getirilmemiş. Anayasa ve Siyasi Partiler Yasasını birlikte değerlendirdiğimizde belediye başkan adayı olabilmesi asla söz konusu değil.
İL SEÇİM KURULU İPTAL ETMEZSE YSK İNCELER
Meclis Başkanı sıfatı ile seçime girmek o nüfuzu kullanması nedeniyle eşit yarış ilkesine de aykırı. Bu sıfatı taşıyarak seçime girmesi halinde İstanbul İl Seçim Kurulu’nun adaylığını iptal etmesi gerekiyor. İl Seçim Kurulu iptal kararı vermezse itiraz üzerine Yüksek Seçim Kurulu’nun incelemesi gerekiyor.
SİYASİ PARTİLER ORTAK TUTUM ALMALI
“Bu durum Anayasa’ya, yasalara aykırı. Siyasi partilerin ‘biz kendi yolumuza bakıyoruz’ şeklinde açıklama yapmaları yerine, Binali Yıldırım’ın aday olması durumunda seçimleri, Anayasa’yı, demokrasiyi korumak için, anayasa ve demokrasi askıya alınmadan ortak bir tutum takınarak seçimlere girmemeleri gerektiği gibi bir yola dahi başvurabilirler. Aksi halde seçimler yoluyla anayasa, demokrasi askıya alınmış olacak.”
YILDIRIM ‘ÇIKTIĞIM YOLDAN DÖNMEM’ DEMİŞTİ
Binali Yıldırım’a istifa çağrılarına ilk yanıt Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan gelmişti. Erdoğan, “İstifa etmesine gerek yok. Adayımız 29 Aralık’ta açıklanacak” demişti.
Binali Yıldırım da bu açıklamadan sonra “istifa tartışması benim dışımda, konu kapanmıştır” yorumu yapmıştı. Yıldırım, son olarak 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Parlamento Muhabirleri ile buluşmasında seçimlerin siyasi faaliyet olmadığını belirterek, "Anayasanın 94. maddesi. Yasamayla ilgili Mahalli İdareler Seçim Kanunu, Meclis Başkanı'nı dolaylı olarak istifa etmeyecekler arasında sayıyor. Çıktığım yoldan geri dönmem, kararı seçmen verecek. Benim bir teklifim var; bütün seçime girecekler bulundukları görevleri bıraksınlar. Meclis bu düzenlemeyi yapsın, o zaman bu tartışmalar da sona ersin. Buyursun herkes istifa etsin, biz de edelim” demişti.
