İntihal mi, hizmet mi?

7 Haziran 2015 tarihinde her şey rast gitmiş, Türk sporu adına umutlarım artmıştı. "İmbik imbik süzerek" posasını atıp özünü muhafaza ettiğimiz bir cevher ile TBMM'de aziz milletimize ve Türk sporuna hizmete hazırlanıyorduk. Umut, hayal, plan ve projelerimiz vardı. Bunlara parti programlarında bile yer verilmişti. Ankara'da eski şampiyon ve spor adamları ile toplandık ve sözleştik. Emektar şampiyon Ahmet Ayık'tan Saffet Sancaklı'ya, Şeref Eroğlu'ndan, Kenan Nuhut'a, ikisi parlamenter 20-25 kişi bir iftarda buluştuk. Önce sporda vefalı olmanın gereğini yapacak, ardından yukarıda ifade ettiğimiz "Bilgi birikimi ve tecrübeyle" yanlış adım, hatalı davranış, dolayısı ile yap-bozlarla sporda zaman kaybına müsaade etmeyecektik. Doğal olarak da spor yönetiminde bilgisizlikten kaynaklı yüz kızartacak bir davranış hiç olmayacaktı. "Uluslararası başarı ve modern çağa uygun milli bir sistem" kurmuş olacaktık. Spor kamuoyunun, milletin ve büyüklerimizin güveni tamdı. Fakat o an anlayamadığımız "gizli bir el" devreye girdi. Tuzla buz olduk. Hükümet bir türlü kurulamadı. Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni yeniden seçime götürdü. Kimse itiraz etmedi. Meclis'te oylanmadı. Tüm sportif planlarımız bozuldu.

***

Ülkemiz adına şaşkındık. Böylesi bir süreçte "usta bir dedektifin faili meçhulleri çözerken" kullandığı bir teknik şimdi aklımıza geliyordu. Hemen o soruya yöneldim; "Bu işten kim karlı çıkmıştı?" Birden bire Türkiye Büyük Millet  Meclisi'nde devre dışı kalan grubumuzdan 40 arkadaşı hatırladım. Yüreğim burkuldu. Tam ülkenin kaderi değişecekken, bu işten Türkiye karlı çıkmamıştı. Türkiye karlı çıkmayınca; * Türk sporu karlı çıkmamıştı. * Türk ekonomisi karlı çıkmamıştı. * Türk eğitim sistemi karlı çıkmamıştı. * Türk güvenlik sistemi ve Türk sanayisi de karlı çıkmamıştı. Daha iyi, daha hızlı yürüyecek denilen hiçbir iş iyi ve hızlı olmadı. Ortadan kalkması istenen "oligarşik bürokrasi yerine ortak akıl ortadan kalktı." Sporda işler birbirine karıştı ve tüm dallarda devam eden "devşirme dönemi hızlanıp yerli yıldız sporcu" bulunamadı. "Peki sporda yeni bir şey oldu mu?" derseniz, ben söyleyeyim, yeni bir şey var mı? İyi mi, kötü mü? Olmuş mu, olmamış mı? Siz karar verin. Aslında "hem var hem yok." Yahu bu nasıl şey? Ey milletim "intihal oldu intihal" Hani üniversitedeki öğretim görevlilerinde zaman zaman rastlanan, "etik olmayan" bir "bilgi aşırma işi" var ya. Aynı öylesi oldu. Bizde de sporda proje aşırıldı. 1999-2002 yılları arasında İstanbul Burhan Felek Spor Tesisleri'nde gerçekleştirilen, herkesin de şahit olduğu, ivraklarla ispatlı, "sporda yetenek tespiti taraması" aşırılıp "yeni bir proje!" diye millete takdim edilmeye başlandı. Eee böyle şeyler gizli kalmaz. Projenin sahip ve uygulayanları ile müellifleri var. Demek ki neymiş! Sporda intihal ile hizmet olmazmış.

 

dfs-004-001-011-001-001-001-002-016-1-007.jpg

Yazarın Diğer Yazıları