İşçi-memur ayırımı... Böyle de olmaz ki...

İşçi-memur ayırımı... Böyle de olmaz ki...

TÜİK, 2021 yılı enflasyonunu yüzde 36,08 açıkladı. Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG), kimlerden teşekkül ediyor, bilmiyorum. Herhâlde yanılma payları, TÜİK''ten çok çok daha azdır, enflasyonu yüzde 82,81 gösteriyor.

TÜİK''in hangi ölçülerde araştırma yaptığı belli. Muhalefet partileri de enflasyon araştırma grupları kurmalı, aynı ölçüleri, delilli ispatlı ortaya koymalıdır. O zaman Saray Cenahı''nın söyleyecek sözü olamaz.

Enflasyon ya batırır ya çıkarır... Bütün partilerin birinci meselesi enflasyon olmalıdır. Enflasyonun aşağı çekilmesi, vatanın dış güçlere karşı savunulması kadar mühimdir.

Enflasyonda halkı yanıltmak, askerin savaştan kaçması gibi bir şey... İnsanlara aç kal, öl demektir.

"Dış güçler" diyorlar ya... İşte burada, insanımızın sokakta ekmek aradığı, midesine iki lokma aşı girmediği zamanda bu "dış güçler" hemen harekete geçerler ve sizi parmaklarında oynatırlar; her dediklerini yaptırırlar.

Önceki gün enflasyon rakamları açıklandı, hâliyle memura, emeklilere gelecek zam da belli oldu. Saray Hükûmeti toplantısı sonrası Reis Bey, halkın karşısına geçti; tozpembe bir tablo çizdi.

Yine hor görülen işçi ve Bağ-Kur emeklileri oldu. 1600 küsur alanların aylığı 2500 TL. ile sınırlandırıldı. Diğer kademelerdeki aylıklara sadece enflasyon farkı verildi. Ama memur emeklisine bir ilâve daha yapıldı. İşçinin, Bağ-Kur''lunun standardı, memur emeklilerinin standardına getirilmesi gerekmez mi? Daha önce "Onlar da insan." demiştim. Neden aşağı tabaka görülüyorlar?!

Ak Parti''nin 19 yıllık iktidarı döneminde tüketici enflasyonu yüzde 484 oranında yükseldi.

Şu örnek her şeyi anlatır sanırım: 100 TL ile 2003 yılında 87 kilo ekmek alınırken bugün sadece 10 kilo ekmek alınabiliyor.

Üç yılda dört Merkez Bankası Başkanı ve 12 ayda üç Hazine ve Maliye Bakanı değiştirilmesi, sizce neye işaret? Sistem tıkır tıkır işliyor, beceremeyen gidiyor mu, diyeceğiz, yoksa, Saray, suçu getirdiği adamlara yüklüyor mu?

Saray''da iki hükûmet var. Bir halka gösterilen unvanları, isimleri belli bakanlar, bir de Saray''ın 1150 küsur odasına yerleşmiş, her bakanlığa dair kurullar, başdanışmanlar. Bütün bakanlıklar kurullar vasıtasıyla dizayn ediliyor.

Adı konmamış bakanlıklar bile var. Meselâ İletişim Başkanlığı. İnceledim, "Propaganda Bakanlığı" desek yeridir. Alınmasınlar, bu benzetmeye kendileri sebep oldular. Hiç karşı tavra da geçmesinler, anlayacakları ifadeyle söylersek "algı" kendilerinden. Dolayısıyla "algı"yı düzeltecek olanlar da kendileri. Hitler''in Halkı Aydınlatma ve Propaganda Bakanı Dr. Paul Joseph Goebbels''ti. Bizdeki İletişim Başkanlığı''nın adı "Halkı Aydınlatma ve Propaganda Bakanlığı" yapılsa inanın kimse yadırgamaz. Sıkıntı propagandanın ana hatlarını Goebbels''in çizmiş olması. İlimde yol birdir. Goebbels, "Dr." sıfatını taşıyor. Bizimki de ilmî hayattan gelme. (İlmî çalışmalarına göz attım. Bir kıymeti olduğunu belirtmeliyim. Şu zamanda çok az görülen bir örnek. Bizim sıfatımızı bilenler, herhâlde bu tespitimize itiraz etmezler.)

Dolar kuru 1 Ocak 2021''de 7.42 TL idi, 4 Ocak 2022''de alış 13,7114. Liramız bir yılda yaklaşık yüzde yüz değer kaybına uğradı. Saray Cenahı bunu hiç hatırlamak istemiyor.

  1. şaşırtıcı rakam da Reis Beyimizin 2021''de ihracatımızın 225 milyar dolara ulaştığını üstüne basa basa söylemesi.

Ya ithalat? Onu da söyledi... Ama kısık sesle, geçiştirerek... 271 milyar dolar.

Dış ticaret açığı 45,9 milyar dolar.

Gelişmiş ülkelerde faiz oynamalarıyla bizi kıyaslamaları yok mu?! "Şaşırtıcı" diyeceğim sadece, başka sıfat kullanmayacağım!

Ha gayret… Petrol çıkardık, gaz çıkardık deyin... Umut dağıtın!

Yazarın Diğer Yazıları