Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Tuncay MOLLAVEİSOĞLU

Tuncay MOLLAVEİSOĞLU

İşin teknik tarafı! Rıdvan ile Lemi farkı...

Futbol kariyeri bittikten sonra da milyonlarca dolar kazanmak herkesin harcı değildir...

Yandaş "haber" kanalında her sezon milyon dolarlık rakamlara imza atmak da kolay olmayan bir başarı hikayesidir!

Televizyon kanalının; giderlerinden her türlü kısıtlamayı yaparken bu futbol adamına kesenin ağzını açması da ticari bir ilişkidir, tercihtir, duyduk şaşırdık ama üzerinde durmadık...

Yeşil sahaların "şeytan" lakaplı futbolcusu Rıdvan Dilmen'den söz ediyorum.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yakınlığı herkesçe bilinen futbol adamı...

TV kanalının Rıdvan Dilmen'e milyon dolarları; iktidar ilişkisi nedeni ile değil, eşsiz futbol bilgisi nedeni ile aktardığı malumunuz!

 

***

Şu tespiti yapmama izin verin;

Recep Tayyip Erdoğan; kendisine destek veren futbolcusundan, sanatçısına, gazetecisinden, hakim ve savcısına kadar, hatta bir dönem eleştirip sonra "nedamet getiren" yazarlara dahi "sahip çıkarak", koruyup kollayarak bir çekim merkezi yarattı. Bugün Türkiye'de "lüküs hayatın" mabedi Saray'dır. Toplumun bir bölümü; azı samimi, çoğu çıkar amaçlı Saray'lı görünmenin yarışı içindedir...

 

Rıdvan Dilmen'in Sosyal Medya'da "EVET" kampanyası başlatması Saray'lı görünmek isteyenlere de bir fırsat olmuştur.

Yaşadığımız süreçte Saray'lı görünmek yani Evet'çi olmak kolaydır, tercih edilendir, fırsat zeminidir ve menfaat kaldıracıdır. Çoğunlukla gayri samimidir.

 

Hayır'cı olmak ve bunu açıklamak ise; tek kelime ile devrimciliktir! Kişisel menfaatlerin ötesinde, tam tersine örselenme nedenidir, risktir, iktidarın "nimetlerine" sırtını dönmektir. Ancak duru bir su kadar samimidir.

 

***

 

Rıdvan Dilmen'in "kolaycı" Evet çağrısına ünlü futbolcu Arda Turan destek verdi. Aldığı tepkiler karşısında ise bir açıklama yaptı;  "İşin teknik tarafı siyasi bir tartışmadır; ben bu ülkenin vatandaşı olarak sadece görüşümü belirttim" dedi.

 

Oysa Sevgili Arda; tam da "işin teknik tarafı" bu ülkede demokrasinin sonunu getiriyor. Yani tam da bilmen ve değerlendirmen gereken kısım da bu "teknik konu!"

Erdoğan'a sevgi ve sempati duyanlar sorgusuz sualsiz EVET demeye hazırlanıyorlar. Belli ki Arda Turan'da aynı duygu ile sandığa gidecek.

Oysa; seçimlerde AKP'ye oy vermek ile referandumda oylayacağın konu çok farklı...

Biri demokratik bir yarışta senin tercihin...

Diğeri ise demokrasiyi ortadan kaldıracak bir tuzak..!

Yani EVET dersen, artık Türkiye'de siyasi bir yarıştan söz etmek mümkün olmayacak. Çünkü yarış olmayacak! Tek partili bir sistem, tek adamlı bir sistem ülkeye hakim olacak. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, parti devletine dönüşecek.

Ne demek parti devleti?

Tüm yetkileri, yasama, yürütme ve yargıyı tek adama devredeceğin için; bu makamlarda AKP'liler görev yapacak. Hakim, savcı, yüksek yargıç, emniyet amiri, istihbarat, TSK personeli... nereye bakarsan AKP'ye biat etmiş "kamu görevlileri" göreceksin!

Siyaset her kuruma girecek, siyaset her kurumu bölecek!

Vatandaşın eşit koşullarda yargı güvenliği ortadan kalkacak. AKP'li olanın adaleti, demokrasisi, iş hayatı, güvenliği, sağlığı olacak!

Yani Arda Turan sen; Erdoğan'cı olarak AKP'ye oyunu verebilirsin ama referandumda memleketi, ülkeyi, tapusu ile tek bir insana devretmemelisin.

***

Rıdvan Dilmen bir olta attı...

Futbol yaşamından sonra TV kariyeri ile parmak ısırtıyor. Hatırlayın bir dönem Hakan Şükür nasıldı? TRT'nin ballı paralarını indiriyordu.

Bugün Saray'lılar devletin her imkanından faydalanıyor, özel sektörde aranan adamlar arasına giriyorlar. Saray'ın dizayn gücü ellerinde; "Şu kanala bunu çıkarın, şu kanaldan bunu atın!" diyorlar.

Jurnalciler, yalakalar, ispiyoncular...

***

Rıdvan'ı, Arda'yı biliyorsunuz... Ya Lemi Çelik?

Trabzonspor'un efsane futbolcusu... 16 yaşında Milli oldu, sayısız kupa kazandı.

Futbol yaşamından sonra antrenörlük yaptı, spor yazarı ve yorumcusu...

Rıdvan'dan bir kaç yaş küçük ama aynı dönemin yıldız isimleri...

Rıdvan'a kapılarını, kasalarını sonuna kadar açan medya kuruluşları;

Lemi'yi kapılarından geçirmiyorlar?!

Lemi katıksız Atatürkçü... Her fırsatta söylüyor.

Lemi yurtsever, aydın, okuyor, üretiyor...

Lemi'ye gazeteler yasak! TV'lerde ambargolu!

Futbol bilgisi ile TV'deki cambazları cebinden çıkartır. Ama mesele bilgili olmak, ehil olmak değil! Yandaş, yalaka olmak!

 

Hadi merkez medyayı geçtim;

Lemi Çelik 20 yılını verdiği Trabzonspor'da dahi engelleniyor.

Saray korkusu; futboldan, iş dünyasına, medyaya kadar iliklerine işlemiş insanların.

Lemi kendi yuvasında onca bilgi ve tecrübesine rağmen dışlanıyor!

Bu ayıp Trabzonspor'a yeter.

***

Lemi HAYIR diyeceğini açıkladı. İşin teknik tarafı diyorsun ya Arda; bak Lemi ne diyor;

"Diktatörlüğe HAYIR, şu an bireyken, Başkanlıkla KUL olmaya HAYIR, Kul olduktan sonra Trabzonsporlu, Fenerbahçeli olsan ne yazar!"

Yazarın Diğer Yazıları