İspanyol gribi salgını 50 milyon insanı öldürdü ama İspanyollarla alakası yoktu. Neden ismine İspanyol gribi denmişti!

Derleyen: Erman Çimen / Yeniçağ

Tüm dünya korona virüs salgını ile boğuşurken 20. yüzyılın başında yaşanan ‘İspanyol gribi’ salgını özgür basının önemini gösteren önemli bir örnek olarak gösterilebilir.

50 MİLYONDAN FAZLA İNSAN ÖLDÜ

I. Dünya Savaşı yılları sırasında 1918-1919 kışında yaşanan ‘İspanyol gribi’ olarak adlandırılan salgınında 500 milyon kişi hastalandı ve 50 milyondan fazla insan öldü. Salgında kaybedilen insan sayısı 1. Dünya savaşında kaybedilenlerden bile daha fazlaydı.

1918 yazında başta Amerikan üsleri olmak üzere virüs dar alanlarda yaşayan askeri birlikler arasında yayıldı. Savaş sona erdiğinde ise hayatta kalan virüs taşıyıcıları eve geri döndü, virüs kalabalık kutlamalarda yeni kurbanlarını buldu ve siviller de hasta oldu.

İSPANYA MEDYASI HARİÇ DÜNYA SALGINI GÖRMEZDEN GELDİ

Salgına ‘İspanyol gribi’ denmesinin sebebi ise bambaşkaydı. Aslında yaşanan grip İspanya’da başlamamıştı. İspanya diğer ülkelerden daha fazla etkilenmedi ancak savaş sırasında tarafsız kaldığı için salgın olduğunda hastalık raporlarını rahatça dünyaya bildirdi.

Fransa, İngiltere, Almanya, ABD başta olmak üzere diğer dünya ülkeleri ise vakaları görmezden geldi ve hastalığın yayılmasına neden oldular. Ama İspanyol medyası ülkelerindeki grip vakalarını saklamayarak özgürce haber yaptılar.
Bütün dünya salgını saklarken gribi ilk duyuran medya İspanyol gazeteleri olunca, tüm dünyada ismi ‘İspanyol gribi’ olarak kaldı.

ÖZGÜR BASININ ÖNEMİ

İşte 2019 yılı sonundan beri korona virüs salgını ile boğuşan dünyada ise ‘İspanyol gribi’ salgının hikayesi ders olacak nitelikteydi.

Korona virüste gerçek vaka sayılarının gizlendiği tartışmalarının gölgesinde İspanyol gribi salgını, doğruyu yazmakla hükümlü medyanın güçlülerin baskısında kalmadan görevini tam olarak yerine getirdiği zaman dünya nasıl etkileyebileceğini gösteren önemli bir örnek olarak kayda geçiyor…