İstanbul'da şifacı doktor aileyi soyup soğana çevirdi. Yargıya bile gidemiyorlar

İstanbul'da şifacı doktor aileyi soyup soğana çevirdi. Yargıya bile gidemiyorlar
İstanbul’da diyabet, kanser, epilepsi gibi hastalıklarını bitkisel ilaçlarla iyileştirdiğini söyleyen Mehmet Sıddık C. tarafından dolandırıldıklarını iddia eden Ceran ailesi, 18 yaşındaki epilepsi hastası ve zihinsel engelli oğulları Emirhan Ceran’ın tedavisi için bir yılda 180 bin TL harcadı. Ellerinde hiçbir belge olmadığı için yasal süreç başlatamadıklarını ifade eden Nazan Ceran, “Yasal bir sürece başvurmadık. Çünkü kanıtlayabileceğimiz hiçbir şey yok elimizde.” dedi.

DHA’ın haberine göre, epilepsi hastası ve zihinsel engelli 18 yaşındaki oğulları Emirhan Ceran için sahte doktora inanan ve 180 bin lira harcama yaptıklarını söyleyen anne Nazan Ceran, “Pet şişede ilaç getiriyordu. Tanesi 2 bin liradan 10 tane iğne yaptı. 15 gün sonra Emirhan ağır nöbetler geçirmeye başladı. O doktor ilacın etkisi olduğunu söyledi, inandım. İlaçları kullanıp para ödemeye devam ettim” diye konuştu.

Mehmet Sıddık C.''nin pet şişe içinde getirdiği ilaçları kullandıktan sonra oğulları Emirhan’ın çok daha ağır nöbetler geçirmeye başladığını söyleyen Ceran Ailesi, sahte doktordan 1 yıl boyunca ilaçları alıp ödeme yapmaya devam etti.

İddialara göre, uluslararası bir ilaç devinin Almanya’daki üretim merkezinde çalıştığını anlatan Mehmet Sıddık C., aileye şirketin kendisindeki formülleri almanın peşinde olduğunu ve bu sebeple Türkiye’ye kaçtığını söyledi.

Yaşadıkları süreci anlatan Ceran ailesi ise, ellerinde hiçbir belge olmadığı için şikayetçi bile olamadıklarını ifade etti.

Sahte doktorun oyununa Ceran ailesi dışında bazı bürokratlar da alet oldu. Hem sağlıklarından hem paralarından olan mağdurların, savcılığa başvurarak şikayet dilekçesi verdikleri öğrenildi.

“BEN ÇOCUĞU İYİ EDERİM”

Anne Nazan Ceran, “Bundan iki yıl önceydi. Bir akraba vasıtasıyla bu şahısla tanıştık. Geldi, Emirhan’a baktı, ‘Ben bu çocuğu iyi ederim, 7 yaşındaki haline döner’ dedi. Emirhan epilepsi hastası yani zihinsel gerilik. ‘Tedavi ederim, kendini gezdirip dolaştırıp bakacak duruma gelir’ dedi. Ben de çok umutlandım. Umut dünyası sonuçta. 39 bin liraya anlaşma yaptık. İlaçlara başladık. Bu arada doktorun vermiş olduğu, kullandığı epilepsi ilaçlarını kesti. Kendi ilaçlarını başlattı bize. Başladıktan 15 gün sonra Emirhan çok ağır nöbetler geçirmeye başladı. Ben telefon ettim çok korktum. O da bunların normal belirtiler olduğunu söyledi. Vücuttaki biriken kimyasal ilaçları attığı için bunlar normal, dedi” diye konuştu.

“BİR YIL OLMADAN 180 BİN LİRALIK ZARARIMIZ VAR”

Nazan Ceran şöyle devam etti:

“Ondan sonra sürekli para istemeye başladı. Bize, ‘Askeri bir laboratuvara giriyorum oraya girerken para ödemem gerekiyor ki ben size ilaç yapıp getireyim’ diyordu. İlaçlar hep geceleri geliyordu. Geç saatlerde para almaya geliyordu. Böyle böyle ilerledi. Bir yıl olmadan bizi bıraktı zaten. O arada 180 bin lira para ödedik. İlaçları pet şişelerde, kavanozlarda öyle şeylerde getiriyordu. Hap değil sıvı şurup şeklindeydi. Çoğu zaman telefonuna ulaşamıyordum zaten. O yüzden de çok mağduruz hem maddi hem manevi çok sıkıntılar yaşadık. Denize düştük yılana sarıldık. Evladım iyi olsun istedim bir şeyler yapmak istedim. Sonucu böyle olunca çok üzüldüm. Benim istediğim hiç kimse kanmasın böyle şarlatanlara. Bir yıl olmadan 180 bin liralık zararımız vardı. İletişimi biz kesmedik o bizimle kesti. O bizi bıraktı. Çok fazla telefonu vardı beyefendinin zaten hiçbirinden ulaşamıyordum. En son aradım hiç ulaşılamaz oldu bir daha da dönmedi bana.”

“YASAL BELGE YOK”

Ellerinde hiçbir belge olmadığı için yasal süreç başlatamadıklarını ifade eden Nazan Ceran, “Yasal bir sürece başvurmadık. Çünkü kanıtlayabileceğimiz hiçbir şey yok elimizde. Yani yasal bir evrak yok. Ben çok düşünüyorum ama ilaçlarda da elimizde kalan bir şey olmadı. Hiçbir şey yok ne ilaç faturası ne başka bir şey yazılı hiçbir şeyimiz yok. Mesajlarımız vardı sadece mesajlarımız vardı onları da sildim” dedi.

Baba Nurettin Ceran ise, “Bu olay son olmayacak illaki bunun devamı gelecek Mehmet olacak Hasan olacak Hüseyin olacak bu tür insanlar çıkacak devamlı. Lütfen seyreden insanlara söylüyorum, başında bu tür hastalık olan insanlara söylüyorum, önce Allah’a güvensinler. Her şeyi tıptan beklemesinler her şeyi devletten de beklemesinler. Okusunlar araştırsınlar. Süreci yargıya taşıyamadık çünkü her şey gayri resmi gerçekleşti” şeklinde konuştu.