İtalya’dan ayna tut Erdoğan’ın bahtına!

Tayyip Erdoğan, grup toplantısında,  “Bu ülke, 7,5 yılda tarihi reformlar gerçekleştirdi. Sessiz devrimlere imza attı, rekor seviyelere erişti” dedi.
Erdoğan’ın Cumhuriyet döneminde ülkede ne yapılmışsa hepsini yabancılara sattığını her zaman hatırlatıyoruz ama tarafgir beyinler, bizim bu tespitlerle partizanlık yaptığımızı zannediyor! Oysa bizim için esas olan Türkiye’dir. Bu sebeple, bugün farklı bir yol deneyecek, Türkiye’ye bir İtalyan gazetecinin nasıl baktığını Basın-Yayın’ın çevirisini özetleyerek gündeme getireceğiz. Bakınız Erdoğan’ın yakın dostu Berlusconi’yi destekleyen İtalyan gazeteci Leonardo Coen, La Republica’nın 3 Mayıs 2010 tarihli ekonomi ekinde “İtalyan Sanayicilerin İkinci Vatanı Türkiye” başlığı altında neler yazıyor:
*** 
Alt başlıklarında “Vaat edilen Toprak Türkiye’ye İtalyan İşletmelerin Akını” ifadesi de kullanılan yorumda şöyle deniliyor:  
- “Bir zamanlar çocukları korkutmak için kullanılan cümle ‘mamma li Turchi’ (anneciğim Türkler) de neymiş, İtalyan işletmeleri tam anlamıyla ‘Türklere özgü şeyler’ yapıyor. Akdeniz’in yarısını fetheden ve Viyana kapılarına kadar ulaşan o Türklere özgü şeyler... İtalya, Türkiye’de oldukça fazla yatırım yapıyor. 
- İtalya’nın Türkiye’de yatırım yapmaya başladığı tarih 1960’lı yıllardır. Yatırım ilk etapta, otomotiv ve enerji dünyasına bağlı çok uluslu şirketler aracılığıyla yapılıyordu. FIAT ve Pirelli bugün hâlâ İtalya’yı temsil eden şirketler, ENI ve SAIPEM ise Rus gazının Karadeniz üzerinden Türkiye’ye nakli için Mavi Akım gaz boru hattını birlikte gerçekleştirdi. Daha sonra INDESIT aracılığıyla elektrikli ev eşyaları sektörüne sıra geldi. İtalya, o zamandan bu yana şirketlerini bu ülkede yerleştirmeye devam ediyor. 
- 2010’un Mart ayında Türkiye’deki İtalyan şirketi sayısı 766 iken bugün itibarıyla 780’e ulaştı. Bunun yanı sıra, 2010’un ilk üç aylık döneminde Roma, beklenmedik bir canlılıkla Türkiye’ye doğru ihracatını geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 53,5’lik bir artışla uçuşa geçirdi. Satın aldığımızdan daha fazla satıyoruz ve daha önemlisi, yatırımcılar arasında dördüncü sıradayız.
- İtalya’dan ihraç edilen malların büyük kısmı, yapısal ve ara mallar sektörünü ilgilendiriyor. Ayrıca, doğal olarak, moda, tasarım ve lüksü kapsayan malum ‘Made in Italy’ paketi de var. Gemicilik, ihracatımızın önemli bir unsuru hâline geldi. Çevre koruması, restorasyon teknolojileri, altyapı ve yenilenebilir enerjiler. Demir yolu taşımacılığı ve demir yolu altyapısına bağlı bütün hizmetler kayda değer önem kazanıyor. 
- Bankacılık sektöründe, Unicredit’in Koç Financial Services’e yüzde 50 oranında katılımı var. Karşı saldırı bekleyişi içindeyken, İtalyan şirketler, yerel işletmelerle ortaklıklarını mükemmelleştiriyor ve endüstriyel ‘ortak girişim’lere ağırlık veriyor. Globalleşmenin şart koştuğu zorunlu bir geçiş dönemi. Bursa’da FIAT Doblo ve Fiorino’yu üreten Türk Koç Holding ve FIAT’ın katılımlarına sahip otomobil şirketi Tofaş’ın durumunda olduğu gibi. Ayrıca, enerji alanındakilerden, askeri alandakilere kadar, ortak stratejik çıkarlar mevcut. 
- Berlusconi’nin 2003 senesinde Erdoğan’ın oğlunun nikâhında şahitlik yaptığını ve iki lider arasında ideolojik diyebileceğimiz bir benzeşmenin olduğunu da unutmamak gerekir: Her ikisi de kendisini düşman bir yargının hedefinde hissediyor ve buna karşı kararlılıkla mücadele ediyorlar.”

Yazarın Diğer Yazıları