İYİ Parti Başkanlık Divanı, Genel Başkan Meral Akşener liderliğinde toplandı.
Toplantının ardından İYİ Parti Genel Merkezi'nde basın toplantısı düzenleyen Genel Sekreter Mustafa Cihan Paçacı, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Giderek artan Suriyeli nüfusun Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis, Hatay gibi illeri tehdit ettiğini söyleyen Paçacı, "Suriyelilere ev sahipliği yapıp şefkat göstermek ülkemizi onlarla paylaşmak anlamına gelmez. Bugün Suriye’deki savaş ortamı şiddetini kaybetmiş ve daha kontrol edilebilir bir noktaya gelinmiştir. Toplumumuzun büyük ekseriyeti Suriyelilerin ülkelerine dönmelerin yönünde görüş belirtmektedir" dedi.
CHP ile gerçekleşen görüşmeleri 'teknik' olarak nitelendiren Paçacı, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın'ın, CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan ile ikinci bir görüşme gerçekleştireceğini duyurdu.
Danıştay'ın Andımız ve devlet madalyalarına ilişkin kararını da hatırlatan Paçacı, hükümete seslenerek karaların bir an önce uygulamaya konulması gerektiğini söyledi.
Cihan Paçacı'nın açıklamalarından satır başları şu şekilde:
"SURİYELİ SIĞINMACILAR SORUNU"
"16 yıldır ülkeyi tek başına yöneten AK Parti iktidarları, problem çözmek yerine ülkemizde yeni problemler yaratmaktadır.
Bu problemlerden biri de Suriyeli mülteciler sorunudur. Dış politikada yapılan vahim hatalar sonucu bugün ülkemizde 4 milyonunun üzerinde Suriyeli mülteciler bulunmaktadır. Sayın Cumhurbaşkanının açıklamalarına bakılırsa bugüne kadar o sığınmacılara harcanan para, 35 milyar doları geçmiştir.
Mevzu bahis olan sadece bir bütçe yükü değildir. Ülkemizin ve çocuklarımızın geleceğini ilgilendiren başka diğer tehlikeler de mevcuttur. Ve maalesef bizleri yönetenler tarafından bu konu toplumun gözünden kaçırılmaktadır. Emevi Camisinde namaz kılma hayali, bugün Türkiye’yi çok büyük bir problemle karşı karşıya getirmiştir. Suriyeli sığınmacılar sorunu, Türkiye’nin birliği, kültürel, politik ve jeopolitik geleceğini tehdit eder niteliktedir.
-Yakın bir zamanda demokrasiyi içselleştiremeyen sığınmacıların Arap Milliyetçiliğine yönelmeleri,
-Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis, Hatay gibi illerde nüfus yoğunluğunu ele geçirmeleri,
-Zaten zorda olan ekonomimizin türbülansa sürüklenmesi,
-Barış ve hoş görüye dayanan Türk ve İslam Kültürünün tahribata uğraması,
-Huzur ve asayişle ilgili problemlerin oluşması,
-Bulaşıcı çocuk ve cinsel hastalıkların yaygınlaşması,
-Fuhuşun çocuk denecek kadar küçük yaşlara inmesi,
-Eğitimin içinden çıkılmaz bir hal alması, zikredilmesi gereken diğer büyük tehlikelerdir.
Bu sayılanlar bugünün tehlikeleridir. Hızla nüfusu artan mülteciler gelecekte güvenlik problemini de beraberinde getirecektir.
Suriyelilere ev sahipliği yapıp şefkat göstermek ülkemizi onlarla paylaşmak anlamına gelmez. Bugün Suriye’deki savaş ortamı şiddetini kaybetmiş ve daha kontrol edilebilir bir noktaya gelinmiştir. Toplumumuzun büyük ekseriyeti Suriyelilerin ülkelerine dönmelerin yönünde görüş belirtmektedir.
Yine Suriye hükümeti de sığınmacıları ülkelerine dönmesi yönünde sık sık çağrıda bulunmaktadır. Bu çerçevede dün grupta Sayın Genel Başkanımızın da belirttiği üzere derhal Şam yönetimi ile temasa geçilmesi ve Suriyeli sığınmacıların bir an önce ülkelerine dönmeleri yönünde geri dönüş projesi hayata geçirilmeli ve geri dönüşler hızlı bir takvime bağlanmalıdır. Hükümet tarafından geri dönüş projesi hazırlanması halinde bu konuda toplumsal katkı ve destek vereceğimizi belirtmek istiyorum."
"RET İTTİFAKI"
“Ret ittifakı ile reddedilen önergelerimzden bazılarını size sunmak istiyorum. Kadına şiddetin ortadan kaldırıması, tekirdağ’da meydana gelen tren kazasının araştırılması, FETÖ’nün siyasi ayağının araştırılması, ekonomik krizle mücadele konusunun araştırılması, Türk Telekomu’un OTAŞa devredilmesi konusunun araştırılması, Tunceli’de iki Mehmetçiğimizin donarak ölmesi konusunun araştırılması, FETÖ’nün iktisadi ve siyasi ayağının araştırılması, asgari ücretlinin vergiden muaf tutulması konusunun araştırılması, fındık üreticilerinin yaşadığı sorunların incelenmesi, şarbon hastaları vakaları konusunun araştırılması. Bunlar Türkiye’nin gündeminde olan ve son derece halkımızı yakından ilgilendiren önemli konulardır. Ancak bütün bu önergelerimiz AKP-MHP ret ittifakının oylarıyla reddedilmiştir."
"DANIŞTAY'IN KARARLARI BİR AN ÖNCE UYGULANMALI"
"İYİ Parti Adana milletvekilimiz İsmail Koncuk’un çözüm sürecinde kaldırılan Andımız’ın tekrar okutulması ve devlet nişan ve madalyalarına Atatürk siluetinin tekrar konulması konularındaki Danıştay başvurusu, olumlu sonuçlanmış ve hükümetten bu konuların bir an önce uygulamaya geçilmesini beklediğimizi buradan ifade etmek istiyorum.”
Basın toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını cevaplayan Paçacı, Erdoğan Bahçeli görüşmesine ilişkin, "CHP ve İYİ Parti arasında yapılan görüş alışverişinin kendilerini tedirgin ettiği ve bu amaçla yeni bir iş birliği arayışının olduğu söylenebilir" ifadelerini kullandı.
Paçacı'nın sorulara verdiği cevaplar şöyle:
-Erdoğan-Bahçeli görüşmesi
"Biliyorsunuz MHP ile AKP arasındaki seçim ittifakı her iki siyasi partinin gruplarındaki grubu takip eden milletvekillerinin ayakta alkışlamasıyla son verdiklerini belirtmişlerdi. Ancak daha sonra Sayın Cumhurbaşkanı’nın davetiyle bugün tekrar bir araya gelecekler. Bunu siyasi açıdan değerlendirdiğimizde CHP ve İYİ Parti arasında yapılan görüş alışverişinin kendilerini tedirgin ettiği ve bu amaçla yeni bir iş birliği arayışının olduğu söylenebilir. Onun ötesinin yapılan görüşmeler o iki siyasi partiyi ilgilendirir konu bizim dışımızdadır."
-CHP ile görüşmeler
"CHP ile İYİ Parti arasındaki teknik bazdaki görüşmeler devam etmektedir. Bugün Sayın Koray Aydın ile Sayın Bülent Tezcan tekrar bir araya gelecekler."
-AİHM’in Selahattin Demirtaş kararı hakkında
"Alınan kararların uygulanacağı yönünde Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak imza atılmıştır. Ancak iktidar bu kararı uygulamadığı takdirde sanırım Avrupa İnsan Hakları ve Avrupa Birliği ülkeleri tarafından siyaseten bir baskı gelebilir onun ötesinde söylenecek başka bir konu yoktur."
-Berat Albayrak’ın soğan stokçuluğu olduğuna dair açıklamalarına
"Hükümet enflasyonu düşürmek için yanlış yerde yanlış işler yapıyor. Fiyat kontrolünü sağlamak Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın görevidir. Oradaki zabıtaların esnafa baskı yapmasıyla enflasyon çözülmez. Bence uygulanması gereken şey bir an önce yapısal tedbirlerin alınarak fiyat istikrarının kalıcı bir şekilde sağlanmasıdır. Yoksa bu baskılar, ekonomik açıdan sonuç vermez."
