İYİ Parti: "Ekonomi yönetimine kayyum atadılar!"

İYİ Parti: "Ekonomi yönetimine kayyum atadılar!"
Başkanlık Divanı sonrasında parti adına açıklama yapan İYİ Partili Buğra Kavuncu, McKinsey anlaşmasıyla ekonomiye adeta kayyum atandığını söyledi.

İYİ Parti Başkanlık Divanı sonrasında Parti Sözcüsü olarak son kez kameralar karşısına geçen Buğra Kavuncu önemli açıklamalarda bulundu.

Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan enflasyon rakamlarını eleştiren Kavuncu, "Elektrik ve doğalgaza 3 ayda 3 zam yapan Hükümet’i kime şikayet edelim? Bu sıkıntıda uçak alan Hükümet’i kime şikayet edelim? Sarayında ejder suyu içen Hükümet’i kime şikayet edelim?" ifadelerini kullandı.

Krizin geleceğinin önceden belli olduğunu ve bununla ilgili hükümetin hiçbir tedbir önlemi almadığını söyleyen Kavuncu, McKinsey anlaşmasını "Ekonomiye kayyum atadılar" şeklinde değerlendirdi.

İYİ Parti'nin Başkanlık Divanı sonrası yaptığı basın açıklamasından satır başları şu şekilde:

"İYİ PARTİ, BİR MÜCADELE ABİDESİDİR"

"TBMM’nin 27 dönem, 2. Yasama yılı çerçevesinde, Meclis’teki ilk Grup toplantımızı dün gerçekleştirdik. Toplantı yaptığı otellerde elektriği kesilen, çöp kamyonlarıyla mitingleri engellenmeye kalkışılan, stantları basılan bir mücadeleden çıkıp, dün Genel Başkanımızın, milletin meclisinden sesimizi duyurduğu noktaya geldik. İYİ Parti, bir mücadele abidesidir ve dün Meclis’te bunun somut neticesini almıştır. Milletimiz, İYİ Parti’nin önüne konulan tüm engelleri yıkmış ve meclisinde sesinin duyulmasına imkan sağlamıştır."

"ELEKTRİK VE DOĞALGAZA 3 AYDA 3 ZAM YAPAN HÜKÜMET'İ KİME ŞİKAYET EDELİM?"

"Türkiye İstatistik Kurumu, az önce Eylül ayı enflasyon rakamlarını açıkladı. Buna göre TÜFE, aylık bazda beklentinin 2 katı olarak yüzde 6.30, yıllık bazda da yüzde 24.52 olarak gerçekleşti. ÜFE de aylık yüzde 10.88, yıllık yüzde 46,15 oldu. Yıllık TÜFE, Haziran 2003'ten beri en yüksek seviye olarak gerçekleşti."

"Sadece son 3 ayda elektrik ve doğalgaza gelen zamlar konutlarda %30’u, sanayide % 50’yi buldu. Halkımızın cebindeki para günden güne eriyor. Vatandaşımız artık markete, pazara gitmeye korkar oldu. Her gün irili ufaklı birçok firmanın konkardato ilan ettiğini duyuyoruz."

“Zam yapan esnafı, zabıtaya şikayet edin” diyen Sayın Cumhurbaşkanı’na soruyorum; Elektrik ve doğalgaza 3 ayda 3 zam yapan hükümeti kime şikayet edelim? Bu sıkıntıda uçak alan hükümeti kime şikayet edelim? Sarayında ejder suyu içen hükümeti kime şikayet edelim?"

"EKONOMİ YÖNETİMİNE KAYYUM ATADILAR"

"Bu krizin geleceği çok öncesinden belliyken, hükümet hiçbir tedbir almamıştır. Sonunda, artık herhalde memleketi nasıl bir felakete doğru sürüklediklerini anlamış olacaklar ki, geçtiğimiz hafta hepimizi şok ederek, dümeni tekrar Amerika’ya kırdılar. Önce Sayın Cumhurbaşkanı Külliye’de Amerikalı yatırımcıları ağırladı ve “Bize yatırım yapın” dedi. Sonra Amerika seyahatleri sırasında Damat Bey, tabiri caizse bombayı patlattı. Ekonomi yönetimiyle ilgili Amerikalı bir danışmanlık şirketiyle anlaştıklarını açıkladı. Bu şirketin, yeni kurulan “Maliyet ve Dönüşüm Ofisi” ile birlikte çalışıp, yapılan işleri 3 ayda bir kontrol edeceğini söyledi. Yani resmen Türkiye Cumhuriyeti’nin ekonomi yönetimine Amerikalı bir kayyum atadılar. Anayasal bir kurum olan ama tamamen işe yaramaz hale getirdikleri Sayıştayımız dururken, gittiler devletin harcamalarının kontrolünü, yani Sayıştay’ın görevini, Amerikalı bir firmaya verdiler. Devlet, yurtdışında güvenilirliğini kaybettiği için, kendi kurumlarının yaptığı denetimde itibar görmeyeceğini düşünüyor olsa gerek. Biz de bunu anlatmaya çalışıyorduk. Cumhurbaşkanı damadının hazine ve maliye bakanı olduğu bir ülkede, dünya o ülkenin kurumlarına itibar etmez."

"Hani tüm bu ekonomik sıkıntının sebebi dış güçlerdi? Hani Amerika’ydı? Hani papazdı? Adeta aklımızla dalga geçilmektedir!"

"3 KAMU BANKASINA SERMAYE DESTEĞİ NASIL YAPILDI?"

"Muhtemelen Amerikalı danışmanlık şirketinden aldıkları akılla yaptıkları ilk işlerden biri, geçen hafta 3 kamu bankasına alelacele ve şeffaf olmayan bir şekilde yaklaşık 11 milyar TL sermaye desteği sağlamak oldu. Bunu İşsizlik Fonu’nun parasını kullanarak yapmış olma ihtimali çok yüksek. Bu asla kabul edilemez. Yandaşlara verilen ucuz krediler ve tahsil edilemeyen alacaklar nedeniyle kamu bankalarının uğradıkları zararları, milyonlarca işçimizin maaşlarından kesilen paralarla kapatmaya kimsenin hakkı yok. Bu yüzden bu sermaye desteğinin nasıl yapıldığını öğrenmek istiyoruz. Ayrıca diğer bankalarımızın durumlarıyla ilgili de kamuoyunun bilgilendirilmesi istiyoruz. Bu amaçla Ankara Milletvekilimiz ve Genel Başkan Yardımcımız Sn. Durmuş Yılmaz TBMM’de yazılı bir soru önergesi verdi. Umarız Sn. Albayrak bu önergeye cevap verir. Bu konunun takipçisi olacağız."

"İYİ PARTİ, YANGINDAN MAL KAÇIRIRCASINA HAZIRLANMIŞ AF TEKLİFİNE KESİNLİKLE KARŞIDIR"

"İYİ Parti, alelade ve yangından mal kaçırırmışçasına hazırlanmış mevcut af teklifine karşıdır. Af konusu, cezaevlerinde yüksek bir beklenti oluşturmuş, cin şişeden çıkmıştır. Partimiz için ancak toplumsal mutabakat sağlanmak suretiyle, mağdurların ve sivil toplum örgütlerinin de görüşleri alınarak; ayrıca gerçek kader mahkumlarının tespitinin gerçekleştirilmesiyle, bu şahıslara yönelik af çıkarılmasının görüşülmesi, kabul edilebilir. İYİ Parti’nin temel amacı, ülkemizde özellikle eğitim ve yargı alanlarında yapılacak reformlarla bir yanda suç oranının azalmasını, diğer yandan yalnızca ülkemizde kullanılan “kader mahkumu” tabirinin ortadan kalkmasını sağlamaktır."

"KİMSE AKRABAM DİYE GELMESİN"

"Cumhurbaşkanı, kendi partililerine aday belirleme sürecinde, “Kimse akrabam diye aday getirmesin” diyor. Merak ediyorum; acaba AKP’liler şu soruyu kendisine sormak istemezler mi? Peki damat nasıl bakan oldu? Danıştay Başkanı’nın kızı nasıl hukuk dairesi başkanı oldu? Bu kurallar sadece bizler için mi geçerli?"