Yüreğinde vatan ve Atatürk sevgisi olan her Türk vatandaşı için İzmir'in yeri başkadır. 80 milyonu geçen nüfusumuzun en az 50 milyonu imkânları olsa İzmir'de yaşamayı seçeceğinden şüphem yok. Cumhuriyet değerlerini doya doya yaşama arzusundaki insanlarımızın İzmir'i tercihi altında binlerce haklı sebep var. Kendi adıma en büyük fantezim İzmir-Karaburun'a yerleşip, memleketin son 20 yılını anı-belgesel türündeki romanlarını yazmak. Kim bilir günün birinde gerçekleşir. Ömrümüzün son demini orada geçirmenin mutluluğu ve huzuruna kavuşuruz umarım.

İzmir aynı zamanda kitap okuma konusunda Türkiye standartlarının çok üzerinde. Yılda 2 defa düzenlenen kitap fuarlarında İzmirliler sadece fuarı gezmez. Standları tek tek inceler, kitapları eline alır. Koklar, arka kapağını okur, indeksini inceler. Hele imzaya yazarlar gelmişse sabırla kuyruğa girip kitabını imzalatır. Ve bu sırada kafasına takılan soruları yöneltir. Eleştirilerini, önerilerini hiç çekinmeden dile getirir. Yayıncılar açısından bereketli, yazarı ve okuyucusu için keyifli anlar yaşanır. 16-17 Mart'ta Cumartesi-Pazar günleri bu şansı yakalayıp "Mustafa Kemal'in Askerleri" ile kucaklaşmanın heyecanını yaşayacağım. Tarihi Alsancak Garı'nda saat 14.00'de başlayacak dostluk muhabbeti her iki gün saat 19.00'a kadar devam edecek. Bu esnada yıllardır göremediğim Kuleli ve Harbiye'den silah arkadaşlarımla, komutanlarımla buluşma imknımız olacak. İlk-Ortaokulda aynı sıraları paylaştığımız dostlarla nostalji tünelinde yolculuk yapacağız. Ankara ve İstanbul'da üniversiteli yıllarda tanışıp ülke sorunlarına beraberce kafa yorduğumuz, miting ve gösteri meydanlarında eylem koyduğumuz yoldaşlarımız, gönüldaşlarımızla yeni yol haritaları belirleyeceğiz. İzmir'in bayozunu, gevreğini, lokma tatlısını tatacağız. Kordonda balık keyfi kısmet olur mu bilmem ama mutluluğun zirvesine ulaşmanın duygusunu yazmaya imkân yok.

***

Tekin Yayınevi'nden yeni çıkan "Fethullah'a Selam, Kumpasa Devam" adlı kitabımı imzalarken değerli okuyucularımıza mutlaka okunması gereken diğer eserleri de tavsiye edeceğiz elbette. Önce Tekin'den başlayalım. Bizim standa gelince kütüphanenize yer açmakta fayda var. Fikir hayatımın kilometre taşlarından olan Hasan İzzettin Dinamo'nun "Kutsal İsyan"ını, Doğan Avcıoğlu ve Türk şiirinin zirvesi Ataol Behramoğlu'nun kitapları mutlaka edinilmeli. Elime aldığım günden bu yana satırlarını çizerek ibretle okuduğum Hamide Yiğit'in "Cihat Kıskacında Kadınlar"ın da Orta Doğu ve Türkiye gerçeğine tanık olacaksınız. Kumpas davalarının en bariz örneklerini yaşayan ve yazan Hanifi Avcı'nın eserleri, Cüneyt Akman'ın "Kahrolsun istibdat, Yaşasın Hürriyet" kitabı da yakın tarihimize ışık tutuyor.

Yayın dünyamızın parlayan yıldızı Kırmızı Kedi'ye uğranmadan fuardan çıkılmaz. Sevgili Yılmaz Özdil'in 'Mustafa Kemal'ini okumayan kalmadı. Barışların muhteşem eseri "Metastaz"ını da ayrıntıları ile yazacağım. Sevgili Gazi kardeşim Koray Gürbüz'ün "Umut Mayın"ını, İlker Başbuğ'un son kitabı "Ergenekondan Çıkış"ı, Orhan Bursalı'nın "Aziz Sancar ve Nobel'in Öyküsü"nü, Şükrü Erbaş'ın şiirlerini, Merdan Yanardağ'ın "Türkiye neden feda edildi", Atila Sertel'in "O duvarın ardında"sını hararetle tavsiye ediyorum. Gelelim Galaati'ye... Türk edebiyatına yeni ve yetenekli edebiyatçılar kazandırıyor. Sevgili Sencer Başat'ın daha önce deneme tarzı hikayelerini okuyunca; "mutlaka roman yazmalısın" demiştim. Kırmadı beni. "Aynanın Gözü" müthiş. Osman Başıbüyük'ün "Nereden Nereye?"si polisiye roman tadında. Atila Güler'in "Şanlı Kop Dağı Savunması" daha önce yazdığım İkrami Özturan'ın "Çuvaldız"ı ve elbette gazetemizin yazarı, övünç kaynağımız Işbara'nın annesi, Işıner'in eşi, Selcan Taşçı'nın "Birini Asacaklar" ve "Darbeleri Okuma Kılavuzu"nu mutlaka okuyunuz. Maphusanede başlayan yazı hayatını, dışarıda başarı ile sürdüren Mustafa Önsel'in altıncı ve en ilginç kitabı "1 Köy, 4 adam, 6,5 darbe" isimli kitabını tavsiye ederim.

Çakabey Kitap Günleri'nin organizasyonunu önemli ölçüde Türk Tarih Kurumu gerçekleştirmişti. Tarih Kurumu olağanüstü indirim de yaptı. Münevverlerin kaynak eserleri orada... Bu fırsatı kaçırmayın. Tüm yayınevleri ve yazarları bu sütunlara sığdırmak mümkün değil. Sonuçta okuyucu kitabını arar bulur.

Bekleriz efendim...