ABD'de 4 Ekim'de gösterime girecek 'Joker' filmi, silah şiddetiyle ilgili tartışma ve protestoların odağına oturdu.
Bunda 2012 yılında Kolorado eyaletinin Denver Metropolitan'a bağlı Aurora kentinde Batman serisinin 'The Dark Knight Rises' filminin ilk gösterimi sırasında düzenlenen katliamda ölenlerin ailelerinin tepkisi önemli rol oynadı.
Ailelerin kurduğu 'Survivors Empowered' (Hayatta kalanları güçlendirme) isimli grup, daha gösterime girmeden, 'Joker'in şiddet düzeyini, Warner Bros film şirketine mektup göndererek protesto etti.
ABD ordusundan da ilk gösterim sırasında katliam hazırlığı yapıldığı istihbaratı bulunduğuna dair uyarı geldi.
Ardından iki sinema salonu zinciri, 'Joker' gösterimi sırasında maske takılmasını yasakladıklarını duyurdu.
İlkin ABD'nin en büyük sinema zinciri, Kansas merkezli 'AMC Theatres', 2012 katliamının ardından getirdiği maske yasağının 'Joker' için de geçerli olduğuna dair açıklama yapma gereği hissetti.
AMC, işlettiği 650'den fazla salona kostümlü girilebileceğini, ancak maskeye, yüz boyamaya veya yüzü kapatan herhangi bir nesneye izin verilmediğini hatırlattı.
AMC'yi 'The Landmark Theaters' takip etti.
Los Angeles merkezli sinema zinciri Landmark, 27 AVM'deki 52 sinema salonunda 'Joker' gösterimleri sırasında hem maske ve yüz boyama hem de kostüm yasağı ilan etti. Açıklamada müşterilere filmin sadece 'sinemasal bir başarı' olarak keyfini çıkarmaları tavsiye edildi.
Los Angeles Polis Teşkilatı (LAPD) "Joker prömiyerine atfedilen tarihsel önemin ve kamuoyunun endişelerinin farkındayız Los Angeles bölgesinde dikkate alınacak bir tehdit bulunmamakla birlikte açılışta sinema salonları çevresinde hemen ulaşılabilir şekilde yoğun şekilde mevcut olacağız" açıklamasını yaptı.
ABD'de sınırsız silahlanmanın yol açtığı silahlı saldırılarla ilgili hiçbir önlem alınmazken, 'ultra şiddet dolu' diye nitelenen yeni Rambo filmi yerine 'Joker' filmi, silah şiddeti tartışmalarının odağına oturdu.
Joaquin Phoenix'ın başrolünde olduğunu 'Joker' filminin yönetmeni Todd Phillips, verdiği mülakatlarda bu durumdan rahatsızlığını belli etti.
John Wick serisindeki şiddet alkışlanırken Joker'e acımasızca yüklenilmesini anlamadığını belirten Phillips, "Bence bunun nedeni, öfke saçmanın bir emtia haline gelmesi, uzun zamandır emtia olması. Bana bu retorikte en çarpıcı gelen, bu film örneğinde, aşırı solun işine geldiğinde ne kadar kolaylıkla aşırı sağ gibi ses verdiği. Bu benim gerçekten gözlerimi açtı" diyerek şöyle devam etti:
"Bu filmler hakkında, şiddet hakkında tartışmak iyi bir şey değil mi? Film bununla ilgili bir söyleme yol açtıysa, bu neden kötü bir şey olsun? Biz filmi tetiğe basılsın diye çekmedik ki."
"Filmi çektiğimiz üç ay boyunca Joaquin'e 'Buna gerçek bir filmi çizgi film uyarlaması kılığı altında stüdyo sistemine sızdırıyoruz diye bak' dedim. 'Bu davranışı ulumak istiyoruz' diye bir şey sözkonusu değildi. Aslında şöyleydi: 'Hadi gerçek bir bütçeyle gerçek bir film çekelim, adını da Joker koyalım.' Hepsi bundan ibaretti."
