Kanal İstanbul için tarihi çalıştay

Kanal İstanbul için tarihi çalıştay
İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından Kanal İstanbul Çalıştayı düzenlendi. Çalıştaya, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de katıldı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından Kanal İstanbul Çalıştay'ı başladı. Çalıştaya, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun yanı sıra, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti lideri Meral Akşener de katıldı.

Çalıştay'da konuşan İBB Başkanı İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a mesaj vererek, "Hiç kimse ama hiç kimse halka sesini yükseltmesin" dedi. İmamoğlu'nun ardından İYİ Parti lideri Meral Akşener ile CHP Genel Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da bir konuşma gerçekleştirdi.

İMAMOĞLU: "ÇOK RİSKLİ BİR AMELİYAT"

Konuşmasına, "Çok değerli basın mensuplarını selamlıyorum hem de açıkçası mesleklerinde başarılar, özgür, haklarını elde ettikleri yıllar diliyorum. Bugünün esas yorumcu olacak olan bilim insanları. Buraya katılanlara ve bizi sosyal medyadan izleyen çok kıymetli vatandaşlarımıza saygılarımızı sunuyoruz" sözleriyle başlayan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu şunları kaydetti:

"Kanal İstanbul İstanbul'un coğrafyasını değiştirecek. Doğal hayatın ve şehir hayatının bütün boyutlarını etkileyecek ciddi bir projeden bahsediyoruz. Bu projeyi dile getirenlerin toplumu ikna etmek zorunluluğu vardır. Kanal İstanbul çok riskli bir ameliyattır. İstanbul'un tabiri caizse bazı bölgeleri felç olacak, kimi yerleri sakat kalacak. Bir şehri böyle ölümcül bir ameliyata sevk edenler 'Siz ne derseniz deyin bu ameliyat yapılacaktır' diyemezler. Bunu yapacak olanlar bu ameliyata neden mecbur olduğumuzu bize anlatmak zorundadır."

İki temel argümanı vardır. İstanbul Boğazı'ndaki gemi geçişleri dolayısıyla yaşanması muhtemel kazalar diğeri de bu projenin Türkiye'ye sözüm ona gelir getirecek olması. İki temel argüman. Gemilerin boğazdan güvenli bir biçimde geçmesini saplamak çok önemlidir. Bu konuda tüm kurumlarımızla hassas olmalıyız.  Büyük ve tehlikeli gemilerin geçiş güzergâhını başka bir yere talşıdığımızda güvenlik sorununu çözmüş olmazsınız ki. Üstelik Kanal İstanbul'un eni ve derinliği açısında büyük gemiler için bir alternatif olamayacağını hepimizi biliyoruz. Kimse bizi çocuk yerine koymasın. İstanbul'un neresinden geçerse geçsin tüm gemiler standartlara uygun olarak geçmek mecburiyetindedir. Asıl olan bunu sağlamaktır."

'GERÇEK BİR YATIRIMCI GİBİ YAKLAŞMIYORLAR'

"Daha bahsedilen projenin hangi parayla kimin tarafından nasıl bire finansman projesiyle yapılacağı bile belli değil. Biz günümüzü gecemizi bu işe ayırarak bunu araştırdık araştırıyoruz. Her gün farklı bir modelden bahsediliyor. Açıkçası hocamın affına sığınarak biz iki gündür İstanbul’un su problemini konuşuyoruz. Orada Prof. Dr. Derin Oran Hoca güzel bir fıkra anlattı. Nasrettin Hoca mektup yazmış zarfı çocuğa uzatıp bunu adresine yola demiş. Çocuk bunun üzerinde adres yazmıyor demiş. Nasrettin Hoca olsun içi de boş zaten demiş. Ne yazık ki projenin sürecinin de bana anlattığı bu.

Kanal İstanbul projesinin sahibi konunun ekonomik boyutuna gerçek bir yatırımcı olarak yanaşmıyorlar. Onların yaklaşımı günümüz dünyasına uyan bir yaklaşım değil. Bu hiç ama hiç akılcı bir yaklaşım değil. Sadece toprağa betona ve ranta dayalı bir model. Bugünün dünyasında böyle para kazanamazsınız. Ekonomik canlanma ve istihdam da kazanamazsınız.

Geleceğimiz nokta ortada. İşsizliğin ve yoksulluğun düzeyini hep birlikte çok açı şekilde hissediyoruz. Son 9 yıldır Kanal İstanbul projesinin zaman zaman gündeme getirip zaman zaman da gündemden düşürenlerin dikkate değer elle tutulur bir projesi yoktur. 2015 genel seçimlerinde ve son yerel seçimlerinde bu konuyu sessizce geçiştirdiler şimdi birden bu konuyu birden hararetlendiriyorlar ve bizi bir oldu bittiye getirmeye çalışıyorlar. Bir takım siyasi ve rant ilişkilerine dayalı olduğu görülen bu proje, bu yanar döner bu siyasete bu ülkenin zerre kadar ihtiyacı yoktur."

MERAL AKŞENER: BU BİR İSTANBULLUYA DERS VERME EYLEMİDİR

İmamoğlu'nun ardından kürsüye çıkan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ise, "İstanbullu bu ben istedim yapacaksınız tavrına hayır diyecek, kaya gibi duracak." dedi. Akşener şunları kaydetti;

"Bugün niçin birden bire önümüze getirildi anlamak mümkün değil. Herhangi bir bilim insanıyla tartışılmış mı? Hayır. 9 yıl boyunca uyutulmuş da niye bugün ortaya konmuş? Hayır. Türkiye'ye büyük kazançlar sağlayacak mı? Hayır. İstanbulluyu ferahlatacak mı? Hayır. Ecdat ecdat diyenler açısından Fatih Sultan Mehmet'in emaneti açısından bırakılan vasiyete uygun mu? Hayır. Bunlar İstanbullu 31 Mart'ta Ekrem Başkanı seçtiniz beyefendinin sinirini bozdunuz. 23 Haziran'da bütün İstanbullu yeniden seçti iki kere sinirini bozdunuz. Bu bir İstanbulluya ders verme eylemidir."

"Bu Kanal İşi nereden çıktı? Sebebi sensin başkan. Kazanmasaydın olmayacaktı. Bu bir yönetim anlayışıdır. Yani ne demek istiyorum? Üzgünüm ama sayın Erdoğan bu ülkenin babası sayıyor kendini. Bir böyle bir ruh hali olamaz. Seçilmiş seçimli monarşinin hüküm sürdüğü, sarayların hüküm sürdüğü, ben istiyorum kavramının ortaya çıktığı, Erdoğan babamız bizler de onların sinirini bozan insanlarız. Bu İstanbulluyu cezalandırmaktır. Bu ben bu ülkenin her şeyiyim diyen bir bakış açısının tezahürüdür. Bu güç benim elimde canım isterse herkesin kafasına o çekici vururum demenin tezahürüdür."

"İstanbullu bu ben istedim yapacaksınız tavrına hayır diyecek, kaya gibi duracak. Ben imza vermeye gittim o sırada duran insanların olgunluğu İstanbullu bu ne olduğu belirsiz projeye hayır diyecek ve geçit vermeyecek. Ben buna inanıyorum."

"İstanbullu bu cezalandırmanın karşılığını oyuyla karşılık verecek."

KILIÇDAROĞLU'NDAN ERDOĞAN'A: KUSURA BAKMA, YAPAMAZSIN

Akşener'in ardından konuşmasını gerçekleştiren CHP lideri Kılıçdaroğlu şunları kaydetti:

"Türkiye açısından büyük sorunlar doğuracak bir olayı tartışıyoruz. Bir kişinin dayatması üzerine tartışıyoruz. Ailelerin öncelikleri vardır. Bir toplumun öncelikleri vardır. Bir devletin öncelikleri vardır. Bunlar planlamayla olur. Planı kim yapar o toplumun insanları, mühendisleri, ekonomistleri ayni liyakat erbabı olan kişiler bir toplumun önceliklerini belirlerler. Peki bu projenin önceliklerini kim belirliyor? Hayır ben bunu yapacağım diyenler belirliyor. Kusura bakma yapamazsın. "

"Bu ameliyat mutlaka yapılacaktır diyen adamın önce doktor olması lazım. Hani uzmanı olsa bu işi biliyor deriz. O işi de bilmiyor. Bilmemesi de gayet doğaldır. Çünkü o işin eğitimini almadı. 21. Yy.’da gelişmenin tanımı da değişti. 21. Yy.’da bir ülke gelişmiş mi gelişmemiş mi ölçü şu; küçük ayrıntılarda iş bölümüne gitmiş ülke gelişmiştir. Her şeyi ben bilirim mantığıyla yola çıkılan bir ülkede az gelişmiş konuşulur doğal olarak. Bu projenin önceliği rant, para hırsı. Konuşmamın başında önceliklerden bahsettim. Bakın arkadaşlar 21. Yy’ın Türkiye’sinde kişi başına aylık geliri, 673 liranın altında olan kişi sayısı 8 milyon 647 bin kişi. Ve biz bu kanalı yapmaya çalışıyoruz. 2019’un ilk 9 ayında elektrik borcunu ödeyemediği için elektriği kesilen hane sayısı, 3 milyon 365 bin 784. Doğalgaz sayısını ödeyemeyen de 710 binden fazla kişi. İşsiz sayımız 8 milyon 400 bini aştı. Bana söyler misiniz? Aklı olan düşünsün Türkiye’nin öncelikleri ne?"