Kentsel dönüşüm

İstanbul uzun süredir depremi unutmuştu.

Öyle bir unuttuk ki, Avcılar'da depremde zarar gören binaları bile yeniden kullanmaya başladık.

Ta ki, birkaç ay önce yaşanan 5,9 şiddetindeki depreme kadar.

Bu İstanbul'a ve İstanbullu'ya depremi yeniden hatırlattı.

Depremle birlikte tabii ki kentsel dönüşüm İstanbul'un gündemine geldi.

Herkes devletten dahası belediyeden bir şeyler yapmasını istiyor.

Kimisi evin devlet tarafından yıkılıp yeniden yapılmasını istiyor. Kimisi ise fazla kat hakkı verilmesini ve müteahhitin bu katlar karşılığı evinin yeniden yapılmasını istiyor.

Bir de ortada kentsel dönüşüm mağdurları var.

Seyrantepe bunun en büyük örneği.

Kentsel dönüşüm ile ilgili o kadar çok bilgi kirliliği ve haber var ki, kimse doğrunun ne olduğunu anlayamıyor.

Ekrem İmamoğlu, Yeniçağ yönetici ve yazarları ile önceki akşam yemekte bir araya geldi.

Kentsel dönüşüm ile ilgili tüm bu soruları İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na sordum.

İstanbul'a dair her türlü soruya yanıt verdi.

Ben de kentsel dönüşüm ile ilgili sordum.

Başkan İmamoğlu, öncelikle İstanbul'da kentsel dönüşümün genel bir yaklaşım içinde ele alınmadığından yakındı. İmamoğlu'na göre, kentsel dönüşüm seferberliği ilan edilmeli. Bu iş sadece belediye ile olmaz. Bankaların mutlaka bu işin içine girmesi gerektiğini söylüyor. Olası İstanbul depreminden en çok zarar görecek iki sektörün bankacılık ve sigortacılık olacağını söyleyen Başkan İmamoğlu, "Deprem olmadan bankalar kentsel dönüşümü düşük faizle finanse etmeli. Bu gerçekleşmeden olası depremde bankalar ve sigorta şirketleri çok ciddi zarar görecek" diyor.

İşte Ekrem İmamoğlu'nun kentsel dönüşümle ilgili sorulara verdiği yanıtlar:

- Belediye-TOKİ riskli binaları yeniden yapıp hak sahiplerine verecek beklentisi var. Bu doğru mu?

- Bu mümkün mü? 750 bin binayı 1999 depremi öncesi yapılmış sayın. Bina, daire değil! Bu binaları devletin yapıp ya da imar artışı ile bedavaya getirip vatandaşa verme şansı yok ki! Bu yanlış bir yol haritası ile ne yazık ki duvara toslamıştır.

- İktidarın bu konudaki politikası yeterli mi?

- Kentsel dönüşümden sorumlu bakan ile toplantı yaptık. Onlara da söyledim. Bu sadece bir bakanlık ile olmaz. Merkez Bankası her gün para bassa bile yetiştirilemez. Bağımsız bir konsey kurulmalı. Bütün bileşenleriyle hareket edilmeli. Bunun içinde belediyeler, bankacılık sektörü, sanayi kuruluşları, sigortacılık sektörü bunların içinde olmalı. Siz İstanbul'da büyük bir deprem olduğunda bankacılık sektörü ve sanayi kalır mı sanıyorsunuz? O zaman depremden etkilenecek tüm sektörler elini taşın altına koymak zorunda.

- Fazladan kat imar hakkı verilmesi?

- 50 dairelik bir yere 100 dairelik bir imar verip, fazla daire ile finanse edelim düşüncesi çok saçma. Peki İstanbul ne olacak? 60 milyonluk bir şehir mi olacak. Böyle bir şey olamaz.

- Peki ne olacak?

- İlla bu binaları yıkıp yapmak gerekmiyor. Bu binaları güçlendirmek gerekiyor.

- Avcılar'daki riskli binalar?

- Avcılar gibi bazı ilçelerde farklı sorunlar var. Örneğin 10 katlı bir bina 30 yıl önce yapılmış, imarlı iskanlı. Siz gelmişsiniz oraya 10 katlı değil 4 katlı yap diyorsun. Geri kalan ne olacak? Bu aileler ne olacak? İşte bunları çözmemiz lazım. Bunun için TOKİ devreye girmek zorunda. TOKİ bu sürecin önemli bir parçası. TOKİ boğaz manzaralı ev üretmek işinden vazgeçip sosyal konut üretmeli. Bunu da yeniden satışa çıkartmak yerine ağır hasarlı bina sahiplerine bunu uygun şartlarda verme yoluna gitmeli. Başka türlü bu çözülemez.

dfs-004-001-011.jpg

Yazarın Diğer Yazıları