"Kimler geldi, kimler geçti"

Yedek Subay'lık sonrası Dünya gazetesini bıraktım. Meslek hayatımda gördüğüm en çalışkan iki insandan biri olan Oğuz Demircioğlu'nun zorlamasıyla Tercüman'da başladım. Merhum, gazetenin yurt dışı baskılarında çalışıyordu. Doğal olarak aynı serviste iş başı yaptım.

Tam 3,5 yıl hava kararırken girip, sabah çıktım. Hiç izinsiz. Şimdiki gibi modem yoktu. Gazeteyi burada hazırlıyor ve kalıpları uçakla Frankfurt'a yolluyorduk. Matbaa bu kentin hemen dışında Zeppelinheim'deydi.

Yurt dışı ekibimiz de buradaydı. Öncelikleri ilanları yerleştirmekti. Acil değişiklikleri de onlar yapıyordu. Türkiye'de mevcut yazarlara ilaveten, sadece yurt dışında yazanlarımız vardı. Örneğin Emin Işık ve Altan Deliorman gibi. Merhum Deliorman'ın hazırladığı müthiş belgesel "Avrupa'da Türk izleri" çok değerlidir.

Tercüman'dan başka yine dışarıda basan ve dağıtan gazeteler de mevcuttu, Akşam, Milliyet ve Hürriyet gibi. Ancak, bizim günlük satışımız 74 bini geçiyordu. Döneme göre hayli büyük rakamdı.

Almanya başta Avrupa'nın dört bir yanında tam 16 büromuz mevcuttu. Frankfurt'tan başka Berlin, Bonn, Hollanda, Nurnberg, Hamburg, İngiltere ve Paris'i önemli temsilcilikler arasında sayabilirim.

İsimler

Şadi Tatlı -Orhan Ayhan ona Şadi Tulumba derdi.- Allah uzun ömür versin hâlen hayatta. Emekli olup Balıkesir'e yerleşti.

Güzel insanlar Cengiz Durmazel ve Beran Akıncılar gibi pek çoğuyla irtibatımız koptu. Hayatta kalanlara sağlık, vefat edenlere rahmet diliyorum.

Gazetedeki değişikliklerle ilgili seyahatlerim hiçbir zaman görevle sınırlı kalmazdı. Gurbetçilerimizin sorunlarıyla ilgili toplantılara katılırdık. Mesela bedelli askerliğin çıkması bu çalışmaların sonucunda gerçekleşmiştir. "Yurt Dışı İşçi Kurultayları" tüm sorunların hallinde önemli yer oldu.

Olayın bir de renkli tarafı vardı: "Gece Muhabbetleri." Berlin'deki Kreuzberg semti, ilk Türk gettosu oldu. Eski binalarda kışla düzeni kuruldu. Ranzalı yatakhaneler oluşturuldu. Karavana düzeni çalışmaya başladı. Gurbetçilerin göçündeki ilk hedefleri para biriktirip bir an önce vatana geri dönmekti. Patronluğa soyunmaları neden sonradır. Aralarında binlerce orta ölçekte iş adamı yakın zamanlarda çıktı.

Sevdiklerim

Biz yine sosyal yaşantılarına dönersek, Türkiye'den sanatçı göçlerine de tanık olundu. Film ve videolarla geniş bir alan yaratıldı. Sevilen şarkıcı, türkücü ve oyunculara sırf işçilerimiz için özel yapımlar hazırlatıldı.

Neşet Ertaş'ı, Mahzuni Şerif'i ve Savaş Ay'ın annesi Şükran Abla'yı özel gecelerde tanıdım. Bunların halk konserleri dışında gazetecilerin de katıldığı yemekler bambaşkaydı. Hele ortada çilingir sofrası varsa...

Arada Kemal Sunal'ın veya Bülent Ersoy'un ziyaretleri çok değişik olurdu. En mutlu olduğum sohbetler Mahzuni ve Neşet babaların bulunduklarıydı.

İlle de Nuri Sesigüzel

Kimi gazete konserleri farklıydı. Örneğin Nuri Sesigüzel'le birlikte katıldığımız Hollanda'daki konserlerin sırf gidiş gelişleri 13 bölümlük komedi dizisi olur.

Temsilcimiz Şadi Tatlı güçlükle bir pansiyonda yer bulabildi. Burayı hafif çıtkırıldım üç kişi çalıştırıyordu. Dünyanın en temiz ve titiz insanları. Sesigüzel'e bayıldılar. O da onlarla müthiş eğlendi. Dönüşümüzde âdeta gözyaşı döktüler.

Ve Nahide...

İki gün önce toprağa verdiğimiz Ayşen Gruda ile tanışmam Almanya'da oldu. TRT'de yayımlanan bir eğlence programında canlandırdığı "Domates Güzeli Nahide Şerbet" tiplemesiyle zirve yapmıştı. Ondan sonra tüm komedi yapımlarının aranan ismiydi.

Ertem Eğilmez filmlerinin ana kadrosunda hep vardı. Bu vefat ettiği güne kadar devam etti. Hatta Hakk'a yürüdüğü haberi verildiği yayın sonrası bir bankanın reklamında gözüküyordu.

Yurt dışında en az Kemal Sunal kadar arandı. Uzaktan göründüğü gibi bir insan olmadığını, yakından tanıyınca anladım.

Elan birçok eski gurbetçinin evinde Ayşen Gruda kayıtlarının bulunduğunu biliyorum.

Dikkat edin, bugün kimden söz ettimse, pek çoğuna rahmet diledim. Bu da doğal. Bir gün bakarsınız sıra bana gelmiş. Ne diyelim; her şeyin hayırlısı...

GÜNÜN SÖZÜ

Hayat dediğin, sonsuz bir yorulma sürecidir. Samuel Butler

 

Yazarın Diğer Yazıları