Başlığa bakıp siyasi bir imada bulunduğumu zannetmeyin. Siyasilerin 40 gün sonra üzüm olabileceklerini, olgunlaşacaklarını söylemek istemiyorum.
Bizim buralarda, Çanakkale (Ayvacık) taraflarında halen devam etmekte olan Ağustos böceği sesleri, bazılarını kızdırır ama gayet hikmetli bir hadisedir. Bir kere daha yazmıştım, bir kitabımda da vardır.
Cırcır böceği de denen Ağustos böcekleri 40 gün öterler, 40 günün sonunda da üzümler olgunlaşmış olur. Şarkıcı böcekler, üzümlerin olgunlaşmasıyla ölürler.
Hilkat hiç şaşmıyor yani. Tam tersine insan şaşıyor. İnsan, hilkate aykırı olarak şaşıyor.
Fıtratta yalan yoktur, yalan söylüyor. Hilkatte hırsızlık yoktur, çalıyor. Cinayet yoktur, öldürüyor.
Hilkatte ölümlerin bir sebebi vardır. Öteki canlıların yaşaması için ölürler. Bir vişne ağacının neden vişne yapmadığını, yanında etkileneceği bir başka ağacın olmayışına bağlarlar. Yani rüzgarlar getirir, o alır, çalmaz.

***

Hilkat, yapılan yalana da tahammül edemez. Hilkat yalan yapmaz, yapılan yalana da tahammül edemez. Hakikat günün birinde kendini gösterir. Şimdi olanlar bana bunları hatırlattı. Tutuklu subayların aileleri eylem yapıyordu, onları tutuklayan polis şeflerinin aileleri şimdi eylem yapıyor.
Bu olayın arkasında büyük bir hayır görüyorum. Poliste devrim yaşanıyor. Hakikat devrimi. Zalimlerden koparak hakikate bağlanacaklar. Bu büyük bir ahlaki devrim olacak. 

***

Hayat öyle planlanmış ki en değişmeyen şey işte bu hakikat. Günün birinde baskılara, zulümlere rağmen kendini gösteriyor. Müslüman ahlakı ve aklı bunu müthiş güzel özetlemiş. Ne ekersen onu biçersin, etme bulma dünyası... Polisimiz, belki canı yanacak biraz ama hayra doğru koşuyor. Program şaşmadan işliyor. Ağustos böceği 40 gün sonra ölüyor. 40 gün şarkı söylemişti, o güzelim şarkılarını söylemişti. Allah’ın programında bu iş aynı günde oluyor, üzümler tatlanıyor ve şarkı bitiyor.
Bu büyük hikmeti görmeyenlerin aklına ve izanına şaşarım.
Okurlarımın ve dostlarımın bayramını sevgiyle kutlarım. Hayırlı bayramlar olsun.