Kısır tartışmalar panik yaratıyor

Dünya Bankası, küresel virüs krizi nedeniyle arz ve talepte dramatik düşüşler olduğunu açıkladı. 2018 baz yılına göre, Dünyada son iki ayda enerji fiyatları 90'dan 50'ye, metal eşya fiyatları da 95'ten 78'e geriledi. Dünya Bankası'na göre, petrol talebindeki düşüş, önceki küresel durgunluklardan daha yüksek oldu. Öte yandan gıda fiyatları daha istikrarlı seyretti. Ancak bazı ülkeler ticaret kısıtlamalarına gittikleri ve stoklar için aşırı alım yaptıklarından gıda Dünya güvenliği ile ilgili endişeler arttı.

Kesin olan; küresel kurumlar ve hükümetler, ister komünist Çin olsun ister despot rejimler olsun, isterse de demokratik liberal dünya olsun olağanüstü durumlara karşı yeteri kadar organize olmamışlar. 

Öte yandan açıklanan verilere göre, bizim kriz sürecinden en fazla zarar gören ülkeler arasında olacağımız anlaşılıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından dün açıklanan Nisan ayı Ekonomik Güven endeksi, Mart ayına göre yüzde 44.1 oranında, geçen 2019 yılı Nisan ayına göre ise yüzde 42 oranında düştü.

(Aşağıdaki Tablo )

5555-001.jpg

Ekonomik güven endeksinde 100 güven sınırını gösteriyor. 100 üstü güveni ve 100 altı güvensizliği gösteriyor. Güven unsuru ekonomik gidişatın temel belirleyicisidir. Aynı zamanda güven endeksleri beklentileri ifade ediyor.. Beklentiler de ekonomik gidişatı belirliyor.

Nisan ayında Ekonomik Güven endeksinin 51.3'e gerilemesi üretici ve tüketici güveninin dip yaptığını gösteriyor. Ayrıca, güvenin dip yapması bu yılın ikinci çeyreğinde GSYH'da da şok düşüş yaşayacağımızın bir işareti oluyor.

Sektörel düzeyde yapılan anketlerde tüketiciler hane halkının içinde bulunduğu maddi durumun kötü olduğunu, üreticiler de satışların ve faaliyetlerin düşük kaldığını açıklamışlardır.

Bu gidişatı tersine çevirmek mümkün değil, ancak en az maliyetle atlatmamız mümkündür. Bu alanda tıp mensupları ellerinden geleni yapıyorlar. Ancak bu olağanüstü durumda ekonomik anlamda halk birlik içinde çözüm umarken, siyasi tartışmalar, Cumhurbaşkanının CHP genel başkanını suçlaması, CHP'den giden cevaplar durup dururken Diyanet İşleri Başkanı'nın tartışma yaratan konuşması ve bu çerçevede tartışmalar halkın moralini daha çok bozuyor ve paniğe neden oluyor. ABD'ye maske gönderdik haberini duyupta maske bulamayanlarda da maalesef  daha çok panik oluşuyor. Bu panikler ekonomik gidişatı da bozuyor.

Siyasi partilerin bu olağanüstü durumlarda bir araya gelip, ekonomik çözümler üretmesi gerekir. İktidar partisinin de artık algı yaratmak üstüne politika yapmaması gerekir. Çünkü bu ortamda ters tepiyor.

İYİ Parti, ekonomik program yaptıklarını ve bunu istenirse verebileceklerini  açıkladı. Ancak  doğrusu ekonomik çıkış planı veya programı için bütün partilerin bir araya gelmesidir. Dahası bir araya gelseler de kendileri böyle bir program yapamazlar. Zira her partinin ekonomik anlayışı farklıdır. Yapılması gereken bütün partilerin evet diyeceği teknokratları  seçerek çıkış programını onlara yaptırmak olmalıdır. Ayrıca bu programı yasalaştırarak uygulamada siyasi iktidarın değişiklik yapmasını önlemek gerekir.

Böyle bir adım atabilirler mi? Belki bu defa şeytanın bacağını kırarız. Ancak, uygulama gerekli olsa da zor görünüyor.

 

dfs-004-001-011-001-001.jpg

Yazarın Diğer Yazıları