Kıssalar ve hisseler…

Osmanlı coğrafyasında münevverler tarafından en çok okunan üç eser ismi söyler misin, deseniz hiç tereddüt etmeden hemen şu sıralamayı yapabilirim: 1-Mevlânâ'nın "Mesnevî"si. 2-Hâfız'ın "Divan"ı. 3- Sâdî'nin "Gülistan"ı…

"Mesnevî"yi genellikle mutasavvıflar okumuş, "Hâfız Divanı"nı şairler, "Gülistan"ı da eğitimciler… Bir eğitimci olarak bugün sizlere "Gülistan"dan mülhem birkaç kıssa ve birkaç hisse sunmak istiyorum.

Kıssa

Yanlış bilgilendirme sonucu, padişah bir adamın idam edilmesine karar verir. Meydana idam sehpası kurulur. Halk, vezirler ve padişah gelir. İdam edilecek kişiye son sözü sorulur. Adam der ki: Padişah haksız yere beni idam ettiriyor. İnşallah yarın cehennemin dibini boylar.

Padişah vezirlerine "Ne dedi?" diye sorar. Vezirlerden biri: Padişahımıza yanlış bilgi verdiler, durup dururken günaha girdi, Allah affetsin, dedi diye cevap verir. Padişah da insafa gelip adamın canını bağışlar. Fakat diğer vezir müdahale eder ve: Padişahım, vezir hazretleri yalan söylüyor. Adam sizin için beddua etti, der.

Bu söz üzerine padişah der ki: Yaşatmak için onun söylediği yalan, öldürtmek için senin söylediğin doğrudan daha iyiydi.

Beyt li-müellifihî:

"Boşuna yaratılmadık; yaşamak ve yaşatmak için varız//Maalesef günümüzde ölmek ve öldürmek için dindarız."

Kıssa

Aslanın etrafında dolaşan çakala sorarlar: Aslana yakın olmaktan ne kârın var? Çakal der ki:"Onun artığını yiyorum, nüfuzu sayesinde düşmanların şerrinden korunuyorum." Madem derler, ona yakın olmanın sana birtakım getirisi var, daha yakınına varsan, has adamları arasına girsen, senin için daha iyi olmaz mı? Çakal bu soruya şu cevabı verir: Haklısınız ama hışmından emin değilim.

Beyt li-müellifihî:

"Padişahların sağı solu belli olmaz, güvenme//Kendi alın terinle geçin, el oğluna dayanma."

Kıssa

Haccâc-ı Zâlim (Emevîlerin meşhur valisi. Binlerce Müslümanın kanına girdiği için "zâlim" lâkabıyla anılır.), duası müstecap bir dervişe:"Benim için bir hayırlı dua yap" der. Derviş:"Allah'ım, Haccâc'ın canını al" diye dua eder. Haccâc:"Bu nasıl dua böyle" deyince Derviş:"Bu, hem senin için, hem de Müslümanlar için hayırlı bir duadır" cevabını verir.

Beyt li-müellifihî:

"Adın zâlime çıkmamalı, budur kâide//Kur'ân'ı harekeletmiş olsan ne fâide."

Sözün özü; bütün ahlâk ve nasihat kitaplarımız adaleti ve hakkaniyeti öne çıkarır. Samimiyetle ifade etmeliyim ki âdil olur, güçlünün değil de, haklının yanında yer alırsak ne kutaplaşma olur, ne savaş, ne de anarşi…

Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla!

Yazarın Diğer Yazıları