Koalisyondan ittifaka...

Ara sıra dile getirmeye çalıştığımız üzere, Türkçenin ruhu atasözü ve deyimlerdir. Çarşıda, pazarda, kahvehanede konuşan, sohbet eden insanlara kulak verin, uzun uzun anlatılması gereken bir konuyu kısa yoldan bir atasözü veya deyimle özetleyip taşı nasıl gediğine koyduklarını göreceksiniz. Esasen bir dilin ifade gücü o dildeki kelime sayısından ziyade, söz konusu dilin sahip olduğu atasözü ve deyimlerle ölçülür. Türkçe, atasözü ve deyim bakımından zengin bir dildir. Dolayısıyla, dilimizin bu özelliği duygu ve düşüncelerimizi kısa ve net olarak anlatabilmemiz için bizlere büyük bir imkân sağlamaktadır.

Dün kahvehanede arkadaşlarla otururken diğer masada sohbet eden, yarenlik yapan yaşlı amcalara istemeden kulak misafiri oldum. "İttifak" meselesini konuşuyorlardı. İçlerinden birisi "Yağmurdan kaçarken doluya tutulduk" diyerek taşı gediğine koydu.

İsterseniz amcanın "Yağmurdan kaçarken doluya tutulduk" deyimiyle özetlediği ittifak meselesini biraz açalım.

Bildiğiniz gibi, 7 Haziran 2015 genel seçimlerinde AKP'nin oyları %40.9'a düşmüş ve tek başına hükümet kurma imkânını kaybetmişti. Seçim sonuçları kesinleştikten sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan hükümeti kurma görevini Başbakan Ahmet Davutoğlu'na vermiş, Davutoğlu da 45 günlük koalisyon görüşmelerinden sonuç elde edemediği için seçim hükümeti kurulmuş ve 1 Kasım 2015 genel seçiminde AKP %49.5 oy alarak tek başına iktidar olmuştu.

1 Kasım öncesinde AKP, koalisyon kurulamamasını siyasî politika malzemesi yapmış ve her vesile ile koalisyonun kötülüğünden bahsederek istikrar için AKP'ye oy verilmesini istemişti. Dillerine pelesenk ettikleri koalisyon görüşmeleri topu topu 45 gün sürmüştü.

15 Temmuz 2016'daki FETÖ darbe teşebbüsüyle taşlar yerinden oynadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan sıfırdan devlet kuracaklarını açıkladı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 11 Ekim 2016'da (mealen): "Cumhurbaşkanı fiilî bir durum yaratmıştır. Bu fiilî durumun hukukî bir boyut kazanabilmesinin süratle yol ve yöntemlerinin aranması gerekir" diyerek 7 Haziran 2015 sonrasında koalisyon kurmaya yanaşmadığı AKP ile ittifak kurmuş oldu. Ve 16 Nisan 2017'de yapılan halk oylamasında -mühürsüz oy skandalıyla da olsa- Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi kabul edildi. Gel gör ki 11 Ekim 2016'da Devlet Bahçeli'nin yeşil ışık yakmasıyla başlayan ittifak/koalisyon tartışmaları hâlâ devam ediyor. 1 Haziran 2015 genel seçimleri sonrasında 45 gün süren koalisyon tartışmaları nerde, yaklaşık bir yıldır devam eden ve Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi tam olarak yerleşirse hiç bitmeyecek olan ittifak/koalisyon tartışmaları nerede?..

7 Haziran 2015 sonrasında koalisyon kurulamaması -niye kurulamadığı ayrı bir tartışma konusu- nedeniyle iyi niyetli birçok vatandaşımız, "koalisyon ortadan kalkacaksa ne yapalım, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi gelsin" dedi. Yani yağmurdan kaçmayı tercih etti. Lakin o gün bugündür siyasetin ittifak tartışmalarıyla yatıp ittifak tartışmalarıyla kalktığını görünce yağmurdan kaçarken doluya yakalandığını gördü ve dizini dövmeye başladı. Kendi düşen ağlamazmış deyip geçebilir miyiz?..

 

***

ACZİMİN GİRYESİ

Kendi düşen ağlamazmış, ne boş laf,

Yaralı vücut acımaz ha, tuhaf...

                                 (Li-müellifihî)

Yazarın Diğer Yazıları