Kötü yönetimin sonucu gerçekten iflas olacak

Kötü yönetimin sonucu gerçekten iflas olacak

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu, bayramlaşma sohbetimizde ekonomik krizi, vatandaşın geçim sıkıntısını değerlendirdi. "Gerçekleri sürekli anlatmak lazım" diyen Kuşoğlu dedi ki;

- "Cumhuriyet tarihi boyunca;

- Bu kadar borçlanma yapılmadı,

- Bu kadar kamu kurumu satılmadı,

- Bu kadar yolsuzluk yapılmadı,

- Bu kadar para dışarı kaçırılmadı,

- Bu kadar yoksulluk yaratılmadı,

- Devlet, hukuk ve ahlak asla bu kadar tahrip edilmedi…"

Soru: Ekonomide reform yapılmalı mı?

Kuşoğlu: "Öncelikle Tayyip Erdoğan tabii ki kendisini kurtarmaya çalışıyor ama sonuçta ''benden sonra tufan olsun'' anlayışı bu yapılanlar. Bu konuda birçok reform ve yapılması gereken temel işler var.

Bu aspirin tedavisi ile yürütülecek bir iş değil. Operasyon gerekiyor ancak bunu sürekli olarak geciktiriyorlar.

Yıllardan beri yapmadı şimdi seçim öncesi de yapmıyor bunu. Herkesin bildiği ekonominin doğrularıyla bile yapmıyor maalesef.

''Nas, ekonominin kitabını yazdım, ekonomistim, faiz sebep enflasyon sonuç'' diye kendisini de milleti de oyalıyor."

- Soru: Bu inatla ekonomi daha ne kadar dibe vuracak?

Kuşoğlu: "Bu kötü yönetimin sonucu gerçekten iflas olacak öyle görünüyor.

Gidişattan herkes gerek ekonomik gerekse psikolojik olarak çok rahatsız.

''Bunun sonu nereye varacak'' diye büyük tedirginlik yaşıyor millet.

Vatandaşta da iş dünyasında da şöyle korkular yaşanıyor:

- ''Elimizdeki dolar ve altınları alırlar.''

Milleti yoksulluğa, devleti yolsuzluğa, dindarları deizme düşürerek 20 yıldan sonra da illa iktidarda kalma iddiasını sürdürmek makul ve inançlı bir insan fıtratının normal sonucu mudur?

Döviz bulmak için yapılan Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan ziyaretleri yandaşlarca itibardan kayıp sayılmıyor mu?"

- Soru: Döviz kurlarında istikrar neden sağlanamadı?

Kuşoğlu: "Yükselmesi ve düşmesi sırasında kimler döviz aldı, kimler döviz sattı, kimler zenginliklerine zenginlik kattı?

- Devlet vatandaşına bilgi vermeden böyle operasyon yapmaz.

- Devlet vatandaşını kandırmaz, aldatmaz.

- Devlet vatandaşına manipülasyon çekmez.

- Devlet fakirden alıp zengine vermez.

Maalesef bu tek adam yönetiminde devlet vatandaşına manipülasyon çekerek habersiz, tam tersine politikalar uygulayacağını söyleyerek döviz kurlarında istikrarı sağlayamıyor.

Bu durum ülkenin istikrarı için çok kötü bir durum. Ne yazık ki istikrarsız bir yönetim ile karşı karşıyayız.

Hesap verilebilirlik önemlidir hiçbir zaman hesap vermediler, vermemek için de direniyorlar.

Kur zenginleri yaratıldı, yaratılmaya da devam ediliyor.

Artık ücretlinin ev ve araba sahibi olması mümkün değil.

Türkiye ekonomide küme düştü.

''AB ligine, zenginler ligine çıkıyoruz'' dedi ama fukaralık ligini boylattı Erdoğan.

Gençlerin çoğu fark etti durumu!"

- Soru: Kur Korumalı Mevduat uygulaması doğru bir yöntem mi?

Kuşoğlu: "Türk lirasını dolara bağladılar; şu anda dolarizasyona uğramış bir Türkiye var. Sözleşmelerini dolar üzerinden yapan, parasını dolara bağlamış bir Türkiye var.

Kur korumalı mevduat hesabı demek, dolara bağlı mevduat hesabı demektir.

Rezervlerin yükseltilmesi gerekiyordu, bu şekilde faizleri yükseltmiş oldular. Bu doğrudan değil, dolaylı olarak faiz yükseltmektir.

Bankalar size 14-17 arasında faiz veriyor üstünü devlet tamamlıyor. Kur ne kadar artarsa o kadarını ''ben garanti ediyorum'' diyor.

Sonuçta ''enflasyon korumalı mevduat hesabı'' diye bir şey yok.

Faizler enflasyona göre ayarlanır. Bakın Amerika''da enflasyon yükseldiği için faizleri yükseltiyorlar. Bu bütün dünyada böyle.

Bütçeden birkaç yüz bin kişiye Kur Korumalı Mevduat (KKM) adı altında on milyarlarca faiz veriyor.

10 bin şirketin 10 milyar vergisini almaktan tereddüt etmeden vazgeçti.

Fakat 13 milyon emekliye ilave 10 milyar zammı bayram ikramiyesi olarak vermedi.

Fakirden alıp zengine veren, zengini daha zengin yapan çarpık zihniyet budur."

Yazarın Diğer Yazıları