Aylar önce bu köşede hiç çekinmeden firma ismi vererek bankaları ve ilgili kurumları uyardım:

İstanbul Bilişim isimli internet sitesi üzerinden insanların dolandırıldığını, ürün fiyatlarının yüzde 10 daha ucuz gösterilerek vatandaşın parasının alındığını yazdım.

Aylar sonra patladı. Firma kredi kartı ile yaptığı 750 milyon liralık ürünleri alıcılara göndermedi ve konkordato ilan etti. Tabii ki hemen arkasından iflas gelecek.

Bu firmanın 750 milyon liralık vurgununda bankaların hiç mi suçu yok? Kendisine gelen "Dolandırıldım. Kart ile satın aldığım internet sitesi ürünü yollamıyor" şikayetine rağmen neden o şirkete verdiği sanal POS sistemini iptal etmedi?

İstanbul Bilişim olayında o firmaya sanal POS veren bankalarda sorumludur.

Kredi kartı alışverişi yapmak için sanal POS verirken neden sorgulamıyorsun?

O kadar şikâyete rağmen neden POS iptaline gitmedin?

Komisyon gelsin de ne olursa olsun mu?

O zaman uyuşturucu ticareti yapanlara da verin nasıl olsa komisyon ödeyecek.

Ticaret Bakanlığı bankalara bu sorumluluğu yasal olarak vermek zorunda. POS verdiği şirketleri takip etmek zorunda. Eğer bankalar zamanında gelen şikayetleri dikkate alsaydı binlerce insan mağdur olmayacaktı.

Temassız ödeme

Geçen hafta bir televizyon temassız ödemede kredi kartı vurgununu haber yaptı. Aslında yeni bir şey değil bu.

Haberde temassız özelliği olan kredi kartıyla kötü niyetli insanlar otobüs veya kalabalık ortamda para çekebileceği örnekle anlatılmış.

Doğru ama konu biraz abartılmış. Çünkü cebinizdeki ya da çantanızdaki kredi kartından temassız para çekilmesi için aradaki mesafenin en az 1 santim olması gerekiyor. Koskoca pos cihazını birisi gelecek çantanıza değdirecek ya da cebinize ve siz fark etmeyeceksiniz.

Diyelim ki, bunu yaptı. Temassız para çekim limiti 250 TL. Ve size sms geliyor. Bankayı ararsınız ve iptal ettirirsiniz. Ayrıca söz konusu para zaten 24 saat provizyonda duruyor. Bir başka konu ise pos cihazını alabilmek için bir firma olmanız gerekiyor. Bankaya belirli belgelerinizi vermeniz şart. Yani herkes elini kolunu sallayarak POS cihazı alamaz.

Kart promosyonu

BDDK verilerine göre, kredi kartları ile yapılan harcamalar hızla artıyor. Özellikle market ve akaryakıt alışverişlerinde kredi kartı ile yapılanlarda ciddi artış var.

Bu da bankaların bu pastadan pay almak için puan promosyonu yapmalarına neden oluyor.

4 kez 125 TL'lik market alışverişine 50 TL puan.

Zaten fiyat artışından bunalmış insanlar bu promosyonlara adeta saldırıyorlar.

Burada da ciddi sorunlar var.

Vatandaş, Türkiye'nin her köşesinde bulunan benzin istasyonuna gidip 4 kez 125 TL'lik alışveriş yapıyor. Kampanya sonu bakıyor puan yüklenmemiş. Yine aynı sorun marketlerde de oluyor. Bu konuda binlerce şikâyet var.

Bankalar puan vermemesine gerekçe olarak alışveriş yapılan işyerinin POS kodunu gösteriyor.

O ne derseniz her işyerine bir POS kodu veriliyor. Yani akaryakıt şirketiyseniz POS kodu bununla alakalı olmalı. O faaliyet alanı ile ilgili.

Bunu vatandaş nereden bilebilir ki?

Benzin istasyonuna gidiyorsunuz ve dünya markası bir yer. Benzini alıyorsunuz sonra öğreniyorsunuz ki o işyeri POS cihazını akaryakıt faaliyeti olarak değil de tarım ve benzeri alanda almış!

Yine büyük bir markette alışveriş yapıyorsunuz aynı bankanın POS cihazından geçiriyorsun.

Öğreniyorsunuz ki o işyeri, POS cihazını inşaat ve elektrik şirketi olarak almış.

Ticaret Bakanlığı'nın bu alanda da devreye girip gerçek faaliyet dışında POS verilmesini önlemeli.