Küçültme zammı

Son ayların yeni modası küçült de sat.

Ürününe açık açık zam yapmaktan çekinen şirketler artık bu yöntemi buldu.

Satın aldığınız ürün aynı, ambalajı ve üzerindeki yazılar hepsi aynı ama bir şey farklı.

O da içindeki ürünün gramajı.

Firmalar ürünlerine gizli gizli zam yapıyor.  Ambalajın içindeki ürünü azaltarak.

Artık bu yola başvuran marka sayısı o kadar çok arttı ki!

1 kiloluk çay 900 gram. 1 kiloluk pirinç-bulgur 900 gram. Artık yaz kış içtiğimiz meşrubatlar keza yine öyle.

Ürün aynı, ambalaj aynı ama içinde daha az var.

Elbette bunu anlayabilirsiniz ama bunun için elinize gözlük alıp ambalajın üzerindeki o küçük puntolarla yazılmış gramajı bulmanız lazım.

Zaten küçük değil de büyük puntolarla yazsa bile anlamazsınız ki!

Her zaman aldığınız çayı gidip raftan alıyorsunuz. Hiç aklınıza gelir mi içindeki ürünün miktarının azaltıldığını.

Bir de gözlük değil mercek bile olsa anlayamayacağınız azaltmalar var.

Mesela Türkiye'nin çok ünlü bir markasının tuvalet kâğıdı. Bakıyorsun ambalajın üzerinde koca koca puntolarla 32 adet yazıyor. Eve alıp getiriyorsun anlayamıyorsun. Oysa o tuvalet kâğıdının aslında sağından solundan küçültüldüğünü anlayabilmeniz için eski, 1 yıl önceden kalma başka bir ürünü bulacaksınız ki ancak kıyaslayasınız.

En az yüzde 10 zam

1 kilogramlık bir ürünü 900 grama düşürmek kaba bir hesapla yüzde 10 gizli zam anlamına geliyor. Bunu ilk olarak havuz medyası bir haberinde kullandı. O dönem de yazdığım gibi ileride yandaşlığa ve halkı uyutmaya en iyi örnek teşkil edecek bir haberdi.

Haberde televizyon muhabiri ekmeğin gramajının düşürülmesini ekmek israfına artık son veriliyor şeklinde anlatıyor, yayına çıkarttığı vatandaşlar fırında elinde ekmekle çok memnun olduklarını anlatıyordu.

Ekmek artık çöpe atılmayacak. Bakanlık bu işe çözüm buldu.

Peki, bakanlık gramaj ile fiyatı da düşürdü mü yok!

Her şey kandırmaca ve uyutmaca.

Aslında Türkiye'de ticarette etik olmayan o kadar çok şey var ki!

Koca koca markalar indirim yapıyor sözde. Fiyatı bir gün önce yükseltip indirim gününde düşürüyor.

Yersen tabii ki!

Ürünün fiyatını bilenler yemiyor ama satın aldığı ürünün bir öncekinin fiyatını aklında tutan kaç kişi var ki!

İflas nedeniyle

Son yılların bir başka ticari ahlaksızlığı ise iflas ya da tasfiye nedeniyle indirimli satış.

Camına kocaman yazılarla iflas nedeniyle kapatıyoruz yazıyor ve fiyatların yarı yarıya olduğunu iddia ediyor.

Vatandaş bu pastadan pay kapmak için adeta yarış ediyor.

Özellikle bu yöntemi Türkiye'de halıcılar ve benzeri ev eşyaları satanlar yapıyor. Bakırköy ve Güngören'de şahsen ben tasfiye nedeniyle 5 yıldır yarı fiyatına satış yapan en az 5 tane işyeri biliyorum.

Tabii ki aldatmaca. Bunları denetleyecek bir kurum yok.

Devir tamamen "hap yap, para kap"a döndü.

Siz siz olun satın aldığınız ürünün fiyatını en azından internetten araştırın. Ya da sürekli aldığınız markaların fiyatlarını takip edin.

Bu şekilde korunmazsınız ama en azından aptal yerine konulmamış olursunuz.

Yani siz de sevgililer günü indirimleri nedeniyle 400 liralık bir parfümü yüzde 50 indirimle 400 liraya almazsınız.

Yazarın Diğer Yazıları