Sesinize de kilit vuramazlar ya...

Sesinize de kilit vuramazlar ya...
Günboyu yazarı Fatih Ergin, kafe ve restoranlardan müzik yayını yapılması ile ilgili kısıtlamanın gece 00.00'a çekilmesini yorumladı.

Günboyu yazarı Fatih Ergin'den size bir armağan

Müzikle ilgili kısıtlamalar akşam 12’ye çekildi…

“Kusura bakmayın, gece kimsenin kimseyi rahatsız etme hakkı yoktur” denilerek hem de…

Herkes ayağa kalktı, kıyametler kopardı!

“Salgınla ne alakası var” diye…

Bir de dalga geçmeler falan… Neymiş, “Virüs ses dalgaları ile mi yayılıyor” falan…

Ben size aldığım kulisleri aktarayım; malum yasak, korona virüs geceleri müzik sesine gittiği içinmiş.

Yani halkın korunmasını sağlayan bir yasak sizin anlayacağınız…

Şükürler olsun sonunda virüse karşı gerçek bir önlem alındı. Geç de olsa virüsü geriletme konusunda sabır ve duadan sonraki ikinci büyük adımı atmış olduk.

Virüsü kulaktan kapmayı azaltmak için alınan çok ince bir karar… Şimdi korona düşünsün!

İşin mübalağası, mizahı bir tarafa…

Demek ki müzisyenler, sanatçılar yıllardır rahatsızlık veriyormuş icra ettikleri müziklerle… Biz farkında değilmişiz!

Kusura bakılmasın ama ben kusura bakarım arkadaş!

Çünkü müzik rahatsızlık değil, ruhun şifasıdır.

Ne yani?

İktidar sahiplerinin mükellef sofralarının eşliğinde rahatsız etmeyen müzik; müzisyenlerin çalıştığı mekanlarda rahatsız ediyor öyle mi?

Ben bu kusura bakarım…

Madem öyle, madem enstürmanlar, çalgılar susacak…

Var mısınız gece on ikiden sonra kendi sesimizle söyleyelim şarkımızı?

Var mısınız şarkının, “Bana bir şarkı söyle, coşkun bahar senin olsun” dediğince ruhumuzu coşturmaya?

Öyle aşırıya, gürültü kirliliğine kaçmadan ama?

Kim engel olabilir ruhumuza bir şarkı hediye etmeye?

Var mısınız dostlar?

Ağzımıza da kilit vuramazlar ya?

İlgili Haberler