Mahkemeler

TC tarihinin, belki de Türkiye’nin yakın tarihinin en önemli davasının mahkemesi, 21 Ekim’de Silivri’de, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlayacak... Tarihimizdeki önemli  mahkemeler denince akla mütarekede İttihatçıları ve sonra Mustafa Kemal ve arkadaşlarını -bu arada babamı ve amcamı- gıyaplarında yargılayan ve idama mahkûm eden, Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey’i de sözde yargılayıp idam ettiren Nemrut Mustafa Paşa Divan-ı Harbi ve Kurtuluş Savaşı  esnasında bu mücadeleye ve devrimlere karşı çıkanları, asker  kaçaklarını ve Şark isyanlarındaki asileri yargılayan  “İstiklal Mahkemeleri”  gelir. Atatürk’e İzmir suikastını tertip edenler de Ankara ve İzmir’de İstiklal Mahkemesi tarafından yargılanmışlardı!
Yakın tarihte 27 Mayıs 1960 darbesinden sonra Yassıada’da kurulan hiç de  “yüksek”  ve de  “adil”  olmayan Yüksek Adalet Divanı Mahkemesi vardır...
Bu mahkemede 17 ayrı davadan, ben de aralarında olduğum l.592 kişi yargılandı.. Dört kişi; Celal Bayar (Cumhurrbaşkanı), Adnan Menderes(Başbakan), Fatin Rüştü Zorlu(Dışişleri Bakanı) ve Hasan Polatkan(Maliye Bakanı)  “Anayasa’yı çiğnemek”  suçundan yargılandılar ve idama mahkûm edildiler. Bayar yaş haddinden idam edilmedi, diğer üçü ise idam edildiler... Ve bu, Türk tarihine, adaletin yüz karası olarak geçti!
Ve şimdi de Silivri’de gerçek ve hakikaten adil olduğu şüphe edilmeyecek Ağır Ceza Mahkemesi yüze yakın sanığı yargılayacak... Aylarca süren eza ve cefadan sonra inşallah adalet ve ilahi adalet tecelli edecek!
Dünya tarihinde
Dünya tarihindeki ünlü mahkemeler mesela; Galileo’yu dünya yuvarlak ve dönüyor dediği için ateşte yakılmaya mahkûm eden Engizisyon Mahkemesi, Fransız İhtilali’nden sonra kurulan ve yüzlerce kişiyi giyotine gönderen  “Halk Mahkemeleri”  ve daha yakın tarihlerde Stalin’in rakiplerini temizlemek için kurduğu Moskova Mahkemeleri! Ve 2. Dünya Harbi’nden sonra Nazi suçlularını yargılayan Nüremberg Mahkemeleri!
Moskova Mahkemeleri
1936 -1938 yıllarında Moskova Mahkemeleri’nde Stalin karşıtları, peşin hükümlerle yargılanmış ve fırına gönderilmişti. Bu mahkemelerde savcı, sonraları Sovyet Rusya’nın delegesi olacak Andre Vişinski idi... Bu davalarda, Rus devrimine hizmet eden, fakat Stalin’in kendisine rakip gördüğü yüzlere kişi, mesela Kızıl Ordu kahramanı Mareşal Tukaçevski de idam edilip fırına gönderilmişti!
Vişinski 1950’li yıllarda BM Güvenlik Konseyi’nde Türk başdelegesi rahmetli Selim Sarper’le ağız dalaşına girmiş ve Sarper, Vişinski’ye Rusça cevap vermişti. Vişinski,  “Türk delegesi iyi Rusça konuşuyor, ama Amerikan ağzıyla”  deyince Sarper yapıştırmıştı,  “Ben her dili ancak Türk ağzıyla konuşurum”  diye!
Nüremberg Mahkemeleri
Duruşmalar savaştan sonra anlamlı bir şekilde Nasyonal yıllık toplantılarına sahne olan Nüremberg şehrinde Amerikan, Fransız, Rus ve İngiliz savcı ve yargıçlarından kurulu Uluslararası Askeri Mahkeme tarafından yapılmıştı. 1945 ve 46 arasında yapılan duruşmalardan sonra başta Hermann Göering olduğu halde başlıca sanıklar idama mahkûm edildiler, birçoğu da hapse mahkûm edildiler.
Benim bu mahkemelerle ilgili bir gazetecilik günahım var... O zaman Vatan gazetesinde gece sekreteriyim.. Başımda merhum Sadun Galip Savcı var. Hükümlülerin idam edilmesi saatiyle gazetenin baskıya verileceği saat uyuşmuyor... Yani hüküm biz gazeteyi baskıya verdikten sonra infaz edilecek! Rahmetli Sadun ağabey bana,  “Sen bu davaları yakından izledin, infazları hayalinden yaz” dedi. Ben de öyle yaptım. Özellikle Göering’in idamını  “Heil Hitler”  dedi ve boynunu ilmiğe uzattı vs. diye teferruatlı yazdım... Ama ertesi sabah anlaşıldı ki Göering, tam infazdan önce, Amerikalı bir gardiyanın verdiği zehir kapsülünü kırarak intihar etmiş!


YASSIADA DURUŞMALARI:
Yassıada’da kurulan Yüksek Adalet Divanı’nda Radyo Davası’ndan yargılandım ve ilk beraat eden sanık oldum. Fotoğrafta kararı dinleyenler soldan sağa; Basın Yayın Genel Müdürü Altemur Kılıç, Devlet Bakanları, Haluk Sarıca, Abdullah Aka ve Sıtkı Yırcalı...


FIKRA
Mâlum bir Nasreddin Hoca fıkrası: Hoca kadılık makamında... Davacı davasını anlatır, Hoca “Haklısın” der.. Davalı anlatır, Hoca ona da “Haklısın” der... Mübaşir müdahale eder. Hoca’nın kulağına, “Hocam, nasıl ikisi de haklı olur?” diye fısıldar.. Hoca da “Sen de haklısın” der!

KARAGÖZ KOLEKSİYONUMDAN
l 31 İkinci Kanun (Ocak) 1931

Yeni Bütçede 37
milyon tasarruf var!

Yeni Bütçede 37 milyon tasarruf var!
1931 yılının büteçsinde 37 milyon lira tassaruf öngörülmüş. Bunun üzerine Karagöz şöyle der:
Karagöz: Ey delikanlı, tasarruf devrindeyiz. Uzun boylu lükse, fantaziye bakma. Karnın tok, sırtın pek olsun yeter!
Altta çerçeveli haberde de Menemen hadisesinin muhakeme sonucu Karar Verildi başlığı ile verilmekte.
Menemen Divanı Harbi kararını verdi. 105 maznundan(sanıktan) 27’si beraat etti, geriye kalan 78 maznundan bir kısmı idama, bir kısmı da hapse mahkum oldu. Karar telgrafla Başvekalete bildirildi. İdam kararları Meclisin pazartesi günkü celsesinde(oturumunda) müzakere edilip tasdik edilecektir. Masumların kurtulması bizi ne kadar sevindirirse mücrimlerin(suçluların) gördüğü ceza da o derece büyük bir ibret olmalıdır. İrtica yoluna sapıp da memleketi batırmaya çalışanların sonu ya idam, ya zindandır ağalar!

Yazarın Diğer Yazıları