"Mehmet Özhaseki'ye aldanma ey ülkücü"

"Mehmet Özhaseki'ye aldanma ey ülkücü"
AKP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Özhaseki'nin gençliğinde ülkücü olduğunu iddia etmesi, ülkücüler aleyhindeki sözlerini yeniden gündeme getirdi.

31 Mart yerel seçimlerinde AKP'nin Ankara adayı olan Mehmet Özhaseki'nin, katıldığı bir programda gençlik yıllarında ülkücü olduğunu söylemesine tepkiler büyüyor.

Özhaseki'nin bu açıklamaları üzerine konuyu köşesine taşıyan Dokuz Sütun yazarı Fatih Ergin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

İşte Fatih Ergin'in o yazısı:

Türkiye’de artık neredeyse her genel ve yerel seçimde kullanılan bir propaganda malzemesi var; Ülkücülük! Ülkücü olan ve bu kimliği herkes tarafından da bilinen bir ismin herhangi bir yere adaylığı sürecinde yaptığı Ülkücülük propagandasından bahsetmiyorum. Seçim bölgesinde Ülkücülerin desteğini alabilmek için akla ziyan şekilde kendini Ülkücü diye pazarlayanlardan, Ülkücülük istismarında bulunanlardan bahsediyorum. Ancak şu durumu da belirtmeliyim; siyaset öylesine dinamik bir süreç ki, değişmez denilen yargıları bile tüketebiliyor. Onun için, ‘’ Ülkücülük MHP’de olur ’’  klişesini, Ülkücülük pazarlayanlara karşı kullanmayacağım. Kaldı ki, bugünün MHP’sinde ancak AKP’nin izin verdiği kadar Ülkücülük icra edebilirsiniz. Bunun adı da ne derece Ülkücülüktür, takdirlerinize bırakıyorum. Her ne kadar MHP’de bulunma kriteri artık geçerliliğini yitirse de ve elimizde bir ülkümetre bulunmasa da, bazı siyasiler var ki, Ülkücüyüm derken oy devşirmeye çalıştıkları gün gibi ortada. Hem de akıllarla dalga geçersine…

 Türkiye Mart 2019’da gerçekleşecek yerel seçimlere giderken ‘ oy Ülkücüsü ‘ olarak göze çarpan ilk isim, AKP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Özhaseki oldu. Kendisini önce Melih Gökçek Ülkücü olarak kamuoyuna sunmaya çalıştı. Bir TV programına telefonla bağlanan Melih Gökçek, Özhaseki için ‘’ geçmişi Ülkücüdür ‘’ dedi. Gökçek, seçim dönemlerinde Ülkücülerin duygularını istismar etmeye alışık bir isim. Gökçek’in attığı bu pası, Mehmet Özhaseki yine bir TV programında Ülkücülük günlerinden dem vurarak ve Alparslan Türkeş’in kendilerine verdiği seminerlerden bahsederek değerlendirdi. Oysa aynı Özhaseki, vaktiyle AKP Kayseri İl Gençlik Kolları Kongresinde Ülkücülük günleri için; ‘’ Amacımız belliydi ama sonra baktık ki; yurt dışında tezgâhlanmış, kocaman bir oyunun piyonuyduk. Bunu çok geç fark ettik. ’’ diyordu. Ey siyaset! Sen nelere kadirsin! Dün AKP’de olduğu için kendi geçmişine çamur atan biri, bugün yine AKP’nin adayı olduğu halde çamur attığı geçmişine sığınarak prim yapmaya çalışıyor. Bu tornistanın sebebi, MHP’nin dâhil olduğu Cumhur İttifakının Ankara adayı olması mı yoksa karşısında oy Ülkücüsü değil, her dönem Ülkücü kalmış Mansur Yavaş’ın rakip olması mı acaba? Bana sorarsanız, ikinci durum daha ağır basıyor. Özhaseki’nin Ülkücülük günlerini ‘’ tezgâhlanmış bir oyunun piyonu ‘’ olarak ifade ettiği dönemlerde FETÖ ile olan yakın ilişkisine hangi tanımlamayı yapmalıyız acaba? Onun için geçmişinden bahsederken FETÖ ile olan hukukunu es geçmesini kınıyorum. FETÖ’nün Ergenekon kumpasına, ‘’ Allah’a iman eder gibi inandım ‘’ diyen Özhaseki’nin piyonluk olarak ifade ettiği Ülkücülük günlerini pazarlamasını şuurlu bir tek Ülkücü yutmaz. İYİ Parti’de ya da MHP’de olsun, her Ülkücü Mehmet Özhaseki’nin Ülkücülük pozları vererek oy devşirmeye çalışmasına tavır almalıdır. MHP Kayseri milletvekili Baki Ersoy, MHP Kayseri İl Başkanı olduğu 7 Haziran 2015 seçimleri sırasında, ‘’ Mehmet Özhaseki bizleri aldatmaktan başka ne yaptı? ‘’ demişti. Peki Özhaseki’nin Ülkücülük günlerine sarılması ne anlama geliyor? Ülkücüler Özhaseki’nin ‘ oy Ülkücülüğü ‘ yapmasına aldanmamalıdır.

 Ülkücü Hareket içinde olduğu günlerde bile Ülkücü olmadığını, olamadığını, kendisini piyon olarak ifade etmesinden anladığımız Mehmet Özhaseki hakkında kamuoyuna da yansıyan FETÖ ile ilgili şaibeler mevcuttur. Kayseri'de 2017 yılında 71 iş adamıyla ilgili Cumhuriyet Savcısı Salih Kılıçdağı’nın hazırladığı FETÖ iddianamesinde Mehmet Özhaseki'ye yönelik çarpıcı iddialar yer almıştı. Öyle ki, Özhaseki'nin 17-25 Aralık'tan sonra ABD'ye giderek, Fethullah Gülen'i ziyaret ettiği öne sürülmüştür. İtirafçı olan eski AKP Kayseri İl Başkanı Ömer Dengiz, ‘’ Amerika seyahatinde yarım saatliğine Gülen'i heyet olarak ziyaret ettik. Ekipte Mehmet Özhaseki, Hamdi Kınaş, İlhan M., Ali Ez, milletvekili Ahmet Öksüzkaya, Hüseyin B., Oktay D. vardı " iddiasında bulunmuştu. Dengiz 17-25 Aralık'tan sonra da dönemin Belediye Başkanı Özhaseki'nin FETÖ'cülerle görüşmeye devam ettiğini öne sürmüştü. Şüphelilerden Kayseri Sanayi Odası eski Meclis Başkanı Nureddin Okandan’da ifadesinde, Özhaseki’nin Gülen’i ziyaret ettiğini iddia etmişti.

 Mehmet Özhaseki ise bir süre önce bu iddialara örtülü bir savunma yapmak için olsa gerek şöyle demişti;  ‘’ Hiç kimse kendini geriye çekip de ‘ Bizim bunlarla merhabamız yoktu ’ demesin. Ancak ne zaman ki yaptıkları açığa çıktı, bunlarla temasta olmak en büyük suç. O tarihe kadar bunlarla temasta olanlara ceza verilecekse Türkiye etrafını tel örgü ile çevireceksiniz 81 milyonu hapishaneye atacaksınız.’’  Ben de bu ifadesine bir yazımda şöyle cevap vermiştim; ‘’ Bu açıklamanın anlamı, FETÖ ile kendi ilişkilerini unutturma ya da masumlaştırma adına bütün bir millete suç atmaktır. Bak sayın Özhaseki, siz henüz FETÖ tarafından kandırılmakta iken, FETÖ’nün elebaşı sizin için ‘ muhterem hoca efendi ‘ iken, siz FETÖ’ye ne istediyse verir iken, FETÖ’nün FETÖ olduğunu, yani ihanet çetesi olduğunu anlatanlar vardı bu ülkede. Onlardan biri de bu satırların yazarıdır. En çok da FETÖ’yü savunan AKP mensuplarına anlattık, cemaatin FETÖ olduğunu! Hatta FETÖ ile alakası olmayan ama sırf AKP’yi destekliyor diye FETÖ’yü savunan bir tanıdığım tarafından dinsiz bile ilan edildim. Siz 17-25 Aralık’tan önce FETÖ’nün gerçek yüzünü göremediniz diye, hiçbir zaman FETÖ ile irtibatı olmamış insanlar yok mu zannediyorsunuz? Belki unutmuşsundur, hatırlatayım, 2016’nın Nisan ayında, ‘ Paralel yapı ne zaman ki fabrika kodlarına döner, o zaman bu mücadele biter. ‘ demiştin sayın Özhaseki. Oysa FETÖ fabrika ayarlarının ne oluğunu Balyoz, Ergenekon gibi kumpaslarla göstermişti zaten. 15 Temmuz’daki kalkışmalarına rağmen şimdi de halen aynı düşüncede misin acaba?’’ Evet sayın Özhaseki, halen aynı düşüncede misin? Ve halen 12 Eylül öncesi Ülkücülerinin piyon olduğunu mu düşünüyorsun? Ülkücülük pozları vermeden önce, bunları bir açıkla!           

 

İlgili Haberler