Mehmetçik de aşı olacak mı?

BBC, haberi, "ABD ordusunda on binlerce asker aşı olmak istemiyor" başlığıyla verdi ama metni okuduğunuzda, aşı olmak istemeyenlerin ABD ordusunun üçte biri olduğu anlaşılıyor. Bu da on binlerce değil, yüz binlerce hatta bir milyon asker demek. Zira ABD ordusu, 1.5 milyon aktif, 1.5 milyon da yedek askerden oluşuyor!

Amerikan CBS Televizyonu'nun haberine göre bazı birliklerde aşı yaptıranların oranı üçte bire kadar düştü. Genelkurmay Operasyonlar Dairesi Başkan Yardımcısı Tümgeneral Jeff Taliaferro Kongre'ye bilgi verirken "Askerlerin üçte ikisi aşıyı kabul ediyor" dedi.

Haberde, "Kaiser Ailesi Vakfı'nın yakın bir zaman önce yayımlanan araştırması, ABD halkının yaklaşık yüzde 50'sinin aşıyı yaptırmayı kabul ettiğine işaret ediyor." deniliyor ama cümleyi, "ABD halkının yüzde 50'si aşı olmak istemiyor" diye kurmak da mümkün! 

ABD Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın sağlık hizmetleri sorumlusu Tuğgeneral Edward Bailey ise bazı birliklerde aşı yaptıranların oranının yüzde 30 olduğunu bazı birliklerde de bu oranın yüzde 50 ile 70 oranında değiştiğini belirtti.

Haberde "ABD'de Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi sadece acil kullanıma izin verdiği için aşı yaptırma zorunluluğu yok. Ancak Savunma Bakanlığı yetkilileri bunun yakında zorunlu olmasını umduklarını söylüyor. 2'nci Filo Komutanı Koramiral Andrew Lewis, 'Bu aşamada aşıyı zorunlu yapamayız. Ama yakın zamanda grip aşısında yaptığımız gibi bunda da zorunluluk getirebiliriz" bilgileri de veriliyor!

***

"Bize ne Amerikan ordusundan" diyenler olabilir... Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi, aşıyı zorunu kılarsa, bu uygulama bütün dünyaya model olabilir!

Peki Türkiye'de Mehmetçikler aşılanacak mı? Gerçi Türkiye şu ana kadar Çin'den gelen inaktif aşıyı kullandı ama yarın ne olacağı belli değil. Batı'da üretilen ve aşı denilen maddenin, RNA üzerinden insan DNA'sını değiştirebilecek bir yapıda olduğu biliniyor. Türk ordusu, böyle bir riske atılamaz! Çünkü orta ve uzun vadede aşılar, virüsten tehlikeli bir hal alabilir. Zaten hiçbir aşı şirketi bu konuda garanti vermiyor. Öyle ki Türkiye, ABD/Alman aşısını bu yüzden geciktirdi. Sorumluluk kabul etmiyorlar. Türkiye'nin ısrarı üzerine sadece aşı bedeli kadar sorumluluk aldılar. Bu yönde anlaşma da sağlandı ama Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, son olarak "Farklı ülkelerin ürettiği Covid-19 aşıları arasında biz tercihimizi inaktif aşıdan yana kullandık. Bunun düşük riskli ve daha etkili olduğunu açıklamıştım. Bu tercihimiz birçok kesimden eleştiri almıştı ancak süreç bir kere daha haklı olduğumuzu gösterdi. Şu anda birçok ülke inaktif aşıya yönelmiş durumda." dedi.

Öyleyse...

***

 "AB ile BioNTech şirketi arasında fiyat tartışması"nı ise Amerika'nın Sesi yayınladı:

"Hafta sonunda Alman basınında çıkan ve AB'den kaynaklara dayandırılarak verilen haberlerde, BioNTech'in bir doz aşı için 54 Euro istediği ve söz verdiği siparişlerin teslimini bilinçli olarak geciktirdiği öne sürüldü.

Haberlerde, BioNTech ve ABD'li ortağı Pfizer'in, ilk görüşmede 500 milyon doz aşı için 27 milyar Euro istediği, AB yetkililerinin onları fırsatçılık yapmakla suçladığı, tarafların sonuçta doz başına 15,50 Euro yani 19,50 Dolar üzerinde anlaştıkları belirtildi."

ABD/Alman aşısının en son açıklanan AB fiyatı, Türkiye için de geçerliyse bir insan hayatının bedeli 19,50 Dolar mıdır? Bu iş, bu kadar basit midir ki tazminat sorumluluğu üstlenmeyen ilaç şirketleriyle aşı anlaşmaları yapılıyor?

 

Yazarın Diğer Yazıları