"Adalet gecikmez"miş!

- PKK eski hükümlüsü Seferi Yılmaz'a ait Umut Kitabevi, 9 Kasım 2005'te bombalandı. (1 kişi öldü, 1 kişi yaralandı.)

- Savcı Ferhat Sarıkaya'nın, "Adeta gelin beni yakalayın der gibi, kitabevinin önüne bıraktığı içi kalaşnikof, şarjör, bomba malzemesi ve kroki dolu aracın Jandarma Komutanlığı'na ait olduğunu delil göstererek" hazırladığı iddianame doğrultusunda, Van 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile PKK itirafçısı Veysel Ateş'i yargılamaya 19 Haziran 2006'da başladı. (Sanıklar 39 yıl, 5 ay, 10'ar gün hapis cezasına çarptırıldı.)

- Yargıtay 9'uncu Ceza Dairesi bu kararı usul ve görev yönünden 16 Mayıs 2007'de bozdu.

- Van 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, yeniden yargılamaya 13 Haziran 2007'de başladı ve 14 Eylül 2007'de "görevsizlik" kararı verdi.

- Van Askerî Mahkemesi, 14 Aralık 2007'de sanıkların tahliyesine karar verip, 22 Ocak 2010'da dosyayı Hakkari Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi.

- Müdahil avukatların itirazıyla Uyuşmazlık Mahkemesi'ne taşınan dosya, 2 Mayıs 2011'de yeniden Van 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.

- Van 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, 9 Haziran 2011'de, sanıkların yeniden tutuklanmasına karar verdi.

-              Van 3'ncü Ağır Ceza Mahkemesi, 19 Ocak 2012'de kararını yineledi ve sanıklara 39 yıl 5 ay 10'ar gün hapis cezası verdi.

Yargıtay kararı yeniden bozdu vs..

En sonunda...

-              Van 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi, 11 Ekim 2017'de infazın durdurulmasına ve sanıkların tahliye edilerek yeniden yargılanmalarına karar verdi!

Dile kolay ömürden giden 12 koca yıl!

Şemdinli'de, büyük Silivri kumpasının ilk taşını döşeyen, TSK'nın sanıklaştırılması sürecini başlatan, şahıslar bazında bakarsak yargılananların hayatlarının 12 yılını çalan, -öncesinde Van 100. Yıl Üniversitesi Davası'nda aldığı veballeri saymıyorum bile- Savcı;

-              Meslekten ihraç edildi.

- 2010'da neredeyse "kişiye özel" bir kanunla göreve iade edildi.

-              15 Temmuz'dan sonra "FETÖ itirafçısı oldu". (Ve tuhaf biçimde meslekten ihraç edilmedi, -ödül gibi- maaşının üçte ikisini almaya devam etti.)

-              1 Kasım 2018'de meslekten ikinci kez ihraç edildi.

-              2 Kasım 2018'de Ankara TEM ekiplerince gözaltına alındı.

-              Ve nihayet dün, "sahtecilik, görevi kötüye kullanma ve iftira"dan yargılanması için harekete geçildi.

"Adalet gecikmez"miş öyle mi!

Niyazi Yıldırım şiirlerinde, belki!

***

Çok sıradan taktikler bunlar

Detayına girmeyeyim özetle bir "kadına şiddet" davasıyla karşı karşıya olan oyuncu Ahmet Kural, ifade vermek için adliyeye iki kadın avukatla birlikte geldi.

Algıyı değiştirmeye, kaba kuvvet çağrışımı yapabilecek "erkek erkek" görüntüyü yumuşatmaya yetti mi?

Bence yetmedi; Kural'ın kadınlar tarafından savunulmaktan daha fazlasına ihtiyacı var gibi.

***

Var da diyemem yok da diyemem

AKP Genel Başkan Yardımcısı, yerel seçimlerde 3 dönem kuralının uygulanıp uygulanmayacağına cevaben şöyle diyor:

"AKP'de 'tüzüğe göre 3 dönem kuralı hâlâ geçerli' ama kongre MKYK'ya bu kuralı esnetme hak ve yetkisi verdi."

Var da diyemiyor, yok da diyemiyor siz bir şey anladınız mı?

Esnetilme payı bırakıldıysa bir kuralın var olmasının ne anlamı var?

***

Yavaş... Yavaş...

Mansur Yavaş, bir taktik olarak mı, elini güçlendirmek için mi adını bu kadar tartıştırıyor bilmiyorum ama öyleyse bu stratejinin yavaş yavaş ters tepmeye başladığını söyleyebilirim; abarttı. Naçizane gözlemim, Yavaş üç vakte kadar "partilerden parti beğenen potansiyel herkesin adayı" olmaktan çıkıp, kendisine parti bulamayacak hale gelebilir; aday olacağı iddia edilen iki partiden de yükselen sesler bunun işaretidir.

***

SORU-YORUM

Sanatçı "kesinlikle muhalif olmamayı" nasıl becerebilir? "İlham perileri"ni saraya mı zincirleyecek mesela?

***

Enflasyon gündem dışı

Enflasyon son 15 yılın zirvesinde.

Rastgele açtığım bir gazetenin internet sitelerindeki ilk 5 haber ise şöyle:

Rafael van der Vaart futbolu bıraktı

Fenerbahçe Anderlecht'e hazırlanıyor

Futbolumuzun şiddet ile anılmasını istemiyoruz

Adıyaman'da Herkül'ün sopasının kabartmaları bulundu

Ahmet Kural adliyeye aranmadan girdi

***

Helal olsun…

Ampute Millî Futbol Takımımız Dünya Şampiyonu olabilseydi; günlerce onları yazıp konuşacaktık. Final maçında yenildiler; ama uzuvlarıyla birlikte umutlarını da, yaşama azimlerini de, inançlarını da kaybetmedikleri ve astronomik ücretlerle transfer edilen futbolculardan oluşan takımların rüyalarında göremeyeceği yerlere bu inançlarından başka "itici güç"leri olmadan geldikleri için onları yazmak ve konuşmaktan vazgeçmemeliyiz... Mayına basarak ayağını kaybetmiş terör gazisi kaptan Osman Çakmak'a kulak verip "helal olsun" diyebilmeliyiz;

Helal olsun!

Yazarın Diğer Yazıları