Kandilbaşı (!) Murat Karayılan  “Bir Savaşın Anatomisi”  adlı bir kitap yazmış.. Karayılan başta katliamlar olmak üzere olayları PKK’lıların bilmesini istediği biçimde yansıtıyor!..
Oysa gene PKK kaynaklarında bu olaylar Karayılan’ın anlattığı gibi değil..
Mesela Bingöl’de 33 Mehmetçiğin pusuya düşürülüp şehit edilmesi konusu..
Karayılan, Bingöl-Elazığ karayolunda 33 silahsız askerin kurşuna dizilmesinin dönemin bölge sorumlusu Şemdin Sakık tarafından verilen emirle gerçekleştiğini söylüyor.. Şemdin Sakık şimdi Abdullah Öcalan başta olmak üzere tüm PKK üst yöneticileri ile ipleri koparmış durumda.. Bu nedenle örgütün hedefinde.. PKK yöneticileri, son yıllarda bütün günahlarını Şemdin Sakık’a ihale etmeye başladılar..
Oysa Sakık’ın da söyledikleri var..

***

 1993 yılında silahsız ve sivil bir halde birliklerine sevk edilirken PKK’lılarca şehit edilen Mehmetçiklerle ilgili olay hep gündemde.. Bu konu Türkiye’nin iç çekişmelerine de malzeme ediliyor..
Bu menfur olayın müsebbibi olarak devleti gösterme çabaları dahi biliniyor... Bu çabalara göre, Mehmetçikleri derin devlet katlettirmiş (!); böylece PKK ile barış yapılması (!) önlenmiş..
Karayılan’ın kitabında da bu noktada paralellik dikkat çekici!.. Karayılan saldırıyı kast ederek,  “Bu içimizdeki çeteleşmiş bir anlayışın süreci (Özal’ın devreye girdiği görüşmeler) sabote etme girişimidir. Tezkeresini almış askerlere yönelik yapılan eylem bu anlamda PKK’nın eylemi olamaz. Ama maalesef Şemdin gibi çeteci anlayışa sahip bu kişilik PKK’nın ahlakına uymayan bir yöntemle silahsız askerleri kurşuna dizdirmiştir”  diyor..
Aynı mealde açıklamaları ilk yapan Abdullah Öcalan... Apo, İmralı’dan yaydığı propaganda ile askerlerimizi şehit edenlerin, kendisini dinlemeyen devletle ilintili (!) “derin PKK’lılar”  olduğunu ifade etmişti..
Öcalan, “Özal barış istiyordu, bazı hamlelere hazırlanıyordu.. Bunun önünü kesmek için askerler öldürüldü, benim haberim yoktu!!”  sözleriyle kavgalı olduğu Şemdin Sakık’a topu atıyordu..
Oysa o dönemde PKK’nın ikinci adamı Şemdin Sakık farklı noktada...
Şemdin Sakık, askerlerimizi şehit edenlerin Apo tarafından bizzat ödüllendirildiğini anlatıyor..
Sakık, Apo’nun duruma göre bu eylemleri kabul ya da inkar ettiğini yazıyor. Şemdin Sakık’ın da bir kitabı var.. 33 erin şehit edilmesi olayını da kitabında anlatan Sakık, talimatın Öcalan tarafından bizzat verildiğini belirtiyor:  “1993 yılının Mayıs ayında, sorumluluğu altında hareket eden bütün silahlı gruplara, gelişen operasyonlara karşı misilleme yapma yönünde talimatlar verdi. Bingöl-Elazığ karayolunda yaşanan olayda 33 asker öldürüldü. Bu olaydan hemen sonra Öcalan olayı sahiplenerek savundu ve değerlendirmeler yaptı. BBC radyosuna verdiği demeçte, bu eylemi üstlendi ve eylemin misilleme eylemi olduğunu söyledi. Gerek Türkiye genelinde, gerek dünya kamuoyunda bu eyleme karşı sert tepkiler ortaya çıkınca, bu sefer de yüz seksen derecelik dönüş yaptı. Eylemin örgüt içi çeteler tarafından yapıldığını söylemeye başladı. Hatta isim vererek olay mahallinden oldukça uzaklarda bulunan şahsımı tepkilerin hedefi yaptı. Bir yandan sorumluların cezalandırılacağını söylerken, diğer taraftan da eylem sorumlularına kutlama mesajları gönderdi. Onları ödüllendirdi. Hatta serbest bırakılan birkaç Kürt kökenli askeri öldürmedikleri için de eylemcileri eleştirdi.”
Şemdin Sakık, 33 askerimizin şehit edilmesi ile ilgili Abdullah Öcalan’ın verdiği emrin belgesi olduğundan da söz ediyor..
Bu belgenin de PKK’nın arşivinde olduğunu belirtiyor.
PKK’nın büyük arşivinin Suriye’de olduğu bilgisi mevcut.. Abdullah Öcalan, Suriye’den çıkışı sırasında bu arşivi güvendiği adamlarına verip hücre evlere dağıttığını, yakalandıktan sonra savcılara anlatmıştı..
Devletin bu arşive ulaşma çalışması hangi aşamadadır biz bilemeyiz..
1999 yılında yapılan sınır ötesi harekatta da Apo’nun gizli belgelerine ulaşılmıştı.. Bu belgelerde Apo’ya Ankara’dan  “Sana suikast yapacaklar kaç”  diye haber gönderenlerle ilgili dokümana ulaşılmıştır.. Ama o doküman o dönemde gizlenmişti ve hâlâ açıklanmıyor..
Apo, hâlâ sırlarıyla doludur.. İlginci, ondan bu sırları açıklamasını isteyen de yoktur!.