Yaza yaza usandım... Belki; değerli eski bakan, hukukçu Yaşar Topçu ağabeyimi de sizleri usandırdım ama yazdıklarım da meyvesini vermeye başladı.

Sarayın sözcülüğünü resmen olmasa da fahri olarak köşe yazılarında ve televizyonlarda yapan Abdülkadir Selvi kardeşim, Erdoğan ve şürekâsından aldığı net bilgileri şöyle paylaştı:

Seçimin erkene alınması tartışmaları devam ediyor.

- "Azerbaycan gezisi dönüşünde Cumhurbaşkanı Erdoğan''a, ''Kasım''da erken seçim olur mu'' diye sormuş, seçimler 2023 Haziran''ında olacak yanıtını almış biri olarak erken seçim yok diyorum. Ama şöyle bir ihtimalden söz ediliyor.

Seçimler için 24 Haziran 2023 tarihi konuşuluyor.

Ancak Kurban Bayramı 28 Haziran''a denk geliyor.

Kurban Bayramı demek en az bir ay önceden başlamak üzere hac mevsimi demek.

Aynı zamanda haziranın ortasında üniversite sınavları yapılıyor.

Seçim kampanyası 3 aylık bir takvimi kapsıyor ama son 40 gün çok yoğun geçiyor.

Bir düşünce var. Kurban Bayramı telaşı ile seçimleri üst üste getirmeyelim.

Üniversite sınav stresini yaşayan gençlerimizin psikolojisini dikkate alalım.

Üniversite sınavı bittiği andan itibaren tatile çıkmak için bekleyen aileleri seçim nedeniyle zor durumda bırakmayalım.

O nedenle seçimleri haziranın ilk haftasına ya da mayısın son haftasına çekelim diye bir düşünce var.

28 Mayıs ya da 4 Haziran gibi.

Tabii bu erken seçim olmuyor.

Olursa öne çekilmiş seçim olur.

Ama dediğim gibi, bir düşünce aşamasında."

Evet…

Selvi''nin bu yazısı çok açık ve net şekilde ortaya koydu:

Recep Tayyip Erdoğan, Yeniçağ Gazetesinde Orhan Uğuroğlu''nun yazılarını okudu ve hak verdi:

- "Zamanında yapılacak seçimde cumhurbaşkanı adayı olamam…"

İşte Abdülkadir Selvi''nin yazısına dönelim:

"28 Mayıs ya da 4 Haziran" tarihleri ne anlam taşıyor?

Söyleyeyim:

- Erdoğan''ın 3. kez Cumhurbaşkanı adayı olabilmesinin formülüdür.

Neden?

Anlatayım:

Anayasanın 101. Maddesinin 2. Fıkrası şöyle:

- "Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir."

Anayasanın 116. Maddesi şöyle:

- "Türkiye Büyük Millet Meclisi, üye tamsayısının beşte üç çoğunluğuyla seçimlerin yenilenmesine karar verebilir. Bu halde Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.

- Cumhurbaşkanının seçimlerin yenilenmesine karar vermesi halinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.

- Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde, Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir."

Selvi diyor ki;

"28 Mayıs ya da 4 Haziran gibi.

Tabii bu erken seçim olmuyor.

Olursa öne çekilmiş seçim olur…"

Peki kararı kim verecek?

Erdoğan kendisi karar verirse, anayasa 106''ye göre 3. kez aday olamıyor.

Bu durumda tek seçenek kalıyor:

- Meclis seçimlerin 28 Mayıs veya 4 Haziran''da yapılmasına karar verirse Erdoğan 3. kez aday olabiliyor.

İşte püf noktası da burası…

Erdoğan''ın Selvi aracılığı ile konuyu gündeme getirmesinin amacı şudur:

- 6 partili birlikteliğin nabzını yoklamak…

Neden buna gerek duydu?

Çünkü Meclis''te sandalye sayısı şöyle:

Cumhur İttifakı:

- AK Parti: 286

- MHP: 47

- BBP: 1

- TOPLAM: 334

 Muhalefet:

- CHP: 135

- HDP: 56

- İYİ Parti: 37

- TİP: 4

- DP: 2

- Memleket: 2

- Zafer: 1

- DEVA: 1

- DBP: 1

- SP: 1

- YP: 1

- Bağımsızlar: 6

-              TOPLAM: 247

-              Boş: 19

Bu tabloda Erdoğan, Meclis''te 360''yı bulup "erken" ya da "öne alınmış" seçim kararı çıkartabilir mi?

Şimdi bu noktada Selvi''nin yazısı ile ortaya çıkan bir gerçeği de vurgulayayım:

- Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Erdoğan''a 3. kez adaylık onayı vermedi.

Tebrikler anayasanın çiğnenmesine onay vermeyen YSK üyelerine…

Peki, muhalefet partilerinin liderleri Erdoğan''ın 3. kez adaylığının yolunu;

- Seçimleri günlerce öncesine alarak açarlar mı?

- Erdoğan''ı sandıkta yenmek hırsı ile destek verirler mi?

Bence asla vermezler.

Çünkü bu anayasa değişikliğini yaparak Erdoğan''ın 3. kez adaylığına olanak veren anayasa maddesini yazmayı unutanların:

- Birincisi; Recep Tayyip Erdoğan''dır,

- İkincisi; Devlet Bahçeli''dir,

- Üçüncüsü; AKP ve MHP''nin sözde hukukçularıdır…

Bu kez atı alıp Üsküdar''a geçen muhalefet olacaktır.

Yüzde 73,50 enflasyon, Erdoğan dönemine son