Korona transferleri düşündürmeli

Bu işin, yani futbol adına takım oluşturmanın bir yerinde bir yanlışlık var ama neresinde?

Ve de koronanın yarattığı ben diyeyim "boşluk", siz söyleyin "ara" yüzünden, yanlışlığın nerede, nasıl ve kimler tarafından yapıldığı konusunda şapkanın öne konulduğu bir süreci neden fırsat olarak değerlendirip, aklımızı başımıza toplamıyoruz?

Bu soruyu hem kendime hem de "spor kamuoyu" denilen kesimin içinde olanlara soruyorum.

Öyle ya, şu sıralar şapkayı öne koyacak zaman ve mekan bulabildiğimiz için, daha sağlıklı düşünme ve sonucunda da karar verebilme fırsatımız var.

Ancak, "spor kamuoyu" diye nitelediğimiz kesimin medya kısmına göz attığımız zaman, dünya dolayısıyla Türkiye ekonomisinin daraldığı, sokaktaki şekli ile fakirleştiği bir süreci yaşarken, borç batağındaki kulüpler adına öylesine yabancı transferlerden dem vuruyorlar ki, sormayın gitsin!

Örnek mi istersiniz?

Alın size Türk futbolunda geçmişinde de, bugününde de "yerlinin yerlisi" tanımı ile altyapıya önem verenlerin ilk grubunda yer alan Trabzonspor için spor sayfalarına, ekranlara göz attığımızda, gelecek sezon için transferi söz konusu edilen futbolcu sayısı ben diyeyim 5, siz söyleyin en az 10…

Ancak bir yanlışlık yaparak bir haksızlık etmeyelim!

Çünkü, dünyanın dört bir yanından transferleri gündeme getirilen yabancılarla ilgili kulüpleri yönetenlerin ağzından çıkmış, onaylanan tek bir isim yok gibi!

***

Yani bir başka ifade ile, medya spor sayfalarını, ekranları meşgul etmek için kendi kendine gelin-güvey olup habire doldur boşalt yapıyorlar. Bu durumda ister istemez bu konuda yalan-yanlış, az veya çok bir kamuoyu oluşmasına neden oluyor?

Oysa, "sütten ağzı yananın yoğurdu üfleyerek yemesi" gerekirken, paranın kıtlığının yaşanmaya başlandığı, önümüzdeki günlerde de had safhaya da ulaşacağının belli olduğu gerçeği ortada iken, medyanın halâ yanlışa çanak tutması, yönlendirmeye çalışmasını anlayabilmek, kabullenebilmek mümkün değildir.

Yani futbol adına bile olsa milyonlar bu derece savrulamaz, savrulmamalı. Savrulduğunda kulüplerin ne hale geldiği, mevcut bilançolara bakıldığında çok net görülecektir.

O nedenle, "her şerde bir hayır vardır" diyerek, koronanın verdiği bu arayı geçmişi tahlil etme, geleceği de yanlışlardan sıyrılarak planlama adına iyi değerlendirmek gerekiyor.

Bunun da futbol kamuoyu denilen gerçeğin tüm paydaşları ile, yani yöneticisi ile futbolcusu ile taraftarı ile medyası ile birlikte yapılması halinde kazanım sağlayacağı olacağı gerçeğini de bir kenara koymadan olabileceğinin de iyi bilinmesi gerekir. Aksi takdirde, koronayı savdıktan sonra bu işler, futbol sektörü "eski hamam, eski tas" şekliyle sürüp gider ki, sonucu korona afetinden bile kötü olur.

 

dfs-004-001-011.jpg

Yazarın Diğer Yazıları