Koronalı dünya düzeni / Selin Işıl

Koronalı dünya düzeni / Selin Işıl
Hijyen kurallarına dikkat edin! Sosyal mesafeye dikkat edin! Maskesiz dolaşmayın...

Aylar oldu pandemili yaşamla tanışalı.

Önceleri şöyle bir sendeledik, durum analizlerimizi yaptık. Covid 19 ile sevimsiz ve merasimli  tanışmalarımızı sindirmeye çalıştık!

Ve sonra üst üste uyarılar gelmeye başladı;

Hijyen kurallarına dikkat edin!

Sosyal mesafeye dikkat edin!

Maskesiz dolaşmayın.

Peşi sıra eklendi her biri, ardınca üst üste geldi uzmanların açıklamaları. Hem ülkemiz uzmanlarından hem dünya uzmanlarından.

Bu söylemlerin hemen sonuna yapıştırılan kısıtlama kararları da işin tuzu biberi oldu!

Dedim ya; merasimli bir şekilde teşrik-i mesaiye başladık Covid 19 ile!

İlk günlerdeki şaşkınlıklarımızı ve neye uğradığımızı bilmez hallerimizi mecburen yaşam alışkanlıklarımıza dönüştürmeye çalıştık. Çünkü her bir uzman görüşü diyordu ki, "Bu, biyolojik çağın başlangıcıdır. Bundan sonraki yaşam rituellerimizi buna göre uyarlamak zorundayız".

Dünyadaki doğuşu on ay, ülkemizdeki doğuşu ise 6 ay öncesine dayanan yeni hayat düzenlerimize henüz alışamadığımızı bu günkü hasta vaka sayılarına bakarak da söyleyebiliriz.

"Yeni çağ böyle, alışın" denildiğinde, bir anda böylesine büyük bir değişime ayak uyduramadığımızı hazin bir şekilde gördük ve anladık!

Pandemi illeti hayatlarımızın tam orta yerine öyle bir çöreklendi ki geçen bu aylar içinde gündeme oturan ve üstelik oldukça önemli haberler bile bir kaç gün içinde oturduğu tahttan iniverdi!

Ekonomi,

Yurt içi ve yurtdışı siyasi haberler,

Dünya atmosferini ve hatta yerkürenin şimdiki durumunu etkileyebileceği hakkında söylenen haberler,

Şu dönemde bile bazı ülkelerin birbirini bombalama çabaları üzerine gelen haberler,

Ülkemizde gelip geçen ufak ölçekli deprem haberlerinden sonra, yine son günlerde çokça bahsedilen "olası büyük  deprem" haberleri,

Ve yine açlıktan ölmeye devam eden milyonlarca insan vs vs.

Aylardır bu ve bunun gibi "ciddi ve önemli" diyebileceğimiz pek çok haber, gelişme ve olay pandeminin yanında fazla hüküm süremedi ne yazık ki!

Salgınla ilgili yapılan her söylem, verilen her demeç, sunulan her görsel mıh gibi aklımıza kazınırken, diğer ülke ve dünya haberleri toplum olarak bizlerin ve dünya insanlarının hafızalarında yeterince iz bırakamadı.

Günlük yaşamları olağan üstü derecede etkilenen insanoğlunun, haklı olarak tek derdi "normal düzenin varlığı" oldu.

Tabii bir de koşullar ne olursa olsun umursamayan, vurdumduymaz bir kesim var ki, işte onlar için ne pandemili hayat standartı uyarıları yeterli ne de başka bir haber!

Altı ay boyunca hiçbir tedbir kuralını dikkate almadan, görmezden gelerek ve "bize bir şey olmaz" felsefesiyle yaşayanlara söyleyecek sözüm yok artık!

Yüreklerimizi ferahlatacak gündem maddelerinde buluşmak dileğiyle,

Esen kalın.