Kriz bile ders olmadı

Kriz bile ders olmadı

Batı''da, ABD''de enflasyon yüzde 9,3 olunca, Hükümet ve ABD Merkez Bankası FED seferber oldu. Avrupa''da yüzde 8,9 olunca, Avrupa Merkez Bankası (ECB) faizleri artırma kararı aldı. Aslında tüm dünyada, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler yüzde 10 ve altındaki enflasyonu düşürmek için faizleri artırdılar.

Biz ise reel faizleri eksi 36''da tutarak; yüzde 100''e ulaşan enflasyonu, dünyada hiç denenmemiş, karmaşık ve iktisat politikaları ile ilgisi olmayan tedbirlerle çözmeye çalışıyoruz. Normal olarak kur artıyor ve enflasyon da artıyor.

Yüksek enflasyonun, ekonomik ve sosyal hayatta yıkıcı etkileri var.

Enflasyonun ekonomik ve sosyal etkilerini yaşayanlar daha iyi bilir.

Demirel''in Sosyal Medya''da 1991 yılında, liderlerin katıldığı bir televizyon konuşması var. Demirel; ''Türkiye''nin birinci sorunudur enflasyon. Hakikaten bugün, enflasyon dediğinizi halk günlük yaşar, halkın birinci sorunu geçim sıkıntısıdır. Esas enflasyon devletleri yıkan bir olaydır. Milletleri içinden bozan bir olaydır. Enflasyon sadece pahalılık olayı da değildir. Ahlakı bozar, borcu olan borcunu ödemez, alacağı olan alacağını alamaz. Hırsızlıktan, soygundan, fuhuşa kadar hemen hemen bütün yolları açar. Toplumun içini bozan bir olaydır. Onun için Batılılar, enflasyona bir numaralı halk düşmanı derler. Tek kollu canavar derler. Batı enflasyondan fevkalade çekinir'''' diyor.

Enflasyon gelir ve servet dağılımını bozdu.

Sabit gelirlilerin gelirini enflasyona göre düzeltmezseniz veya enflasyon altında artırırsanız, bu kesimin satın alma gücü düşer. Türkiye''de ortalama yıllık TÜFE oranları, sabit gelirlilerin geçinme endeksinin altında kaldığı için, bu kesim yoksullaştı. Bu nedenle ben yıllardır sıklıkla işçi ve memur için, ayrı bir harcama sepeti ve ayrı bir geçinme endeksinin hazırlanması gerekir diyorum.

Gerçekte bunları işçi ve memur sendikalarının da savunması gerekir.

Bankalar ve devlet, enflasyonun altında faiz vererek, tasarruf sahibinden gelir ve servet transferi yapıyor. Hükümet MB faizini enflasyonun çok altında tutuyor. Bankalar, Merkez Bankası''ndan yüzde 14 ile fon alıyor yüzde 40 faizle satıyor. TÜİK, Temmuz''dan Temmuz''a son bir yılda mevduat reel faizinin eksi yüzde 35 olduğunu açıkladı.

Eksi reel faiz, tasarruf sahibinin satın alma gücünü bankaya aktarması demektir. Yani bankalar mevduat sahibinden bir nevi gizli vergi almış oluyor. Öte yandan eksi faiz devletin de işine geliyor... Çünkü devlet iç borçlanma senetlerinde de eksi reel faiz yüksektir.

Enflasyon aynı zamanda belirsizlik yaratıyor. Kamu ve özel sektör planlama yapamıyor. Belirsizlik yatırımları engelliyor. Yatırım denilince, fiziki yatırımları kastediyorum. Enflasyondaki belirsizlik, yatırım maliyetinin ve kârlarının net bugünkü değerini hesaplamak ve karşılaştırmayı, fizibilite yapmayı zorlaştırıyor.

Enflasyon hiçbir ülkenin kaderi değildir. Kader yapan ekonomiyi yanlış yönetenlerdir.

Bugün MB gösterge faizini yüzde 70 yaparsa, hükümet de bir istikrar programı açıklarsa, arkasından enflasyon düşer. Enflasyona paralel olarak faizler de yeniden düşürülebilir.

Yazarın Diğer Yazıları