Muhalefet neyi tartışıyor?

Her gün bir şey icat ederek yol alabilirler mi? Şimdi de tutturmuşlar "Millet İttifakı''nın ismi değiştirilmeli" mi değiştirilmemeli mi tartışmasına.

Kim "Millet" lafından hoşlanmıyor?

Gerçekten merak ediyorum. Bütün mesele ittifakın kendisi değil de ismi mi?

Efendiler, memleket yanıyor görmüyor musunuz?

İnsanlar kan ağlıyor.

Ülkenin milli çıkarları zarar görüyor.

Halk her geçen gün daha da fakirleşiyor.

Tarımı, sanayisi, milli varlıkları dâhil, dokunulmadık yer, kurcalanmadık alan bırakılmadı. Farkında değil misiniz?

Ne yapacaksınız ittifakın ismini? Siz bu ülke, bu halk ve bu milleti için sahiden elinizi taşın altına koyacak mısınız onu haber verin. Eğer "ülkem için, halkım için" diye yola çıktıysanız, bırakın sağını solunu, bırakın muhafazakârını, liberalini toplanın.

Yapacağınız tek hayırlı iş bu!

Millet için toplanmak.

İlkeler ortaya koyun.

Temellerde anlaşın, köklerde buluşun -ki kültür sizi buluşturur- gerisi teferruattır. Siyasi tarihe ancak böyle bir not düşebilirsiniz. Tarih önünüze bu fırsatı bütün açıklığı ile koydu.

Görmüyor musunuz?

Hatta şartlar size yardım ediyor.

Anlasanıza!

İttifakın adı konulmuştur: Millet!

Demokrasi milletin iradesidir.

Egemenlik milletin egemenliğidir.

Ondan daha güzeli var mı?

Adını değiştirelim ne demek?

Niye değiştirlecek?

Zorunuz ne?

Millet lafı kimi rahatsız ediyorsa bırakın o ittifak dışında kalsın.

Tartışılacak zaman değil.

Kaldı ki, ittifak lafı bile gerektiğinde tartışılacak bir söz. İttifak, katılımı ifade ediyor. Bunun yerine siyasal farklılıkları göz önünde tutan başka bir kavram geliştirilebilir mi belli değil. Şu anda milletin siyasetten ve özellikle de muhalefetten beklediği tarihi bir görev var. O da, ülkenin içine düşürüldüğü bataklıktan çekip çıkarılması.

Halktan imdat çağrısı geldiğini anlaması gereken muhalefetin yapacağı şey, toplumsal çıkarı, kendi siyasal çıkarının üstüne koyarak, elini taşın altına sürmesidir. Bu millet, kendisine uzanan eli elbet boş çevirmez.

Öyle ise yapılacak şey bellidir.

1 - Ekonominin geleceği ile ilgili ortak, güven verici, sorunun çözümüne ikna edici karar alınması.

2 - Milli savunma sanayinin aksatılmayacağına, aksine daha da güçlendirileceğine ilişkin kuvvetli söylem.

3 - Dış politikada onurlu ve milli duruşun nasıl olacağına dair ikna edici açıklama.

4 - Muhafazakâr değerlerin, özellikle de dini değerlere dayalı yaşam biçiminin zarar görmeyeceğini, 28 Şubat ruhunun hortlatılmayacağını garanti eden bir ittifak vurgusu.

5 - Eğitimde millileşmenin öne çıkarılacağını, fırsat eşitliğinin sağlanacağını, dini eğitimin milli eğitim içinde yasalara uygun verileceğini belirten açıklama.

6 - PKK/PYD meselesinde milli devletin bekasına uygun davranılacağına vurgu yapılması.

 Bu ve daha benzeri başlıklarda ortak söylem oluşturup, topluma güven vermek toplumu rahatlatacaktır.

İttifaka katılmak istemeyen partiler, söylem birliğine katılabilirler. Bu söylem birliği, demokrasiye giden yol başlığı altında siyasal pratiğe dönüştürülerek seçime gidilebilir. Dolayısı ile "ittifakın adı millet mi olsun", başka bir şey mi olsun tartışması, özü bırakıp, kabukla uğraşmaktır. Eğer milleti seviyorsanız, sizden beklentimiz öz ile uğraşmanızdır. Bunu yaparken de zamanı tasarruflu kullanmanızdır.

Yazarın Diğer Yazıları