Trabzonspor adına söz ediyorum; "En azından yenilmezdik."

Şayet, Nwakaeme 3 pozisyonda topu iyi yer tutan değil, yerinden kıpırdamayan Roma kalecisi Patricio''nun üzerine vurma yerine, 2''sini biraz köşelere gönderip, birinde de daha müsait pozisyondaki arkadaşı Cornelius''u tercih etmiş olsa idi…

Şayet, kaleci-kaptan Uğurcan, aklını ve dikkatini tamamen savunduğu kaleye verme yerine birazını yurt dışına transfere tahsis etmese idi…

Şayet, Cornelius''u sahaya sürüp de Trabzonspor adına kafasına ilk top değişinde golü bularak bir ilke imza atmasını sağlarken, ikinci bir imza atmak için sonrasında başka değişimleri tercih etmese idi…

Şayet, önündeki arkadaşlarından da yardım alamadığı için hepten darmadağın olan İsmail Köybaşı''nın yerine ikinci yarının hemen başında Trondsen''i koymaktan geri kalmasa idi…

Şayet, Berat oyundan çıkarılacak ise yerine aynı işlerin adamı Abdulkadir Parmak''ı koyma yerine, ayakları ve kafası sakatlıktan yeni çıkan Abdulkadir Ömür''ü sükse yapmak için sahaya sürmese idi…

Abdülkadir Ömür''ü sahaya sürerken, "Bizi galibiyete taşıyabilir" hesabı içinde bulunmasa idi…

Bunlar olmasa idi, sonuç farklı olabilir mi idi? Bal gibi olurdu!

Zaten Abdullah Avcı da maç sonrası açıklamasında, "Üzüntüm şu fırsatlar varken kazanabilirdik" hayıflanmasının sebebi bunlar değil mi?

*

Evet…

Trabzonspor, "Trabzon''da alacağım sonuç ne olursa olsun, ben bu takımı rahatlıkla eleyerek Konfederasyon Kupası''nda yoluma devam ederim" düşüncesi ile sahaya yayılan, bu sezon daha büyük hedeflere kilitlenmiş Mourinho''nun Roma''sını mağlup bile edebilirdi.

Edemezdi ise de, en azından yenilmezdi. Ve de İtalya''ya "top yuvarlıktır" gerçeğinde şans faktörüne de güvenerek daha umutlu gidebilirdi.

*

Sonuç büyük ihtimalle 26 Ağustos''ta Konfederasyon Kupası defteri kapanacak. Bütün hedef Süper Lig''e odaklanmaya kalacak.

Trabzonspor''a da yine Abdullah Avcı''nın dediği gibi; bu maçtan ceplerine koydukları önemli artıların üzerine hatası az bir oyun sistemi ile ligde mücadele etmek kalacak.